Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Dünya turundaki Japon turist Elazığ'da bıçaklandı.

Ağaç kesen yöneticiyi uyardığımda evime silahlı adam gelmişti. Kapıyı açmadım, herif kendisini çağıran kişinin evine gitti. Polisi çağırdığımda polisler bu evde böyle biri yok dediler. Ağacı koruyorsun silahlı bir herif geliyor, polise güvenmek zorunda kalıyorsun, polis seni korumuyor. Trafikte yaşadığım tehlikelerin yüzlercesini hatırlamıyorum bile. Hepsi birbirine karıştı artık. Bu ülkeyi böyle kabul edip önlem almak dışında yapacağımız bir şey yok. Japon turist de keşke gideceği ülkeyi önceden araştırsaydı. Evimize konuk ettiğimiz iki Avrupalı gezginin Türkiye'deki taciz hikayelerini dinledik. Birisi Kastamonu'da tecavüzden şans eseri kurtulmuş. Şerefsizin biri kıza saldırmış, o sırada yoldan geçen bir arabalı kıza yardım etmiş. Neler neler... Çalışıp ODTÜ'yü kazanıyorsun, ödül olarak öldürülüyorsun. Kamyonun damperinin kapağı açılıyor, ODTÜ kampüsünde kaldırımda yürüyen kıza çarpıyor. Kız ölüyor. Abartmıyorum, yola adım atarken değil sağa sola, havaya bile baktığım oluyor.
 
Scudo
Ağaç kesen yöneticiyi uyardığımda evime silahlı adam gelmişti. Kapıyı açmadım, herif kendisini çağıran kişinin evine gitti. Polisi çağırdığımda polisler bu evde böyle biri yok dediler. Ağacı koruyorsun silahlı bir herif geliyor, polise güvenmek zorunda kalıyorsun, polis seni korumuyor. Trafikte yaşadığım tehlikelerin yüzlercesini hatırlamıyorum bile. Hepsi birbirine karıştı artık. Bu ülkeyi böyle kabul edip önlem almak dışında yapacağımız bir şey yok. Japon turist de keşke gideceği ülkeyi önceden araştırsaydı. Evimize konuk ettiğimiz iki Avrupalı gezginin Türkiye'deki taciz hikayelerini dinledik. Birisi Kastamonu'da tecavüzden şans eseri kurtulmuş. Şerefsizin biri kıza saldırmış, o sırada yoldan geçen bir arabalı kıza yardım etmiş. Neler neler... Çalışıp ODTÜ'yü kazanıyorsun, ödül olarak öldürülüyorsun. Kamyonun damperinin kapağı açılıyor, ODTÜ kampüsünde kaldırımda yürüyen kıza çarpıyor. Kız ölüyor. Abartmıyorum, yola adım atarken değil sağa sola, havaya bile baktığım oluyor.

Bun benzer yuzlerce olay varken hala Turkiye'deki bisiklet kulturunun bisiklet yolu yapilmasi ile gelisecegini zanneden naif arkadaslar var. O da ilginc mesele.
 
Bun benzer yuzlerce olay varken hala Turkiye'deki bisiklet kulturunun bisiklet yolu yapilmasi ile gelisecegini zanneden naif arkadaslar var. O da ilginc mesele.
Bisiklet yolu ile değil bisiklet kültürü, tüm bu öküzlük (hayvanlardan af diliyorum) yok olacaktır ama bu yolu tüm toplumun istemesi lazım. Bisiklet yolu isteyen bir toplum da zaten magandalığı kendine uygun görmüyor demektir. Yani, Türkiye'de imkansız.
 
Bun benzer yuzlerce olay varken hala Turkiye'deki bisiklet kulturunun bisiklet yolu yapilmasi ile gelisecegini zanneden naif arkadaslar var. O da ilginc mesele.

Bu tür eğitilemez, çabalamak boşuna...
 
Genelleme yapmak yanlış ancak daha berbat bir neslin geliyor olduğunu üzülerek belirtmek zorundayım. Ortaokul ve lisedeki öğrencilerimin büyük kısmı ahlaki değerlerden bihaber şekilde yetişiyor. Televizyonda ve özellikle internette rahatlıkla ulaştıkları iğrenç içerikler onları zehirlemeye devam ediyor. Ne kadar doğruyu anlatmaya çalışsak da anlattıklarımız yalnızca ders saatiyle sınırlı kalıyor. Ailesinden çekinmeyen, empati bilincinden yoksun, kontrolsüz bir nesil geliyor. Böyle olmak onların suçu mu? Hayır. Ne ekersek onu biçiyoruz. Bilinçsiz aileler, bilinçsiz yönetim, bilinçsiz öğretmenler ve bilinçsiz medya bilinçsiz bir nesil yetişmesine sebep oluyor. Bir an önce önlem alınmazsa 10-15 yıl içinde sokaklar teksasa dönecektir. Üzgünüm.
 
