mavi_bisiklet
Üye
- Kayıt
- 18 Temmuz 2019
- Mesaj
- 60
- Tepki
- 96
- Şehir
- MUĞLA
- İsim
- YUNUS EMRE ÖLMEZ
- Başlangıç
- 2016—17
- Bisiklet
- b'Twin
- Bisiklet türü
- Şehir - Tur
Arkadaşlar iyi günler. Yaklaşık bir yıldır bende olan ve 7000 km’nin üzerinde yol yaptığım BTWİN Riverside 500 bisikletim hakkında detaylı bilgi paylaşmak, bundan sonra alacak olan arkadaşların kafalarında bir fikir oluşturmak istiyorum. Bisikletin şu anki fiyatı 1900 TL. Ben bir sene önce 1300 TL’ye satın almıştım. Aslında alırken çok da favori bir modelim değildi, fakat o dönem iade ettiğimiz bir üründen gelen hediye çeki benim bisiklet aradığım bir döneme denk gelince BTWİN’e odaklandım ve sonuç olarak bu bisikleti tercih ettim.
Öncelikle bisikletin en tereddüt edilen yeri olan vites sisteminden bahsedeyim. Aynakolda 36 dişli bir çark, arkada 11-36’lık bir ruble var. Vites sisteminin tamamı Dechatlon iştiraki olan Mikroshift. Vites geçişleri güzel. Ben düzenli temizleme-yağlama işlemini yaparım; henüz vites geçişinde takılma, geçmeme, pedalın kısa süreli boşa düşmesi gibi bir sorun yaşamadım. Toplam 9 vitesli bu sistem sanılanın aksine gayet yeterli. 1. Vitese geçtiğinizde 36 dişli aynakol ve rublenin 36 dişli çarkına geçiyorsunuz. 36/36’dan vites oranınız “1” oluyor. Bu demek oluyor ki: 28-38-48 aynakol ve 14-28’lik rublesi olan 21 vitesli bir bisikletin 1. Vites oranıyla Riverside 500’ün 1. Vites oranı aynı. Kullanıma gelirsek. Ben bir yıldır bu bisikletle işe gidip geliyorum. Evimle işim arası 18 km. Ekstra tur yapmazsam günlük 36 km yapıyorum ve strava verilerine göre bu 36 km içinde 570 metre yükselti kazanıyorum (Stravadan takip edebilirsiniz). Yani güzen tırmanıyorum Asfalt üzerinde sizi üzecek bir yokuş olacağını sanmam, fakat kendinizi dağa vurur, anormal yokuşlar aşmaya çalışırsanız ne yaşarsınız bilmem. Bu arada aynakolu 2’li ya da 3’lü yapmanız için de kablo geçişleri hazır. Ben geçirdiğim bir kaza sonucu aynakolu yamulttum. Hazır değişmişken de 24-34-42 dişli 3’lü sistem taktırdım. 2000 km’dir bu şekilde kullanıyorum. Şu anda bu aynakol ve bu rubleyle Everest’e tırmanırım.
Bisiklet alüminyum kadro. Ayrıca kadro geometrisi çok güzel. Açılı boğaz yok ama 2 adet spacer var. Bunlarla yükseklik ayarı yapabilirsiniz. Elcikler güzel, vidalı, fakat kayma yapıyor. Ne kadar sıksam da net çözüme ulaşamadım. Sele iş görür ama öyle açıklamalardaki performansı beklemeyin. Sentetik tüm seleler gibi bir süre sonra işlevsiz kalıyor. Benim sürekli bisiklet üzerinde olmama rağmen 100 km’den sonra acı dayanılmaz bir hal alabiliyor mesela. Buna rağmen çok da kötü düşünmeyin. Bakın 7000 km’yi geçmişim ama hala aynı seleyi kullanıyorum
Frenler Tektro’nun mekanik disk fren sistemi. Frenlemesi iyi. İlk aldığımda beklentimi karşılamamıştı, fakat şimdi alıştım. Normal mi bilmiyorum ama fren ayarı 1500 km’den sonra kaçıyor. 2000 km’den sonra fren kolları boşa çalışıyor desem yeridir. Yani 1000 km’de bir ayarlamak ya da ayarlatmakta fayda var.
