Scudo Sports

Covid-19 aşısı olacak mısınız?

Aşı karşıtlığının saf cehaletin bir göstergesi olduğu biliniyor. Bu arada aşı olmayanların arasında ben de varım, uzun süre içerisinde geliştirilmiş olsalardı aşı olmaktan çekinmezdim ama aşılar çok aceleye getirilince emin olamadım.

Bir şeylerin ilk denemeleri genellikle bazı sorunlar içeriyor, hele bir de ilk dönem aşılarının o kaosun içerisinde piyasaya sürüldüklerini de düşününce aşı olmaktan vazgeçmiştim. Korona dönemindeki erken geliştirilen aşıları olmak istemeyen insanlarla genel aşı karşıtları arasında bir ayrım var diye düşünüyorum.
 
Scudo
Ben aşı takviminde belirlenen şekilde düzenli olarak 4 doz Sinovac olmuştum. Ardından Antikorum tavan düzeyde iken çok ağır bir covid atlattım, ölüyordum. Kronik hiç bir hastalığım yoktu yaşımda 42 idi.

Evde bulaştırdığım iki küçük kızım ve eşim ayakta sanki nezle gibi atlattılar. Hele kızlarım covid olduklarını bile anlamadı.

Bağışıklığım oldukça iyidir, neredeyse hiç hasta olmam, evdekiler domuz gribi oldugunda bulasmamisti, hic ateslendigimi, bogaz yada akciger enfeksiyonu oldugumu hatirlamam belki 10 yildir. İşten bir gün bile rapor almadım hastalik nedeni ile.

Covidde titreme kusma, siddetli eklem agrilari yuksek ates ve nefes darligi oldum. Çok agir gecti. O covidden sonra yine hasta olmadim hic insanlar kirilirken. Yaz kis soguk su icer hergun banyo yaparim, ince giyinirim, şu günlerde icime atlet dahi giymeden ince mont ile dolasiyorum halen. Yine evdekiler infulanza oldu, rota oldu bende yine birsey yok.


Gecmis saglik sektorunde uzun yillar calismam, bir suru vaka gormem neticesinde şu sonuca vardim kendimce;

Seçici bir virüs covid. Muhtemelen laboratuvar yapımı olduğu için, bilerek yada bilmeyerek belirli bir gen yapisina sahip insanlari etkiliyor. O genden var ise istediginiz kadar bagisiklanin isiniz zor. Belkide bir deney ilerideki daha ölümcül biyolojik silahlar icin.
 
  • Beğen
Tepkiler: hardnrocker
Ben aşı takviminde belirlenen şekilde düzenli olarak 4 doz Sinovac olmuştum. Ardından Antikorum tavan düzeyde iken çok ağır bir covid atlattım, ölüyordum. Kronik hiç bir hastalığım yoktu yaşımda 42 idi.

Evde bulaştırdığım iki küçük kızım ve eşim ayakta sanki nezle gibi atlattılar. Hele kızlarım covid olduklarını bile anlamadı.

Bağışıklığım oldukça iyidir, neredeyse hiç hasta olmam, evdekiler domuz gribi oldugunda bulasmamisti, hic ateslendigimi, bogaz yada akciger enfeksiyonu oldugumu hatirlamam belki 10 yildir. İşten bir gün bile rapor almadım hastalik nedeni ile.

Covidde titreme kusma, siddetli eklem agrilari yuksek ates ve nefes darligi oldum. Çok agir gecti. O covidden sonra yine hasta olmadim hic insanlar kirilirken. Yaz kis soguk su icer hergun banyo yaparim, ince giyinirim, şu günlerde icime atlet dahi giymeden ince mont ile dolasiyorum halen. Yine evdekiler infulanza oldu, rota oldu bende yine birsey yok.


Gecmis saglik sektorunde uzun yillar calismam, bir suru vaka gormem neticesinde şu sonuca vardim kendimce;

Seçici bir virüs covid. Muhtemelen laboratuvar yapımı olduğu için, bilerek yada bilmeyerek belirli bir gen yapisina sahip insanlari etkiliyor. O genden var ise istediginiz kadar bagisiklanin isiniz zor. Belkide bir deney ilerideki daha ölümcül biyolojik silahlar icin.
Komplo teorilerini pek sevmem. Hastalığı bazı kişilerin rahat atlatıp bazılarının ciddi etkilenmesi bana da oldukça garip geliyor, ya da normalde de bu tarz durumlar görülebiliyor ve ben konunun cahili olduğum için dikkatimi çekiyor.
 
Covid ==> Yüksek Olasılık Ağır Hastalık
Aşı ==> Düşük Olasılıklı Yan Etkiler

Matematik aşıdan yana olduğundan aşı olmayı tercih ediyorum. Aşı olup da başıma birşey gelmiş olsaydı da, o zaman şansıma küsecektim. Benim çocuklar aşısız olduğundan ateşlenmişlerdi ben ise nezle gibi geçirdim. Benim ailemde aşı işe yaradı.
 
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi de benzer bir hastalık; az virüs alırsanız hayatta kalıyorsunuz, çok alırsanız paçayı kurtaramıyorsunuz. Yani kenenin suçu değil, önemli olan bulaşım miktarı. Başını sıkmadan çıkaramazsak, sonrasında ne desek de boş.
Ağzı açık öksüren insanlar da bilinçli olsalar belki böyle yapmazlardı. Gözle görülemeyince hakikaten sayılamayacak kadar çok virüs almış oluyoruz ama bazı insanlar az virüsten sonra "7 gün" kadar başka bulaşımla karşılaşmadığı takdirde temel bağışıklığın üzerine kazanılmış bağışıklık tarafı devreye girip, virüs tüm bağışıklığımızı sarmaya fırsat bulamadan yanıt geliştirmeye başlıyor.
 
Bugünkü haber başlıklarında belki görmüşsünüzdür.

TUİK rakamlarına göre, 2019 yılını baz olarak alırsak 2020 ve 2021 yıllarında fazladan 201 bin ölüm var. TUİK'e göre bunların 87 bini COVİD ile alakalı, aynı dönem için ise Sağlık bakanlığı rakamları 82 bin kişiymiş. 201 bin fazladan ölümün tamamı covid gibi bir anlam çıkartmayın buradan, yıllara göre rakamlar nüfus artışı ile orantılı olarak artacak ama sanki bazı covid ölümleri solunum yolu hastalıkları ve diğer iç hastalıklar olarak gösterilmiş gibi.

Bu rakamların omicronun pik yaptığı ocak-şubat 2022'yi kapsamadığını da belirteyim.
 
Geri