Genelleme yapmak yanlış ancak daha berbat bir neslin geliyor olduğunu üzülerek belirtmek zorundayım. Ortaokul ve lisedeki öğrencilerimin büyük kısmı ahlaki değerlerden bihaber şekilde yetişiyor. Televizyonda ve özellikle internette rahatlıkla ulaştıkları iğrenç içerikler onları zehirlemeye devam ediyor. Ne kadar doğruyu anlatmaya çalışsak da anlattıklarımız yalnızca ders saatiyle sınırlı kalıyor. Ailesinden çekinmeyen, empati bilincinden yoksun, kontrolsüz bir nesil geliyor. Böyle olmak onların suçu mu? Hayır. Ne ekersek onu biçiyoruz. Bilinçsiz aileler, bilinçsiz yönetim, bilinçsiz öğretmenler ve bilinçsiz medya bilinçsiz bir nesil yetişmesine sebep oluyor. Bir an önce önlem alınmazsa 10-15 yıl içinde sokaklar teksasa dönecektir. Üzgünüm.
Ankara çoktaaan Teksas oldu.
 
  • Beğen
Tepkiler: mehmetsunu
Arkadaşlar şu aralarda İstanbuldayım, bir iki tane bisikletci gördüm.
Kuzey Avrupa bisiklet kültüründen çok uzak. Orda adamlar arkalarına bakmıyor kol atıyorlar bükmek istedikleri tarafa arabalarda dikkat ediyor... Burda bunu yapsalar tahtalı köye giderler.
 
Arkadaşlar şu aralarda İstanbuldayım, bir iki tane bisikletci gördüm.
Kuzey Avrupa bisiklet kültüründen çok uzak. Orda adamlar arkalarına bakmıyor kol atıyorlar bükmek istedikleri tarafa arabalarda dikkat ediyor... Burda bunu yapsalar tahtalı köye giderler.
İlköğretimde ben hatırlıyorum okulda trafik dersinde galiba bunun dersi veriliyordu…
 
  • Beğen
Tepkiler: suyunsesi
Arkadaşlar şu aralarda İstanbuldayım, bir iki tane bisikletci gördüm.
Kuzey Avrupa bisiklet kültüründen çok uzak. Orda adamlar arkalarına bakmıyor kol atıyorlar bükmek istedikleri tarafa arabalarda dikkat ediyor... Burda bunu yapsalar tahtalı köye giderler.
Burda bunu yaptığımızda ilerde araba sağa çekip birader el hareketimi yaptın diyor, trajikomik ama gerçek
 
Maalesef hepsi eğitimden geçiyor. Elbette istisnalar çıkıyor fakat benim büyüdüğüm mahalle içinde her şey vardı. Abartmadan söylüyorum her şey içinde tüm pislikler. Şöyle de bir şey var; mahalleden doktor, bilgisayar mühendisleri (90’larda) vb. birçok meslek grubu çıktı. Bence en büyük etki aile içinde başlıyor. Psikopat, pislik insanlarla arkadaşlık kurmazdım mesela ben. Ailenin verdiği eğitimle insan dengini buluyor, yaşadığım mahalle içerisinde biraz serbest bıraksalardı çok ciddiyim belki ben de bir pislik olurdum.
 
Arkadaşlar şu aralarda İstanbuldayım, bir iki tane bisikletci gördüm.
Kuzey Avrupa bisiklet kültüründen çok uzak. Orda adamlar arkalarına bakmıyor kol atıyorlar bükmek istedikleri tarafa arabalarda dikkat ediyor... Burda bunu yapsalar tahtalı köye giderler.
1,5 yıldır kuzey Avrupa'da yaşadığım için bu konuda yorum yapmak isterim. Yollar öyle dizayn edilmiş ki arkana bakamıyorsun zaten. Arkana bakarsan bisiklet ordusu ya da motorlu taşıt çarpabilir. Bisiklet yolundan gitmek zorundasın, belli bir süren var ve ışıklar seni yönlendiriyor. Bu yüzden de herkes, olması gerektiği gibi kurallara uyuyor. Bakmaya gerek yok zaten. Motorlu taşıtların duracakları yerler belli, cezalar belli. Ankara'da 45 sene yaşayınca ister istemez arkama bakmaya çalışıyorum ama kolay olmuyor. Kimse kimseye kol atmıyor. Böyle bir şeye hiç rastlamadım. Çok gariptir; bisiklete yeşil yanarken arabalar bisikletlilerin yoluna dönebiliyorlar ancak yolda bisikletli varsa bekliyorlar. Eğer bisikletli dönüş yapacaksa ve duracaksa eliyle bunu göstermek zorunda. Bisiklet yollarında da şerit mantığı var. En sağda yavaş gidenler ve sağa dönecekler gider. Sağa döneceklerin yolunu işgal edersen biri gelir çarpar. Ambulans geldiğini gördüm. Kaza olunca da sert oluyor.
 
japon turist de adam olsun toplum hassasiyetlerine saygı göstermeli diye savunulan bıçaklayan kişinin marifetleri savunanların yüzünü kızartıyor mu acaba? Daha öncede bir yerde dediğim gibi o japon turisti bıçaklayacak bir çok kişi bu forumda bile mevcutken eğitim filan hikaye, yapacaksın psikolijk testi geçemeyeni tıkacaksın hastaneye ömür boyu akıllanana kadar kalacak.
 
