Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Bisikletçi beslenmesi nasıl olmalı?

Dr Fuhrman diğer her konuda iyi ama refeeding hastalığını, yani uzamış açlığı, sebzelerle çözemezsiniz.
Not: son yirmi yılda mcdougall dinleyen bir izleyici.

Bu tabloların hepsi laf salatası. Daha önceden Robert Lustig'den alıntı yapmıştım, o da biyokimyager John Yudkin'den alıntı yapmıştı. Ergo-log'dan okuduklarımla uyuşuyor, insan karaciğeri %30 fruktoz:glukoz dengesinin üzerinde atp stoklarını eritiyor, anlık enerji üretemez oluyor. Krebs döngüsünden anlıyorsanız, fruktoz yakmak için 1 atp gerekiyor. Karaciğer hücresi de akordeon değil, bir anda stoklarını arttıramıyor. İnsan bedeninde protein sentezi 20 saat civarında sürüyor diye hatırımda kalmış. Buna nazaran fruktoz anında karaciğere hücum ediyor - katı gıdalar midede 90 dakikada sindirilirken sıvı gıdalar sadece 20 dakikada sindirildiği için böyle...
Özetle: şekerli gıdalarınıza nişasta katın, en kolayı maltodekstrin, yoksa karaciğerinizi yağlandırırsınız. Elit atletler için 3:10 nişasta ile şekerli gıdalarınızı seyreltin, %10'luk normal insan ölçüsüyse 1:10. Yani her 100 karbonhidrat kalorisi için, atletler sadece 30 kaloriyi rafine şekerden alabilirler, siz 10. Durum çok ciddi, hemen o kolayı yere bırakın bence...
Mahsuru yoksa meslek nedir sizin ? Bisiklet performansı üzerine geçminiz nedir ? Bu konularda bayağı yazıyorsunuz merak ettim doğrusu :)
 
Scudo
Bir kere 60km ye yakın bir yol gittim .hava sıcaktı. Bu süre zarfında sadece dondurma yemiştim. Kaybolan enerjiyi geri kazanacağımı düşünerek tabii. Ama işe yaramadı. Son 5 km yorulduğumu ve susadığımı farkettim. Su içmek için durduğumda bayılıyorum gibi oldum, gözüm falan karardı. Hemen olduğum yere oturup bolca su istedim. Kafamdan falan boşalttım... o derece. muhtemelen enerji, tuz kısaca herşey vücutta tükenmiş bence. Bence sürüşten önceki gün Kırmızı ve beyaz et öğünlerde mutlaka tüketmeli. Tarlalarda çalışan insanlar kırmızı et yemezse yapılan iş neredeyse 1 misli azalıyor. Karbonhidrat mutlaka tüketmeli. Eskiden gladyatorlere arpa yiyiciler diyorlarmış. Beslenmesini çözmeye çalışıyorlar halen. Sanırım döğüşlerde kisa sürede bolca enerjiyi hızlıca yakabilmek için. Başka bir kaynakta yarışçıların 1 gece önceden tencere tencere makarna yediğini okumuştum. Ne derece doğru bilemiyorum. Kirmizi ve beyaz etler direnç ve çabuk tüketilmeyen enerji sağlarken karbonhidrat patlayıcı enerji sağlıyor. Yani tıbben bu şekil olması lazım. Çok fazla jel kola enerji içeceği vb. Sentetik diyebileceğimiz gıdaların karaciğerimizi inanılmaz zorladığı, pankreasımızı bitirdiğini hatırlatıp ( naim :(() sağlıklı kazasız sürüşler dilerim. Ayrıca bizim tüketmediğimiz domuz eti ve yağının farklı miktarlarda enerji ve direnç saglicagini düşünüyorum. Vurulan domuz bile çok direncli dir ve ölmeyi red eder. Eskiler insan yaralarında bile kullanmışlar domuz yağını. Yani besleme önemlidir. Sıcak bir havada çok formda ve genç olmanız durumu değiştirmez. Tempolu sürüşlerde 1 2 saat içinde yavas tempo sürüşlerde 40km gibi su hariç tuz wnerji ve protein takviyesi bence vücudun ihtiyacıdır
Eskiden demeyelim, hala kullanan çok kişi var domuz yağını yara için. Türkiye'de Trakya bölgesi veya balkan göçmenlerinin olduğu yerlerde oldukça yaygındır. ;)
 
