Aynı yolda olduklarıma genelde selam veriyorum, bi çoğunuzda öyle yapıyorsunuzdur dürtüsel olarak. yani yoldayken yoldaki bisikletçiye, arazide arazidekine ve turdada aynı şekilde selam veriyorum. şehir içinde birbirine yakın hızlarda seyrederken, birbirimizi geçerken gene selam veriyorum. ama bisiklet yolunda selam vermiyorum, selam vermediğinizde alınmadığını, hatta garip garip donakalarak bakan insanlar olduğunu farkedeceksiniz, tüm bunlara maruz kalmamak için selam vermemeyi tercih ediyorum.
karşıdan gelen kişiyle gözgöze geldiğinizde herşey belli oluyor, içinizden selam vermek geliyor veya gelmiyor, bence en önemli etken bu.
yine dışarıdan da gözlemlediğim bi durum aynı disiplini uygulayanlar birbirlerine daha yakın hissediyor ve selam veriyor. bunda da etken olan şey "ortak nokta" aslında bisiklet üzerinde değil her zaman iletişim kurarken etken olan şey bu. eğer birbirinizle paylaşacağınız birşey varsa ilişki daha nitelikli oluyor. tanımadığınız birisiyle iletişim kurmaya çalıştığınızda ortak nokta gördükçe iletişiminiz artar, ortak yönünüz olmadığını farkettiğinizde sadece kibar olmak adına samimiyetsiz bi derinliğe ulaşır.
düşündüğünüzde kendinize yakın hissettiklerinize daha fazla selam verme eğiliminde olduğunuzu farkedeceksiniz. bisiklet üstündede anlık yargılarımız belirleyici oluyor, bunda da bi sürü etken olabilir, gidonu nasıl tuttuğunuzdan duruşunuza, en önemlisi bakışınıza ama gerçekten bisikletin materyali en geri planda, yoksa herkesin tuttuğu kendine, sende karbon olmuş olmamış bana faydası ne ? eğer bu selam işinin materyale bağlı olduğunu düşünüyorsanız birde bu şekilde düşünmeyi deneyin, ve sizde bi gün karbon aldığınızda bu ötekileştirdiğiniz gruba dahil olacaksınız. yani kısaca "karbon yol bisikleti olanlar" kategorisine dahil olacaksınız, o zaman ne değişecek ki ?
sizin maneviyatınızda insanlarda, "karbon bisikletliler" grubuna dahil olabilir, ama bisikletine bakarak onları bi kalıba sokarsanız, sizde bi gün karbon kullanmaya başladığınızda o kalıbın içine girersiniz.
demek istediğim önemli olan madde değil, kafamızdaki yargılar. yani düşüncenizi ne kadar temiz tutarsanız o kadar kolay algılarsınız karşınızdakini. ama ne kadar çok kalıba sokarsanız birbiriniz anlamak o kadar zorlaşır. karbonlular, hem karbonlu hem taytsız ama kasklılar vb. vb gibi. Bu konuyu okuyan ne olduğundan haberi olmayan bi kişi, pekala bu başlıktan "demek karbonlular biraz artiz oluyomuş" diye düşünebilir.
aslında bi sürü alimunyumluda selam vermemiştir ama onlar sorun değil, yalnız karbonlu vermediyse havalıdır da ondan...
bu durumda muhtemelen karbonu siz gözünüzde büyük, ulaşılmaz bi yere koymuşsunuz, belki üstü kapalı bir aşk nefret öyküsü, entrika vs. bence bu konuya takılmamak için selamlaşmaya çalıştığınız kişinin karbonuna değil suratına bakın. karşılaştığınız birinin ayakkabınıza, kılığınıza kıyafetinize şöyle bir göz gezdirmesi ne demekse, bisikletin markasına ekipmanına bakmakta böyle bişeydir. basit düşüncelerdir ve kökeninde "yoksunluk" vardır. neye sahip olduğun değil, neye sahip olamadığın meselesidir. bu duyguların kimseye yararı olmaz. bunun yerine bisiklet sizin için ne noktada onu sorgulayın. bence temelde üç önemli konu var; sağlık - performans, antreman, beslenme, teknik - sürüş seviyeleri, püf noktaları, stateji, teori - fizik ve mekanik teoriyi anlamak, (bisiklet açıları, dişli oranları, sürüşe etkiyen fiziksel kuvvetler), son olarakda tamir ve bakım.
yada hiç bunlara takılmayıp %100 eğlence ve çocuksu duygularla bisiklete binebilirsiniz (bence en çok bu grup selam almıyo, geçende sepetli bisikletli singlespeedli bi kıza selam verdim, kafasını çevirdi)
ha bu arada bi yerlerde yeni bisikletiyle size artizlik yapmak isteyen birileride olabilir, ama sade bisiklette değil her yerde var onlardan, saat alır gösterir, araba alır gösterir, telefon keza... napıcan bisikleti mi bırakıcan ? onlarıda görmezden gelmek lazım, onun düşüncesine bürünüp işi "sahip olma" fetişine çevirmeye gerek yok
son olarakda buraya çelik alu bisikletler bırakıp gidiyorum,
https://s-media-cache-ak0.pinimg.com/564x/e5/1b/58/e51b58e996cd7f10ddfd1b78c1a4bef4.jpg
http://www.tartybikes.co.uk/images/custom/bikes24/large_inspiredskyev32.jpg
http://www.tartybikes.co.uk/images/custom/bikes24/large_inspiredskyev317.jpg
http://www.tartybikes.co.uk/images/custom/bikes24/large_inspiredskyev36.jpg
http://trialspads.com/images/watermarked/1/detailed/1/L_INS_Skye_Team_Black_Discmount_Detail.jpg?t=1464108877
http://nebula.wsimg.com/obj/NzY1MDcwOTM2ODgxOENFRDhCODY6ZjhhMGU1NmI4NGI5MmUxOTc1ZGYwYTA5ZTI5ZGY1NzI6Ojo6OjA=
http://cdn.gearpatrol.com/wp-content/uploads/2015/10/Speedvagen-Gear-Patrol.jpg
http://cdn.gearpatrol.com/wp-content/uploads/2015/10/Cielo-Gear-Patrol.jpg
http://cdn.gearpatrol.com/wp-content/uploads/2015/10/Mosaic-Gear-Patrol.jpg
karbon sizin selam sorununa eklenmiş gereksiz bir madde, sosyolojik tespitler için çok değerli iki konu var aslında;
yeni ilişkisi başlayan kişilerin geçerken selam vermeyi kesmesi.
kaybolduğunu düşünen kişinin derhal teybin sesini kısması.
bence bunlarda araştırılsın
evet şu anda aldığımız bi tespite göre skat ve Tirekçilerde sıkıntı varmış, arkadaşlar lütfen biraz daha hassasiyet, replikacılar hiç bozmayın, sizi seviyoruz
@Fakir Kemancı