  • Beğen
Tepkiler: suyunsesi
Arkadaşlar şu aralarda İstanbuldayım, bir iki tane bisikletci gördüm.
Kuzey Avrupa bisiklet kültüründen çok uzak. Orda adamlar arkalarına bakmıyor kol atıyorlar bükmek istedikleri tarafa arabalarda dikkat ediyor... Burda bunu yapsalar tahtalı köye giderler.

Bir geliş bir gidiş olan yolda, karşı şeritte beni gördüğü halde sollamaya çıkıp, üzerime araç süren gördü bu gözler, yoldan çıkıp en sağa atmasam kendimi, direk çapmıştı. Yanımdan geçerken sağlam küfür ettim ama durmadı haysiyetsiz. Bir gün bu tarz bir olay sonucu ya birisi elimde kalacak ya da ben birinin elinde kalacağım. Üç dört yıl önce benzer bir olay sonucu yumruk yumruğa kavga etmişliğim var araç sürücü ile, kaşını patlatıp göndermiştim. Olabildiğince münakaşa çıkmaması için, diyaloğa girmem, el kol hareketi yapmam ama insanın canına kastedilince aklı selim düşünemiyor. Keşke olmasa böyle şeyler.
 
İstanbula iner inmez havaalanında yayıt geçitine yürüdüm farkettimki bir araba hızla geliyor, düsündümki yavaşlar belki.. Ben geçtim karşıya ama arkamdan gelen annemi son anda farketti sert bir fren yaptı. İçine baktığımda cep telefonu ile oynayan bir bayan... Reflexesimden arabaya iyi bir tekme attım, böyle insanlar maalesef kaba hareketlerden daha iyi anlıyorlar.

Ama Problem Türkiyenin ehliyet sisteminde, bu yaşadığım ülkede 2-3 yıl ehliyetiniz deneyim altında, bir kaza yaptınızmı "hakimiyeti kaybettin" diye mutlaka ağır bir para cezası var.
Böyle şeyler Türkiyede olsa daha iyi bir ortam olurdu. Ayrıca "korna kültürünü" Rusyada bile bu derecede duymadın.
 
Bir geliş bir gidiş olan yolda, karşı şeritte beni gördüğü halde sollamaya çıkıp, üzerime araç süren gördü bu gözler, yoldan çıkıp en sağa atmasam kendimi, direk çapmıştı. Yanımdan geçerken sağlam küfür ettim ama durmadı haysiyetsiz. Bir gün bu tarz bir olay sonucu ya birisi elimde kalacak ya da ben birinin elinde kalacağım. Üç dört yıl önce benzer bir olay sonucu yumruk yumruğa kavga etmişliğim var araç sürücü ile, kaşını patlatıp göndermiştim. Olabildiğince münakaşa çıkmaması için, diyaloğa girmem, el kol hareketi yapmam ama insanın canına kastedilince aklı selim düşünemiyor. Keşke olmasa böyle şeyler.

Zamanında kendime çok kızdım. "Olm, bunlar ruh hastası, kompleksi insanlar, ne halt yemeye küfrediyorsun lan elin cahiline, onlar senin dengin mi?" diye kendimi telkin etmeye çalıştıysam da ara sıra kavga ettim. Hatta birine eşim de şahit oldu. Maalesef bu yaratıklar böyleler. Önlem alıp denk gelmemeye çalışacağız. Yoksa sonu yok. Gereksiz stres oluyor. Üstelik manyakları bisikletlilere daha da düşman ediyoruz.
 
Daha düne kadar kravat takmak iyi hal sayılıyordu. Kendi hukuk sistemi olmayan bir devlet bu kadar sene iyi ayakta kaldı.
 
Bir geliş bir gidiş olan yolda, karşı şeritte beni gördüğü halde sollamaya çıkıp, üzerime araç süren gördü bu gözler, yoldan çıkıp en sağa atmasam kendimi, direk çapmıştı. Yanımdan geçerken sağlam küfür ettim ama durmadı haysiyetsiz. Bir gün bu tarz bir olay sonucu ya birisi elimde kalacak ya da ben birinin elinde kalacağım. Üç dört yıl önce benzer bir olay sonucu yumruk yumruğa kavga etmişliğim var araç sürücü ile, kaşını patlatıp göndermiştim. Olabildiğince münakaşa çıkmaması için, diyaloğa girmem, el kol hareketi yapmam ama insanın canına kastedilince aklı selim düşünemiyor. Keşke olmasa böyle şeyler.
Birebirini yaşadım. Gidiş geliş tek şerit yolda, kendi yolu biraz trafik diye benim yoluma çıkıp karşımdan bana doğru gelen MİNİBÜS gördü bu gözler. Benim gözlerimin içine baka baka üzerime sürdü MORON. Kendimi son anda kaldırıma atıp bas bas bağırarak saydırdım bu amip beyinliye.
 
  • Beğen
Tepkiler: Eser Sevinç
Geri