Mahsuru yoksa meslek nedir sizin ? Bisiklet performansı üzerine geçminiz nedir ? Bu konularda bayağı yazıyorsunuz merak ettim doğrusu :)
:)
Arada bu konularda konustugum sporcular oluyor. Ilk verdigim tavsiye internetteki turkce icerikten uzak durmalari. Istisnalar var tabii. Irfan hoca mesela. Kendisi burada yazmasa ben de 1-2 mesajla gecen uzun yillardan sonra biraz daha aktif olmazdim.
Neyse. Beslenme ve performans aslinda cok basit birkac prensibe dayanir. Bunlarin temeli de milyar yillik evrim surecine. Ne nasil oluyor, niye oluyor, ne yaparsak ne sonuc alirizin cevabi bu basit prensipler.
Ne zaman boyle karma karisik yazilar, aciklamalar, iddialar gorseniz arkaniza bakmadan kacin.
Yazanin kim oldugu ne is yaptigi onemli degil. Cunku bir konunun gercek uzmani bu basit prensipleri 1-2 cumleyle onunuze ativerir.
 
:)
Arada bu konularda konustugum sporcular oluyor. Ilk verdigim tavsiye internetteki turkce icerikten uzak durmalari. Istisnalar var tabii. Irfan hoca mesela. Kendisi burada yazmasa ben de 1-2 mesajla gecen uzun yillardan sonra biraz daha aktif olmazdim.
Neyse. Beslenme ve performans aslinda cok basit birkac prensibe dayanir. Bunlarin temeli de milyar yillik evrim surecine. Ne nasil oluyor, niye oluyor, ne yaparsak ne sonuc alirizin cevabi bu basit prensipler.
Ne zaman boyle karma karisik yazilar, aciklamalar, iddialar gorseniz arkaniza bakmadan kacin.
Yazanin kim oldugu ne is yaptigi onemli degil. Cunku bir konunun gercek uzmani bu basit prensipleri 1-2 cumleyle onunuze ativerir.
Olduğundan fazla basitleştirip hatalı sonuçlar üreten yargılar gördüğüm için yazdım. Zaten bakarsanız kendi mesajımı da düzeltiyorum. İnsanın bilgi düzeyi zamanla gelişiyor.
 
:)
Arada bu konularda konustugum sporcular oluyor. Ilk verdigim tavsiye internetteki turkce icerikten uzak durmalari. Istisnalar var tabii. Irfan hoca mesela. Kendisi burada yazmasa ben de 1-2 mesajla gecen uzun yillardan sonra biraz daha aktif olmazdim.
Neyse. Beslenme ve performans aslinda cok basit birkac prensibe dayanir. Bunlarin temeli de milyar yillik evrim surecine. Ne nasil oluyor, niye oluyor, ne yaparsak ne sonuc alirizin cevabi bu basit prensipler.
Ne zaman boyle karma karisik yazilar, aciklamalar, iddialar gorseniz arkaniza bakmadan kacin.
Yazanin kim oldugu ne is yaptigi onemli degil. Cunku bir konunun gercek uzmani bu basit prensipleri 1-2 cumleyle onunuze ativerir.
Ondan sormuştum zaten, arkadaş sanırım İrfan hocayı tanımıyor, kopyala yapıştır yapanlardan sandı herhalde de, irfan hocanın yazdığı tabloya salata diyor. Merak ettim Prof. Dr olan ömrünü bu spora adamış bir kişinin verdiği bilgilere salata diyen kişinin acaba geçmişi ne bu alanda.
 