Jantlar 28 telli, no name. Akıcılığı iş görür. Jant ölçüsüne sitede 622-21c diyor, ama bana gelen bisiklet 622-19c. Bu benim işime gelir. Lastikleri 700x28’e kadar küçültebiliyorum. Bisikletin üzerinden gelen lastikler bisikletin en falso parçaları bence. Ne patlak koruma teknolojisi, ne şeridi, ne katmanı hiçbir şey yok. 3500 km dayanabildim ama bu arada 3-4 iç lastik yamanmaktan perişan oldu. Sonra lastikleri emekliye ayırdım. Şu anda Rubena – Mitas 700x35 5mm korumalı lastiklerini kullanıyorum. Onlardan da memnunum.
Amortisörün sertlik ayarı yapılabiliyor, fakat kilitlenemiyor. Benim gibi asfalt kullanıcıları için amortisör zaten gereksiz ama opsiyonel olmadığı için mecburen alıyoruz. Amortisörü en sert konuma getirince oturduğunuz yerden istediğiniz yokuşta istediğiniz kandasa çıkabilirsiniz. Yaylanmıyor. Ama ayağa kalkınca ne kadar sert olursa olsun bisiklet yaylanıyor ve gücünüzü bir miktar emiyor. Bisiklete polisport Georgia çamurluk ve alüminyum bagaj taktım. Hem çok yakıştı hem çok işlevsel oldu. Arkaya çocuk koltuğunu takıp kızımla geziyorum. Arkada aksesuarlar için yeterince delik var yani.
Ben yokuşu bayırı bol bir memlekette yaşıyorum. Uzun tular uzun tırmanışlar yapıyorum. Ellerde uyuşma, boyun bel ağrısı olmuyor. Kadro kesimini çok güzel buluyorum. Dekatlonun servis hizmeti pek para etmez ama garanti kapsamı geniş. Oradaki arkadaşlar müşteriyi üzmüyor. Sonuç olarak ben bu bisikleti tekrar alır mıydm? Evet, alırdım. Özellikle aynakolu değiştirdikten sonra viter aralığı çok geniş bir bisiklet oldu. Şu haliyle bisikleti yükleyerek istediğiniz mesafeyi alabilirsiniz. Dözviz kurlarından dolayı bisikletin şu anki fiyatı çok uygun değil, ama öyle depoda küflenip dökülen bir bisiklet değil.
Bol pedallar dilerim.
(link)
Öncelikle bisikletin en tereddüt edilen yeri olan vites sisteminden bahsedeyim. Aynakolda 36 dişli bir çark, arkada 11-36’lık bir ruble var. Vites sisteminin tamamı Dechatlon iştiraki olan Mikroshift. Vites geçişleri güzel. Ben düzenli temizleme-yağlama işlemini yaparım; henüz vites geçişinde takılma, geçmeme, pedalın kısa süreli boşa düşmesi gibi bir sorun yaşamadım. Toplam 9 vitesli bu sistem sanılanın aksine gayet yeterli. 1. Vitese geçtiğinizde 36 dişli aynakol ve rublenin 36 dişli çarkına geçiyorsunuz. 36/36’dan vites oranınız “1” oluyor. Bu demek oluyor ki: 28-38-48 aynakol ve 14-28’lik rublesi olan 21 vitesli bir bisikletin 1. Vites oranıyla Riverside 500’ün 1. Vites oranı aynı. Kullanıma gelirsek. Ben bir yıldır bu bisikletle işe gidip geliyorum. Evimle işim arası 18 km. Ekstra tur yapmazsam günlük 36 km yapıyorum ve strava verilerine göre bu 36 km içinde 570 metre yükselti kazanıyorum (Stravadan takip edebilirsiniz). Yani güzen tırmanıyorum Asfalt üzerinde sizi üzecek bir yokuş olacağını sanmam, fakat kendinizi dağa vurur, anormal yokuşlar aşmaya çalışırsanız ne yaşarsınız bilmem. Bu arada aynakolu 2’li ya da 3’lü yapmanız için de kablo geçişleri hazır. Ben geçirdiğim bir kaza sonucu aynakolu yamulttum. Hazır değişmişken de 24-34-42 dişli 3’lü sistem taktırdım. 2000 km’dir bu şekilde kullanıyorum. Şu anda bu aynakol ve bu rubleyle Everest’e tırmanırım.
