Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

İnsanın iş hayatında mutlu olamaması

Ben de benzer bir durumdayim. Ah, bir Ranchoddas Shamaldas Chanchad*'imiz olmadi ki zamaninda bize dogru yolu gösterecek. Hatali kararlar, hayat sartlari, gecim derdi filan derken sevmedigimiz bir ise günde 8,5 saatimizi kilitledik. Ömrün ücte biri. Hele bir de benim gibi "isi, is yerinde birakma" kabiliyetinden yoksunsaniz tüm sinir, stres filan hafta boyunca sizinle. Haftasonlari bile Pazartesi'ye ne kadar kaldi hesabi yapmakla geciyor vaktim eger Cuma günü kafam saglim sekilde isten ayrilmazsam.

Eger is yerindeki mutsuzlugun hayat sartlarinizi gercekten etkiledigini düsünüyorsaniz, bence sevdiginiz alana yönelmek icin elinizdeki tüm imkanlari zorlayin. Hicbir zaman gec degil. Etrafinizdakilerin de ne dedigi umrunuzda olmasin. Hayat sizin sonucta.

"Olmuyor, bu isle devam etmem gerek" diyorsaniz da arkadaslar yeterince tavsiye vermis zaten. Bir yandan bu isinize devam edip, artan vaktinizi gercekten sevdiginiz mesguliyetlerle degerlendirebilirsiniz. Ufak degisimler bile fark yaratabiliyor. Örnegin ise bisikletle gelip gittigim zamanlar, seyahat icin gecirdigim süre kendime ayirdigim bir vakit gibi geliyor. Otobüsle geldigimde ise is icin harcadigim vakit olarak algiliyorum o süreyi. Madem ki sevmiyoruz, en azindan olabildigince kisa tutmak gerek kayip zamani.


*Bilmeyenler icin: 3 idiots
 
  • Beğen
Tepkiler: yaboga
Scudo
@SerkanH

Ekşi sözlükteki gibi berbat, çok kötü, iğrenç butonu aradım ama bulamadım. Sağlık olsun ne yapalım.
 
  • Beğen
Tepkiler: Kerem Özbayrak
@mehmetsunu

Hangi anlamda söylediniz? Benim yazdıklarıma mı yoksa çalışanların haline mi?
 
Kardeş hemen hepimiz gerek iş alanında gerek normal yaşamda sorunlarla karşılaşıyoruz, bazılarını çözebiliyoruz bazılarını çözemeyip dertleniyoruz belki de hastalık oluşuyor vücudumuzda, ama ciddi problemlerde belki de profesyonel yardım almak lazım, çünkü birilerine danışıp dertleşmek herzaman yetmeyebiliyor, sen bayağı bir sıkıntılısın anladığım kadarıyla.
 
içinizden nasıl geliyorsa öyle yapmanızı öneririm, sağı solu boşverin, önemli olan kendi huzurunuz diye düşünüyorum.
 
  • Beğen
Tepkiler: Cem Tunç
@halil ibrahim duran

@halil ibrahim duran
Estağfurullah. Ders vermek haddim değil. Örnekleme diyelim :) Geriye dönüp baktığımda iyi ki böyle bir hayatı yaşamışım diyorum.
 
Günde 12 saat çalışıyorum. İşimde yükselmeden önce 12 saatin 10 saati kas gücümü kullanıyordum. Hayallerim, hedeflerim olmasa 1 dk çalışmazdım. Antalya da bahçeli güzel bir ev, 4 yıllık kız arkadaşımla evlilik için çabalıyorum. Sizin yaşadığınız psikolojik durumu zaman zaman yaşadım. Hedeflerimi hatırladıkça hepsini atlattım. Çalıştığım işin saatleri çok uygun olmamasına rağmen, hayatımda değişiklikler olsun diye bisiklet alıp işe gitmeye karar verdim. Kendinize bir hedef koyun ne olduğu önemli değil. Bisiklet alıp işe gitmek küçük bir hedef olsada beni bi şekilde bu işte tutmaya yetiyor. Kendim için birşey yapmış olacağım spor yapacağım, sağlıklı yaşayacağım. Artıları ve eksileri iyi düşünmek lazım...
Bence sevmediğin bir işte çalışmak, işsiz kalmaktan iyidir.
 
  • Beğen
Tepkiler: Gün A.
Hep özel sektörün kötü örneklerinden bahsedilmis. Şu an çalıştığım şirkette üniversite öğrencisiyken part time eleman olarak başlamıştım işe. 7 sene sonra hatırı sayılır markaların türkiye sorumlusu oldum. Patronlarımdan çok memnunum. Onlar da benden. Haftasonları izinliyim. 9-6 mesai saatlerim öğlenleri de 1 saat yemek molam. Hatta işim gereği yurtiçi ve yurtdışı gezilerim de yanimda kar. Demek istediğim özel sektörde her firma söylenenler gibi değil. Ya da ben çok şanslıyım. Bence biraz sabırla insan iyi yerlere gelebiliyor. Benim 8 senemi aldi ama sonunda mutluyum.
 
Ben radikal bir karar aldığımda babam :"olum elalem ne der" .Bu elalemle hiç tanışamadım :) Ama psikolojik olarak bu söz benim bilinçaltıma yerleşmiş sanırsam.

Kendime hedef koymakta yıllarca zorlanmışımdır. Lakin dışardan bakıldığında da gayet kararlı görünmeyi başarmışımdır.Çok şükür bu durumu atlattım. @YatsıGöbek arkdaşın dediği gibi hedef önemli :)

Benim sektörüm sürekli hırs gerektiren ,rekabetin bol olduğu bir satış ortamı...Ben hiç bir zaman için hırslı olamadım ama bu sektörde çok rahat barınıyorum,işimi yapıyor seviliyorum...Aşırı hırslı arkadaşlarımızda bir bir aramızdan ayrılıyor :) Özel sektör tabi garanti yok...Hırsın sonu hüsrandır. Ben ise gerekeni yapıyorum ,azimle çalışıyorum,hayır ve bilmiyorum demiyorum,yardımcı olamaya özenle işimi itina etmeye çalışıyorum.

Lakin satış insanlar ile sürekli iletişim de olduğunuz aklın akıl ile savaşı.....Hem bedenen hem de beynen yoran bir iş ....

Hafta sonu çalışıyorum bazen hiç izin kullanamıyorum.....Arkdaşlarım sosyal aktivitelere giderken ben çalışıyorum.Çok yoruluyorum,ümitsizliğe kapılıyorum kaygılar yaşıyorum....Sonrasında içinde bulunduğum buhran durumdan uzaklaşmaya çalışıyorum bazen sevdiklerimin destekleri ile bazende kendi kendime....Radikal kararlar almaktan korkmuyorum,kimin ne düşündüğü umrumda bile değil ....Fani dünya....Takmayın bu dünya da her insan kendi dünyasının merkezidir o yüzden hiç birşey sizin canınızdan kıymetli değildir....
 
@Murtega oool iz weeel, obsesif olup hayatı tümden karartmaktansa iş stresini iş yerinde bırakmak gerekiyor. Yani evde tartışma çıktı diye işe kafanı veremez isen bırak hafta sonunu bir ömür ziyan olur. En iyisi olabildikçe odaklanıp başarılı olmaya çalışmak ve zihnimizdeki olumsuz duyguları atmak için çaba göstermek.
 
@aligüler Ali Bey, bir psikologla görüşmeyi düşünmez misiniz? Alkolik olabilecek kadar kötü hissediyorsanız, psikolojik yardım almanız gerekir bence.
 
Eğer babadan dededen maddi imkanı olan şanslı azınlıktan değilseniz (ki çoğumuz böyleyiz) çalışmak tek yol. Her iş ve işyerinde tatsız, cansıkıcı durumlar vardır; insanın olduğu yerde bu kaçınılmaz.