O görselleri uzun yıllardır o alanda çalışan (link) isimli araştırmacının paylaşımından aldım, zaten o tablolarda ismi geçiyor, o yüzden ayrıca kaynak yazmadım. Alanda çalışmamış uzman görüşlerinin, hayvan deneylerinin, anekdotların veya cherry picking tarzı makalelerin kanıt hiyerarşisinde yeri belli, onları otomatik filtreliyorum, gözüm görmüyor :)

Uzun yıllardır her seviyeden sporcularla çalıştım, halen de devam ediyorum. Bu işin reçetesi yok, klasik örneğim kaşar ekmek ile 250 km giden adam var, kahvesine tereyağı koyup aynı yolu giden de. Program yazdığım sporculardan her gün yeni şeyler öğreniyorum, beslenme işi dipsiz kuyu. Kişisel varyasyonları kalıba sokmak mümkün değil, neden sonuç ilişkisi bile şüphe götürüyor yerine göre ;)
 
Ondan sormuştum zaten, arkadaş sanırım İrfan hocayı tanımıyor, kopyala yapıştır yapanlardan sandı herhalde de, irfan hocanın yazdığı tabloya salata diyor. Merak ettim Prof. Dr olan ömrünü bu spora adamış bir kişinin verdiği bilgilere salata diyen kişinin acaba geçmişi ne bu alanda.
Zaten İrfan Hoca'ya demedim. Bu şekilde 'Sugar' başlığı altında, Türkçe "rafine şeker" olarak bildiğimiz makrobesin grubunun fructose ile bir arada değerlendirilmesine karşı çıktığım için tablo yanlış dedim. Basit şekerlerin biyokimyası aynı değil; aynı diyenler çıkar çatışmalı çalışma. İstiyorsanız da 19:30'da kanıtı, başlıkla dipnotu kıyaslayın.
(link)
 
Şu sözü gerçekten çok severim

IMG_8378.jpeg
 
Topluma yönelik konuşmadığımızdan yanlış anlaşılmalar için çekince taşınmayarak açık fikirle hepimiz konuşuyoruz ne de olsa. Bilimde kesinlik olmasa da belirsizlik bilimin ruhuna aykırı. Hele kimyaya biyokimyaya tamamen aykırı. Fruktoz elbette kararında alınabilir ama bu karar ne, bunu tartışmanın sonuna yetişmiş kimseler gözden kaçırabilir. Tehlike ve karşımızdaki tehdit budur. Spor sonrası içeceğiniz bir kola size zarar vermeyebilir; çünkü karaciğer şeker stoklarınız tükenmiştir, karaciğeriniz sizin yerinize anlık enerji stoklarınızı doldurmakta bunu kullanabilir. Bunun farkını hissedebilirsiniz: kendinizi zinde hissedersiniz. Tam tersine tokken diğer onca şeker kaynağı varken gider kola içerseniz tok karna baklava yemiş gibi olursunuz.
Spor sağlığından söz ediyorsak konuyu örneklerle zenginleştirelim istiyorum, genelgeçer yargılarla Amerikan toplumu gibi endüstrinin oyuna getirilip sağlığından olanlarla bir olmayalım.
Tabii, örneğimizi biz seçebiliriz. Herkesin kendisi için doğruyu seçebilmesi için kamuoyu duyurusu yapmak gerektiğine inandığımdan sizinle paylaşıyorum, umarım yanlış anlaşılmam. Bizim Türkçemiz'de dost acı söyler.
 
0-100km arasında olan kısa turlar için acemi arkadaşlara kendi beslenmemi önerebilirim.

Tura başlamadan önce basit bir kahvaltı yapıyoruz, yulaf ezmesi yemek iyi olabilir ama ne yediğinizin çokta bir önemi yok. Karnınızı doyuracak kadar ama vücudunuzu yormayacak bir kahvaltı yaparak başlayın.

Sürüş sırasında ise çiğ karışık kuruyemiş yemeyi tercih ediyorum, çiğ olmak zorunda değil ama bir denemenizi öneririm. Sürüşün kısalığından dolayı kaybettiğiniz mineralleri yenileme konusunu çok kafaya takmanıza gerek yok ama sıkıntı çekerseniz en azından bir marketten powerade alabilirsiniz.

Sürüş sırasındaki karışık kuruyemiş yemek, hem enerji sağlıyor hem de açlığı bastırma konusunda oldukça iyi. Enerji seviyem genellikle yüksek oluyor ve düşmüyor fakat gerçek bir beslenme sayamayız bunu. Eve vardığımda bunu telafi etmek için tavuk göğüsü gibi protein açısından zengin şeyler yiyorum.

Kaybettiğiniz karbonhidratları ve mineralleri de yerine koymayı ihmal etmeyin bu konularda özel olarak yediğim bir şey yok elime ne geçerse yiyorum :D
 
Son düzenleme:
adam resmen yarım kilo şekerli su yaptım diyo ya 😂😂
 
adam resmen yarım kilo şekerli su yaptım diyo ya 😂😂
Ucuz olmasının bir bedeli var. 300mg kafein 6 ekspresso eder. 500gram şekerde ise 250gram fruktoz var.
Bu adam ne diyorsa 1:4 maltodekstrin ile seyreltin. Her 2 kesme şekere(4.18 gram) bir ölçek 10mL(14.2 gram) maltodekstrin karıştırdığınızda 1:4'e çok yakın oluyor(%22.78). Fazlası karaciğer yağlanmasına neden olur. Karaciğer yağ yakarken şeker depolayamıyor, fruktoz bir tek trigliserite dönüştürülebiliyor. Yağlı beslenmenin performansı düşürdüğü malum, nedeni de bu. Karaciğer hızlı enerjiye ulaşamıyor.
 
Selamlar arkadaşlar. Uzun ve tempolu sürüşlerde (100km, +) toparlanma sürecini hızlandırmak için bir çare arıyorum. Bu tip sürüşlerden sonra öyle hemen masaya oturup protein tüketemiyorum eve gelip yaklaşık iki saat dinlenmem lazım ki ancak midem alıyor. Diğer yandan doğal protein kaynakları bildiğim kadarıyla toz proteinlere göre daha geç sindiriliyor. Protein alımının antrenmandan hemen sonra (ilk 30 dk içinde) almanın çok daha yararlı olduğu söyleniyor. Bu durumda antrenmandan hemen sonra nasıl beslenmeliyim. Şuan radarımda Bigjoy on the go recovery ürünü var. Bu konuda sizin tecrübeleriniz nedir, kullanıpta memnun kaldığınız bir ürün oldu mu ?
 
Sadece protein ile toparlanma yapmak yerine hem protein hem karbonhidrat hem de mineraller ile toparlanmak benim tercihimdir.
Protein sadece kas sentezi için gerekiyor, fakat antrenmanda glikojen depolarını boşaltıyorsunuz ve karb kaynakları ile bunları tekrar doldurmalısınız.

Benim yöntemim 1 kaşık protein tozu (24 gr), 1 kaşık karb tozunu (50 gr) karıştırıp içmek oluyor. Karb tozunda zaten mineraller de bulunuyor.
On the Go'nun recovery tozu iyi fakat çok hızlı bitiyor. Antrenman saatinizi bilmiyorum fakat ayda iki kutu rahat gidiyor.

Reco içeceğini de ilk 4 saat içinde almaya bakıyorum. Kesin olarak 30 dakika içinde alınmalıdır diyemiyorum.
 