Bisiklet alüminyum kadro. Ayrıca kadro geometrisi çok güzel. Açılı boğaz yok ama 2 adet spacer var. Bunlarla yükseklik ayarı yapabilirsiniz. Elcikler güzel, vidalı, fakat kayma yapıyor. Ne kadar sıksam da net çözüme ulaşamadım. Sele iş görür ama öyle açıklamalardaki performansı beklemeyin. Sentetik tüm seleler gibi bir süre sonra işlevsiz kalıyor. Benim sürekli bisiklet üzerinde olmama rağmen 100 km’den sonra acı dayanılmaz bir hal alabiliyor mesela. Buna rağmen çok da kötü düşünmeyin. Bakın 7000 km’yi geçmişim ama hala aynı seleyi kullanıyorum
Frenler Tektro’nun mekanik disk fren sistemi. Frenlemesi iyi. İlk aldığımda beklentimi karşılamamıştı, fakat şimdi alıştım. Normal mi bilmiyorum ama fren ayarı 1500 km’den sonra kaçıyor. 2000 km’den sonra fren kolları boşa çalışıyor desem yeridir. Yani 1000 km’de bir ayarlamak ya da ayarlatmakta fayda var.
Jantlar 28 telli, no name. Akıcılığı iş görür. Jant ölçüsüne sitede 622-21c diyor, ama bana gelen bisiklet 622-19c. Bu benim işime gelir. Lastikleri 700x28’e kadar küçültebiliyorum. Bisikletin üzerinden gelen lastikler bisikletin en falso parçaları bence. Ne patlak koruma teknolojisi, ne şeridi, ne katmanı hiçbir şey yok. 3500 km dayanabildim ama bu arada 3-4 iç lastik yamanmaktan perişan oldu. Sonra lastikleri emekliye ayırdım. Şu anda Rubena – Mitas 700x35 5mm korumalı lastiklerini kullanıyorum. Onlardan da memnunum.
Amortisörün sertlik ayarı yapılabiliyor, fakat kilitlenemiyor. Benim gibi asfalt kullanıcıları için amortisör zaten gereksiz ama opsiyonel olmadığı için mecburen alıyoruz. Amortisörü en sert konuma getirince oturduğunuz yerden istediğiniz yokuşta istediğiniz kandasa çıkabilirsiniz. Yaylanmıyor. Ama ayağa kalkınca ne kadar sert olursa olsun bisiklet yaylanıyor ve gücünüzü bir miktar emiyor. Bisiklete polisport Georgia çamurluk ve alüminyum bagaj taktım. Hem çok yakıştı hem çok işlevsel oldu. Arkaya çocuk koltuğunu takıp kızımla geziyorum. Arkada aksesuarlar için yeterince delik var yani.
Ben yokuşu bayırı bol bir memlekette yaşıyorum. Uzun tular uzun tırmanışlar yapıyorum. Ellerde uyuşma, boyun bel ağrısı olmuyor. Kadro kesimini çok güzel buluyorum. Dekatlonun servis hizmeti pek para etmez ama garanti kapsamı geniş. Oradaki arkadaşlar müşteriyi üzmüyor. Sonuç olarak ben bu bisikleti tekrar alır mıydm? Evet, alırdım. Özellikle aynakolu değiştirdikten sonra viter aralığı çok geniş bir bisiklet oldu. Şu haliyle bisikleti yükleyerek istediğiniz mesafeyi alabilirsiniz. Dözviz kurlarından dolayı bisikletin şu anki fiyatı çok uygun değil, ama öyle depoda küflenip dökülen bir bisiklet değil.
Bol pedallar dilerim.
(link)