@Rider108 , ilgin için teşekkür ederim. İş gücün arasında uğraştığım için yakınlık büyük avantaj yarattığından ve ilk görüşmede işin düzgün yapılacağı intibası edindiğimden kurulum için bisikleti oraya götürdüm.
Bisikleti teslim aldıktan sonra 5 km kadar kullandım.
Kaçkar Bisklet'le deneyimim:
- Benimle ilgilenen arkadaş, başka yerden alınmış bisikletleri kuponla kurmuyor olmalarından dolayı, sakin ve servisin tarafından bakan üslubuma rağmen, alışılmış bir sürtüşmeye hazırlıklı bir ruh hali varmış gibi göründü ve o duygu son ana kadar hiç gitmedi. Teslim esnasında pozitif bir noktaya varabildik.
- Hem bilgisizlik hem de aracı bıraktığım yerden hemen çıkarmak istememden kaynaklı teslim esnasında bisiklete etraflıca bakamadım.
- Bagajdan sürmek için çıkardığımda gidonun ön tekerleğe tam hizalı olmadığını gördüm.
- Ön lastik biraz, arka lastik ondan fazla hava basılmasına ihtiyaç duyuyor göründü.
- Katlama esnasında kullanılan mıknatıslar ayarlanmamıştı. Nasıl katlandığını göstermesini rica ettiğimde ortaya çıktı ve düzelttik.
- Garanti belgesini onaylamamıştı. Bunu aldığınız firmanın yapması gerekir dedi. Ankaradaki firmaya onaylaması için mi göndereyim dediğimde gerek yok dedi. Şu halde benim bu bisikleti ilk kurulumunu Kaçkar Bisiklet'te yaptırdığıma dair hiç bir iz yok elimde. Garanti desteğine yönelik buradaki negatif yorumları da gördüğümden bu konunun üzerinde de durmadım.
- İlk kullanımda sıkıntı yaşamadan eve ulaşmak için vitesi kurcalamadım, sadece bir üst ve alt vitese geçtim. İyi göründü.
Çok uzun yıllardır bisikleti olmayan, arada bir kaç kez dağ bisikleti kiralayıp kullanmış biri olarak bu bisikletle ilgili ilk izlenimlerim:
- 1.78cm boyunda biri olarak söylüyorum, ayağınıza tam oturan bir ayakkabı alırsınız da yürürken her şey doğru görünür ya, bu 20" lik bisiklet bana bu derece doğal geldi. Vücudumun bir parçası gibi hissettim, dolayısıyla hakimiyetim çok doğaldı. aldığım keyif için efsaneydi demek istiyorum.
- Konformist biri olarak, seleye ilk oturduğum anda seleyi değiştirmeliyim dedim. Yaklaşık 2 km kadar sürdükten sonra da alt bölgem mızmızlanmayı arttırdı.
- Disk fren, tekerleğe çok doğru bir noktadan baskı uyguluyor hissi verdi. Frenleme çok net gerçekleşiyor.
- Ön disk fren, frenleme esnasında ses çıkarıyordu. Diskin yüzeyi kusursuz durumda değil; kullanırken ara ara sıktım ve ses azaldı ama tam geçmedi. Sürüşün sonuna doğru da önden bir sürtme titreşimi algılamaya başladım. Bakalım; okuyup, izleyip öğreneceğiz.
- Sanırım mekanik disk frenin katkısıyla ağırlığı için 14,6 kg bilgisi yazılmış. Bu bisikleti kaldırıp taşımak için sağlam bir bel lazım. Büyük bir jel sele, şu bu derken sanırım bisiklet 16 kg olacak.
- Bisiklet aşırı şık görünüyor düşüncesindeyim. İnternetteki fotoğraflarında ne ise o.
- Volvo V40'ın bagajına yatırarak koyduğumda tüm alanı kapladı hatta selesini de çıkardım. Bagajı küçüktür ama bu kadarını beklemiyordum.
- Mıknatıslar zayıf, bu nedenle sürükleme veya taşıma esnasında güven yaratmıyor ve bırakıyor zaten. Selesinden tutup bir şekilde ilerletebiliyorsunuz ama özen istiyor. O mıknatısı güçlendirmek lazım.
Bu bisiklet, mekanik disk frene sahip olması nedeniyle sanırım az sayıda satıldığından ve ortalıkta pek kaynak olmadığından detaylı fotoğraflarını atma niyetim var. Bu kadar yazmışken bir fotoğraf ekleyeyim dedim: