Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Neden dağ bisikleti alıp şehirde kullanıyoruz?

Ayni hatayi bende yaptim ama inadina ince lastige hayir :)

MT11i cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
  • Beğen
Tepkiler: ihtiyar
Scudo
Push msj geldi diye baktım bu son msjım konuya. Siyaset kanser gibidir konuşulduğu ortamı sarar ve oradaki insanları etkisi altına alır ve kesinlikle orada bir galip yada bir sonuç çıkmaz. Siyaset konuşulacak platform olmalı çünkü biz siyaseti de konuşmayı beceremeyip birbirimizi kırıp döktüğümüz için ben hiç olmazsa böyle insanların toplanıp ortak bir hobide buluştuğu yada spor dalında ne derseniz artık yani bisiklet konuşmaktan zevk aldığı bir platformda siyasetin konuşulması ne kadar haz verirse insanlara bence o kadar konuşulmalı.. Ben nasıl bir bisiklet tercih etmeliyim konu başlığı altında birinin siyaset yapması o konuyu açan yada takip edenleri ne kadar ilgilendirmeli acaba? Bence kocaman bir hiç. Herkes siyaset konuşmalı elbette ama ben burada biri siyasi konuşmalara girdiğinde tüylerim diken diken oluyor.. Her sözün yeri ve zamanı vardır tatbiki de bir adamın camide nasıl karı kız muhabbeti yada alkol uyuşturucu muhabbeti yapması veya meyhanede açıp Kuran'ı okuması veya kalkıp namaz kılmaya başlaması ne kadar yakışık alıyor ise işte burada bisiklet sevdalılarının siyaset yazıları veya tartışmaları okuması o kadar yakışık alıyor bu benim naçizane görüşümdür herkesin farklı görüşü olabilir her birey birer değerdir fikirleri vardır.. Şahsım adına konuşuyor ve son noktayı şöyle koyuyorum her bir siyasi içerikli yazı forum kirliliği yapıyor ve insanların birbirine kırılmasını yersiz gerginlik oluşmasını sağlıyor hele ki bisiklet gibi insanların günlük sıkıntı üzüntü ve streslerini bir kenara koyup rahatlamasını ve sevdiği bir şeyi yapmasını sağlayan bir aracı ve bu konuları paylaştığı bir forumu siyaset gibi sonu gelmeyen tartışmaların içine alet etmek benim tercihim olamaz.. Bana acayip itici bir konuyu bisikletforum gibi güzel bir toplulukta okumak süper itici mide bulandırıcı geliyor.. Herkese saygı ve sevgilerimi sunuyor son noktamı koyuyorum. Iyi pedallamalar...


 
  • Beğen
Tepkiler: ihtiyar
Bende çok seviyorum, zaten o yüzden başlığı açtım ya..
Hani seviyoruz ama yanlış mı yapıyoruz, aşkımız platonik mi yoksa üreticiler bizim profilimizi de düşünerek mi üretiyorlar MTB kadrolarını.
Yoksa bu kadar büyük arazide kullanacak kişilerden oluşan MTB pazarı mı var gerçekten

Başlığın içeriği için amacım teknik cevaplar ve paylaşımlar ile tecrübeler iken, konu siyasete bile gitti ama asıl hedefe uygun birkaç cevap var sadece :(

@orhan bural
 
Ben MTB tercih ediyorum çünkü daha agrasif, daha seri, ve daha güvenli hareket edebiliyorum, kaldırımlardan hoplamak zıplamak gibi bir derdim de yok. Ancak yapısından dolayı MTB ye çok daha fazla hakimiyet kurabiliyorum. asfaltta da gidiyor, arazide de gidiyor. Hız olarak şahsi fikrim türkiyede kırsal kesimde değilseniz, istanbul trafiğinde bisikletle 70'lere 80'lere çıkmak pek de güvenli değil. Ayrıca uzun yol yapmaya da şu anlık vaktim zamanım ve imkanım yok. İleride uzun yol yapmak gibi imkanım olursa o zaman bir de yol bisikleti düşünebilirim, ama o konuda da çok emin değilim, zira uzun yola çıkıp ta dağ, bayır, kır, tepe gezmezsem, kamp yapıp dere, çayır kenarlarına inmezsem benim için uzun yolunda pek bir anlamı olmaz... :D Yani şahsi fikrim şehirde yaşayan insan MTB alamaz alsada şehirde kullanmamalı diye önyargıda bulunmak yanlış. herkesin bir sürüş zevki vardır ve bu sürüş zevkine göre bisiklet seçmesinden daha doğal bir durum yoktur.
Yani bisikleti nerede kullanacaksınız sorusu kadar, sürüş zevkinin ne olduğu sorusuda önemlidir...
 