  • Beğen
Tepkiler: yakupf
Selamlar arkadaşlar. Uzun ve tempolu sürüşlerde (100km, +) toparlanma sürecini hızlandırmak için bir çare arıyorum. Bu tip sürüşlerden sonra öyle hemen masaya oturup protein tüketemiyorum eve gelip yaklaşık iki saat dinlenmem lazım ki ancak midem alıyor. Diğer yandan doğal protein kaynakları bildiğim kadarıyla toz proteinlere göre daha geç sindiriliyor. Protein alımının antrenmandan hemen sonra (ilk 30 dk içinde) almanın çok daha yararlı olduğu söyleniyor. Bu durumda antrenmandan hemen sonra nasıl beslenmeliyim. Şuan radarımda Bigjoy on the go recovery ürünü var. Bu konuda sizin tecrübeleriniz nedir, kullanıpta memnun kaldığınız bir ürün oldu mu ?
+100 km' lik sürüş ortalama min 4 saat sürse her 1 saatte bir suluk min içmeye çalışıyorum. 2. saate yaklaşınca da soda-ayran-tuz üçlüsünü içiyorum. kahvaltı yaparak yola çıktığımı düşünürsem 1. saate kadar yanımda muz+hurma varsa önce muzu yiyorum 2. saate kadarsa 20 dakkada bir hurma yada tuzlu fıstık vs. varsa onu atıştırıyorum. yine ilk saat geçtikten sonra 2 saat olmadan mutlaka evde hazırladığım fıstık ezmeli+ballı sandviçi yiyorum. sürüç uzadıkça beslenmemi bu şekilde daha aralıklı ama daha sık yemek yiyerek tamamlıyorum. 220 km'lik sürüş yaptığımda 7-8 şişe su 2 soda 1 ayran, 3 sandviç, 3-4 hurma, 100 gram karışık çerez, 1 karışık meyve suyu, 1 enerji jeli ile tamamladım. sürüş bittiğinde de yorgunluk vs de çok hisetmedim açıkçası. sürüşten sonra da önce soğuk bir duş arkasından da pancar suyu yada kırmızı meyvelerden karışık meyve suyu+soda+tuzlu bir karışım yapıp içtim.
 
  • İnanılmaz
  • Beğen
Tepkiler: ByHan ve yakupf
+100 km' lik sürüş ortalama min 4 saat sürse her 1 saatte bir suluk min içmeye çalışıyorum. 2. saate yaklaşınca da soda-ayran-tuz üçlüsünü içiyorum. kahvaltı yaparak yola çıktığımı düşünürsem 1. saate kadar yanımda muz+hurma varsa önce muzu yiyorum 2. saate kadarsa 20 dakkada bir hurma yada tuzlu fıstık vs. varsa onu atıştırıyorum. yine ilk saat geçtikten sonra 2 saat olmadan mutlaka evde hazırladığım fıstık ezmeli+ballı sandviçi yiyorum. sürüç uzadıkça beslenmemi bu şekilde daha aralıklı ama daha sık yemek yiyerek tamamlıyorum. 220 km'lik sürüş yaptığımda 7-8 şişe su 2 soda 1 ayran, 3 sandviç, 3-4 hurma, 100 gram karışık çerez, 1 karışık meyve suyu, 1 enerji jeli ile tamamladım. sürüş bittiğinde de yorgunluk vs de çok hisetmedim açıkçası. sürüşten sonra da önce soğuk bir duş arkasından da pancar suyu yada kırmızı meyvelerden karışık meyve suyu+soda+tuzlu bir karışım yapıp içtim.
 
Selamlar arkadaşlar. Uzun ve tempolu sürüşlerde (100km, +) toparlanma sürecini hızlandırmak için bir çare arıyorum. Bu tip sürüşlerden sonra öyle hemen masaya oturup protein tüketemiyorum eve gelip yaklaşık iki saat dinlenmem lazım ki ancak midem alıyor. Diğer yandan doğal protein kaynakları bildiğim kadarıyla toz proteinlere göre daha geç sindiriliyor. Protein alımının antrenmandan hemen sonra (ilk 30 dk içinde) almanın çok daha yararlı olduğu söyleniyor. Bu durumda antrenmandan hemen sonra nasıl beslenmeliyim. Şuan radarımda Bigjoy on the go recovery ürünü var. Bu konuda sizin tecrübeleriniz nedir, kullanıpta memnun kaldığınız bir ürün oldu mu ?
Merhaba. Ben sürüşten gelir gelmez Sek markalı proteinli süt içiyorum. 330 ml kutuda 27 gr protein var. İçeriğindeki süt şekeri de glikojen depolarını bir nebze dolduruyor. Duş alıp yemek yemeye hazır hale gelene kadar neredeyse 30 dkdan fazla zaman alıyor. Metabolizma antrenmanın etkisiyle hızlıyken alınan bu besinler hızlı şekilde sindirilip hızlıca kullanılıyor. Bu da toparlanmayı hızlandıran bir etken. Sıvı olarak protein ve karb aldığım için hızlı sindiriliyor ayrıca. Ben yine de protein tozu almayı düşünüyorum. Süt bayağı maliyetli oluyor. Kutusunu 40 tlye alıp stoklamıştım.

