Bisikletten Soğudum

Bu, "Motor veya Şahin alırsın." diyenlere;

"Bisiklete biniyorum çünkü kalp sağlığıma önem veriyorum;
Bisiklete biniyorum çünkü akciğerlerim benim için değerli;
Bisiklete biniyorum çünkü popomun 5 liralık mavi leğen gibi görünmesi beni rahatsız ediyor;
Bisiklete biniyorum çünkü vücudumun patates gibi görünmesi değil, fit görünmesi beni mutlu ediyor;
Bisiklete biniyorum çünkü doğayı seviyorum, dağın tepesinde "Snfff" diye derin bir nefes aldığımda mutlu oluyorum..." gibi bir cümle kurarsan, "Neyse, hafta sonu maç saat kaçtaydı.?" diyerek konuyu kapatacaktır.

Bisiklet belese geldi. Kaski kafam üşüyor o yüzden takıyorum de mesela.

Sokakta maalesef patavatsız insanlarla karşılaşmak kaçınılmaz oluyor. Dün karşılaştığım bir olayı paylaşayım; oldukça dik bir yokuşun başında biraz soluklanmak için bisikletten indim ve bisiklet ile yokuş yukarı yüremeye başladım. Arabadan o sırada inen ve herhangi bir spor faaliyetini ilkokuldan bu yana yapmadığı belli olan bir vatandaş, "yaa sen biner misin onun tepesine işte böyle sen de taşımak zorunda kalırsın" gibi anlamsız bir cümle kurdu. Hiç duymamış gibi davranıp yürümeye devam ettim. Ne söyleseniz bir anlamı olmayacak, hayat görüşleri, yaşam şekilleri farklı. SOnuç olarak birçok kişinin belirttiği gibi, takmayacaksın, hele bu yüzden bisikletten kesinlikle soğumayacaksın

Cehalet sorusu işte. Türkiye'den başka bir yerde böyle sorularla karşılaşmazsın.

Gülüp geçin, takılmayın öyle şeylere. Siz bisiklete binmeyi seviyorsanız gerisi hikaye...

@anilimaca bitti.

Memleketimizde mal çok maalesef. Herşey mallıktan, "bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmak"tan. Çok seviyor milletimiz bunu. Herkesin herşeye bi yorumu var. Herkes herşeyi biliyor. Böyle tiplerden kaçıyorum hemen zaten. Ki bunlar cahil cühela insanlar da değil yani, sanılanın aksine, çoğunluk okumuş insanlar bir de yani.

Zamanında bisikletimi aldım, geziniyorum ediyorum, fotoğraflar koyuyorum cart curt. Çalıştığım yerde biri görmüş, geldi, soruyor, işte ne yapıyosun nasıl yapıyosun, ben de almayı düşünüyorum, bir şekilde başlayacağım falan... Sonunda fiyata geldi, senin bisiklet güzelmiş, fiyatı ne kadar... 1.500 TL... Neeeeeyyyy?? Evet abi düzgün birşey almak istiyorsan fiyatlar böyle... Yok yok ben gider Bianchi falan alırım... Abi o dediğin de kafadan 700-800 TL zaten, ona verdikten sonra az daha ekle, bunlara para ver.... Hadi yaaa onlar da o kadar oldu mu, ben o zaman gider Unkapanı'ndan bisikletçiler çarşısından bakarım... İyi git bak abi, 300-500'e aldım diye sevinirsin ama 10 gün sonra bisiklet elinde kalır o zaman görüşürüz... Hmmm o zaman buralardakilere bi bakayım yaa... Bak abi, şu şu şu şu markalara bakabilirsin... Hmm tamam...

Diyaloglar genelde bu şekilde gelişiyor.

Çünkü bisikletle alakası olmayan insanlar en son bisikletini çocukken kullanmış, veya oğluna-kızına 100 TL verip almış. Bu fiyatları görüp duyunca şaşırıyorlar. Hadi şaşırmalarını geçtim, genelde süper yavşak bi ifade ile gülümseme görüyorsunuz insanların suratlarında. O zaman Osmanlı tokadını yapıştırasım geliyor işte. Çünkü bu gülüş "oha o kadar parayı bisiklete mi verdin, vay salak" gülüşü. Halbuki salak sizsiniz olum, farkında değilsiniz demek geliyor içimden ama, hadi neyse diyip devam ediyoruz işte