  • Beğen
Tepkiler: Metro
@orhan buralÇok haklısınız bundan daha doğal ne olabilir ki.Ancak sanki mtb kullananların bazılarında şöyle bir durum var sanki "biz bu bisikleti aldık zamanında görünüşüne ,albenisine,satıcının yönlendirmesine kandık,biraz da bilgisizliğimize geldi ama şimdi pek işimize yaramıyor çünkü daha çok şehirde sürüyoruz"Olay sanki böyle en azından ben böyle görüyorum.Arkadaşlarımla her hafta sonu buluşuyoruz hep gittiğimiz yerler asfalt türü rotalar mtb ye pek uygun gözükmeyen yerler "hiç gitmiyormusunuz dağa bayıra?"diyorum bir çoğu hepsi değil elbette "abi vakit yok" diyorlar.Vakit bulmuşken de kolay ulaşılabilir olanı tercih ediyor bir çoğu.
 
@sezer16

Tahminimce bu bu şikayette bulunan insanlar etrafındakilerin yönlendirmesiyle ya da herkes de çoğunlukla MTB görerek o tarafa yönlenmesi sonucu MTB alıp, ardından keyif alacağı bisikletin MTB olmadığını, onun tarzına hitap etmediğini geç farkeden insanlar olsa gerek. Bisiklet seçiminde kanaatimce en önemli unsur öncelikle bisiklete binecek olan kişinin ne istediğini çok iyi biliyor olması gerektiğidir. Kişi ne istediğini bilemez kararsız kalırsa bu tür yanlış yönlendirmeler de kaçınılmaz olur dolayısı ile... Ben şahsen yol bisikletlerini oldukça beğeniyorum, hoşuma da gidiyor ancak MTB benim yapıma çok daha uygun, ve zevkime daha çok hitab ediyor. Bu yüzden MTB tercih ediyorum, şehirde asfaltta kullanıyor olsam bile...
 
  • Beğen
Tepkiler: Metro
Aynen katılıyorum düşüncenize o yüzden bu tip forumlara büyük ihtiyaç var insanların bilgilenmesi en azından doğru yönlendirilmesi için.Buradaki ustalara bu açıdan bence ağır sorumluluk düşüyor.İncir çekirdeğini doldurmayacak polemikler yerine bilgi sahiplerinden fikir edinmemiz önceliğimiz olmalı ve bu bilgi sahiplerine de sahip çıkmalıyız.
 
Konforundan, görüntüsünden, arada arazi sürüşü yapma isteğinden, İstanbul trafiğinden ve yolların kalitesinden dolayı
 
  • Beğen
Tepkiler: Umut Kılınç37
Siyasetle ilgili fikrimi belirtmeden önce dağ/şehir/yol ayrımıyla ilgili yazdım ki forumun, hatta başlığın işe yarar kalması için. Siyasetle ilgili söylediklerim dipnottu.

Yine de tekrar ediyorum; Her iki bisiklet türünü de uzun kilometreler (fikir sahibi olacak kadar) kullanma şansına sahip olduğum için, eğer arazide değilseniz, ne sürüş güvenliği, ne kaldırımlar, ne de çukurlar için o kadar ağırlığı taşımaya değmiyor. Hakimiyet kurmaktan bahsedilmiş. Ama diğer bisikletlerin daha kötü hakimiyeti olduğu nereden çıktı, onu anlayamadım. Şu olabilir herhalde; ölçüler, yani kadro boyu daha küçük olduğu için (tercih edildiği için), küçük bisiklet üzerindeki hakimiyet anlatılmak isteniyor galiba. Şehir içinde böylesine akrobasi gerektirecek bir hakimiyet nerede gerekiyor, bilmiyorum. Yer yer sakin de kullansam, yer yer hızlı da gitsem öyle bir duruma denk gelmedim, gelsem de altımaki bisikletin tüm ihtiyacıma cevap vereceğini düşünüyorum. Eğer downhill yapmıyorsam. : )