Sütü antrenman biter bitmez içtim ve duş vs. hallettikten sonra yemekte protein ve karbonhidrat zengin besleniyorum. Genelde 100-150 gr dana kıyma ve yanında 150-200 gr kadar bulgur pilavı ya da basmati pilavı yiyorum. Yanında büyük tabak mutlaka salata olur. 2 bardak ayrandan da 10-12 gr proteinimi alıp dinlenmeye koyuluyorum.

Uyku kalitesi kas toparlanması için çok ama çok önemli. Uyumadan en az 6 saat önce kafein alımını kesmelisiniz. Uyumadan 2 saat önce mavi ışık yani telefon, bilgisayar gibi ekranlardan uzaklaşmalısınız. Uyku ortamınızın 20°C ve altı sıcaklığa sahip olmasını sağlayın. Hiçbir ışık ve gürültü olmaması da çok iyi olacaktır. Ben ağır antrenman yaptıktan sonra en az 8 saat uyuyorum. Daha öncesinde kalkamıyorum :) Toparlanma için çok önemlidir uyku.

Ben şu sıralar kendi uyguladığım rutinimi paylaştım. Siz de kendinize uygun olanı seçip uyarlayabilirsiniz. On the go recovery ürünü benim de radarımda ama çok maliyetli olacak. Ben protein tozuyla almam gereken proteini alıp geri kalan karbonhidratı ve vitamin mineralleri doğal olarak alma taraftarıyım. Bir tabak salatada sizin günlük mineral ve vitamin ihtiyacınız karşılanacak zaten. 150-200 gram pilav karb ihtiyacınızı giderecek. 100 gram kıyma + sek süt protein(27 gr protein) + 2 bardak ayran + pilav bana yaklaşık 65-70 gr protein sağlıyor. Protein ihtiyacı da bu şekilde karşılanıyor. O yüzden kimyasal içeriğe sahip recovery içecekleri bence tercih edilmemeli. Bence protein tozunun kalitelisi alınıp geri kalan karb. ve mineraller doğal olarak karşılanmalı.


Benim vücudum için son zamanlarda uygulayıp da memnun kaldığım tarifi buydu. Biraz yağ yakmak istiyorum. Kkalori olarak günlük 1000-1200 kkalori alıp aşağı yukarı 2500-3000 kadar yakıyorum. Günün sonunda kilo veriyorum ama karbonhidrat azalmadıkça yağ yakmak zor oluyor.


Sürüş sonrası toparlanmayı kısaltmak için sürüş sırasında tükenmemek de önemli bir nokta. Sürüşten 2 saat önce 100 gram sütlü yulaf, ceviz, badem gibi lifli gıdalar yerim ve her saatte yaklaşık 40 gr karbonhidrat alırım ben. Bu şekilde hiç sıkıntı yaşamadım. Eğer sürüş sırasında tükenirseniz toparlanması da çok eziyetli oluyor. O yüzden sürekli bir şeyler yemek şart. Geçen 200 km sürüşümde yaklaşık 300 tllik gıda harcamam oldu mesela :)
 

(link) Procarb Gel kullanan oldu mu tadı nasıl?​

 
Geri