Naçizane önerim işinizi değil, ama paradigmanızı değiştirin; olaylara bakış açınızı farklı hale getirirseniz kendinizi daha mutlu edebilirsiniz. Bu lafı da boş laf olarak algılamayın lütfen; kendim deneyip sonucunu gördüğüm bir yaklaşımdır...
 
"F.ck the system" diye bir slogan vardır ya bu konu başlığını görünce aklıma ilk gelen bu slogan oldu...
Bazen, Adam Smith'in tarif ettiği, Keynes'in açıkladığı , aslında vahşi doğa dediğimizden çok daha vahşi olan bir sisteme kapılmamış olup "Şirinler" köyünde yaşıyor olsaydık diye geçiyor içimden, her birimiz sevdiğimiz işleri yapıyor olurduk, isteyen mucit olur, isteyen ressam olur ,isteyen bisikletçi şirin olurdu; kaynaklar eşit paylaşılır, gelecek kaygısı, geçim derdi olmaz, herkes sevdiği işi yaptığı için mutlu mutlu yaşıyor olurduk :)

Tabii herşey şirinler köyünde olduğu gibi olmuyor, sorun şu ki günümüzde dünya ekonomisi insanların ihtiyaçlarını karşılamak için üretim yapmak yerine, sistemin devamını sağlayabilmek için insanları aşırı tüketime zorlamakta, üretimi aşırı tüketimi karşılamak için yapmaktadır; bu modelin yan etkisi olarak dünya kaynakları israf edilmektedir. Bu aşırı üretim için ucuz insan kaynağı yani modern köleler lazımdır, adı üstünde köle, sevdiği işi değil sistemin istediği işi yapmak zorunda olan insanlar lazımdır ve günümüzde gelişmekte olan ekonomilerde insanlar sistemin istediği işi yapıp sistemin istediği kadar (aşırı) tüketmeye zorlanmakta, bunların sonucunda da doyumsuz, depresif, mutlu olamayan toplumlar ortaya çıkmaktadır...

Benim tavsiyem sistemin dışına çıkamıyorsak, aslında insan için işleyen ama insanın yapısına aykırı olan bu sistemin sevmediği işleri yaparak mutlu olabiliriz... Aklıma ilk gelen iki tanesini hemen yazayım:

-Bu sistem muhtaç olana karşılıksız yardım etmeyi reddeder, merhameti yoktur, faizi karşılığında borçlanmayı , ücreti karşılığında yardımı savunur(sonuç kredi kartı mağduru yığınları); ihtiyacı olan birine karşılıksız nakdi veya bedenen çalışarak yardım ederek bir miktar mutlu olunabilir...
- Bu sistem en konforlusunu, en pahalısını, en hızlısını kullanmaya zorlar; bunların yerine tüm bunların karşısında, sistemin karşısında çoğunlukla simge olan bisiklet kullanarak mutlu olabiliriz... ( ohh bea sonunda bağlayabildim, sisteme ne çok bilenmişim haberim yokmuş :D )
 
beyler adam beyin olarak bitmiş, siz hala "zevk almaya bak, çok kötü koşullarda çalışanlar var" falan diyorsunuz. adam bittim diyor. hu şekilde telkin edemezsiniz.

dostum en güzel çözüm yolu "psikolog". burada bulamazsın derdine derman...
 
@aligüler

@evrim bilgen

Şimdilik dolmuşta rüya görerek devam edelim, sonrasında beklediğimiz gün gelir elbet.

 
Bir gerçek var: Birlikte yaşadığınız toplumun alışkanlıklarından, algı sisteminden daha fazlasını merak edip alışkanlıklarınızı, algı sisteminizi geliştirirseniz; toplumu değiştiremeyeceğinize göre, mutsuzluk daima kapınızı çalar. Kendinizi değiştirmeden önce bunu göze alın :)
 
  • Beğen
Tepkiler: Ahmet-E
arkadaşlar hepinize cevaplarınız için teşekkür ederim. şimdilik kör topal devam ediyoruz, bakalım nereye kadar?
 
Geri