Misal yazılanlar arasında şöyle yorumlar var: "Arazi sürüşü de yapıyorum, şehir içi de kullanıyorum. İki bisiklet alamayacağım için ve dağ bisikletini şehirde kullanabileceğim için, bunu tercih ettim." Son derece mantıklı. Bir şehir bisikletinin araziye girme başarısıyla, dağ bisikletinin asfalt başarısı arasında dağlar var. Tartışabileceğimiz yer sadece asfaltta dağ bisikletine binmek olabilir.

Ama bu işin bir sidik yarışı olmadığını belirtmekte tekrar tekrar fayda görüyorum. Eğer teknik açıdan konuşacaksak tüm yazdıklarımın arkasındayım. Konuşalım, tartışalım. Ama kim derse ki, ben bu bisikletle mutluyum; lütfen yazdıklarımı dikkate almasın. Önemli olan bisiklete binmektir, zevk almaktır, hatta bisikleti ulaşım aracı olarak kullanabilmektir. Sözün bittiği yerdir.
 
Ben de ilk olarak dağ bisikleti aldım (sedona 711). Alma sebebim ise yol bisikletlerinin narin olduğunu ve istanbuldaki yol ve kaldırım koşullarına uzun süre dayanamayacağını sanmamdı. Bu konuda yanıldım, yol bisikletleri de ihtiyacımı karşılayacak kadar dayanıklı. Dağ bisikletinin de avantajları vardı tabi, ön suspansiyon titreşimi çok iyi alıyor konforlu sürüş sağlıyor, kontrolü de yol bisikletine göre daha rahattı.
3 ay sonra yol bisikletine geçiş yaptım (merdia ride 88). Hafifliği yokuş çıkarken çok büyük avantaj, çok daha az yorularak çok daha uzun mesafe kat etmeme imkan sağlıyor, aynı enerjiyle daha yüksek hızlarda gidebiliyorum.

Bisiklet kullanma amacım istanbul içi ulaşım, bu sebepten dolayı yol bisikletlerini çok daha uygun buluyorum.
 
@Salih Uygur YESE

Zaten ana fikir de bu! Kişi ne istediğini doğru bilirse, yapılan tavsiyelerde o yönde doğru olacaktır. Hiç bisiklete binmemiş tecrübesiz olan arkadaşlar ne istediğini nasıl bilecek derseniz, buna verilebilecek cevap herhalde, en güzel yol, en azından farklı mekanlarda farklı bisikletleri kiralayarak amacına uygun ve amacına uygun olmayan deneme sürüşleriyle tecrübe edinmesi olur sanıyorum...
 
Keşke forumda önce bir sorsaydım diyorum şimdi, bendeki hata önce bisiklet alıp sonra foruma katılmam oldu.
 
bahçeyi yıkarken aynı zamanda caddeyide sabunlu suyla yıkayanlar sayesinde, güneşli havada tam 3 defa sabunlu suyla yıkanmış yolda düştüm..

1.50 de ön teker en ufak bir su birikintisinde kaymaya başlıyordu. şimdi 2.00 ve altı lastik kullanmıyorum.

karda buzda kullandım yine de düşmedim. lastik inceldikçe tutunma kabiliyeti azalıyor.

bisikletçiye ince lastikten ötürümü bu kadar kayıp düşüyorum dediğimde sabunlu suyla yıkanmış yolda 2.50 lastik taksan yine kayıp düşersin dedi. ben inadına gittim 2.25 aldım baktım 1.50 gibi ıslak zeminde frenleyince kaymıyor, 2.00 aldım biraz daha hız artsın diye bunlar da şimdilik ıslak zeminde ani frende beni yere düşürmedi hiç kaymadı ön tekerler, ön lastikler 1.50 de olduğu gibi yere yapıştırmıyor artık... sonra mazgallarada dikkat etmiyorum 1.50 ile girdiğim mazgalın üzerinden geçip gidiyorum artık...
 
  • Beğen
Tepkiler: Cuneyt Erkman
Konuya girmek istemiyordum ama dayanamadım.

Tercihler konusunda yorum yapmayacağım saadece birkaç şey söylemek istiyorum.

* İnce lastikli şehir yol bisikletleri MTBden daha hızlı gider. doğru
* Şehir/tur yada yol bisikletleri ile şehirde hızlı gitmek ana amaç değil, belli hıza ulaşıp sabit hızla daha az enerji harcayarak gitmek anlatılmak istenen.
* 2.00 lastikler 5.08cm genişliktedir. bu genişlik sizin magallara dikkat etmeden girmenize izin veriyorsa 1.27cm incesi de felaketlere yol açmamalı. Ya da tersten bakalım 3.81 cm ile mazgala düşüyorsanız 5.08 cm ile de girmeseniz de düşersiniz.
* İyi bir lastik ince de olsa kalın da olsa limitlere kadar sizi yolda tutar. Yeter ki ön freni ve lastiği ne kadar zorlayabileceğinizi bilin. Aksi taktirde hangi lastik olursa olsun kayar.
* Bilinçli olarak herhangi bir bisikleti herhangi bir şartta kullanmayı seçebilirsiniz kimse karışamaz.
* Sadece başka amaç için üretilmiş bir bisiklet amacı için üretilmiş bir bisikletten daha iyidir demeyin yeter.
* Emin olun Avrupa, Amerika ve herhangi bir yerin asfaltı tamamen kaymakl asfalt değil. En büyük şehirlerin bile asfalt kalitesi çok düşük olabiliyor. Filmlerde, youtube videolarında, yurtdışı turların paylaşımlarında görebiliyoruz.
* Birkaç km bozuk yolda gitmekle hiçbir bisiklet yolda dağılmaz.
 
Mesela bende aksesuar ve donanımları ile 20 kg ı bulan SEDONA 721 imin ağırlığını taşırken benden aldığı kalorileri seviyorum, yada bu kalorileri almasını seviyorum.

Daha hafif bir bisikletim olsa çok daha az enerji harcayacak ve 5 kilo veremeyecektim..:p
 
  • Beğen
Tepkiler: Can Turfan
@İsa İhsan Akdoğan

Maalesef her lastik islak, sabunlu, yagli zeminde kayar. Bu hiziniza, kaygan zemine giris aciniza, kaygan zemindeki gidon hareketlerinize, fren sistemi ve frenleme seklinize, kaygan zemindeki maddenin miktar ve yogunluguna gore dusup dusmeden gecmenize neden olur.
Bu kadar cok lastik cesidi ve kalinligi olmasinin sebebi, hepsinin farkli yol ve kullanim kosullarina, dayanikliliga gore uretilmesindendir. Buna ayrica kullanilan lastik ve zemine gore dogru basincla sisirmeyi de eklemek gerek. Lastikte kullanilan malzeme de yol tutus ve donme direncini etkileyecektir. Agir yuk ve guclu patlak koruma amacli uretilen lastikler agir gramajlidir. Lastik hafifledikce ise ozellikle yan yanaklarin direnci azalmaktadir. Elbette bu her hafif lastik icin gecerli degil.

Bu nedenle herkes farkli marka ve modelleri surekli arastirip tercih ediyor ve deniyorlar.

En basit ve kaba haliyle ince lastikler cabuk hizlanmaniza ve hizli yol almaniza yardimci olur. Dissiz ve kanalli lastikler duz zeminlerde daha guclu yol tutus ve hiz avantaji saglar ancak arazi kosullarinda tutunan yuzey zayiflar. Disli lastikler ise duz zeminde daha az yere bastigi icin zayıf yol tutusu saglar, ancak bozuk zeminde hem disleri hemde dis aralarina dolan zemin kosulu nedeni ile daha guclu bir tutunma saglar. Son yillarda cross country lastikler disli olmalarina ragmen sırt kisimlarindaki dissiz lastiklere benzeyen yapilari ile yuksek basincta kullanildiklarinda, duz zeminlerde (asfalt vb.) oldukca iyi performans verdikleri gibi, arazi kosullarinda da verimli olmaktadir.
Asagidaki makaleyi incelerseniz butun bu konular detayli olarak aciklaniyor zaten:
(link)

Gerci burada "neden dag bisikleti?" ve "biraz da siyaset" konusu hakim ancak "neden dag bisikleti?" sorusu her kosulda tutunma, hiz / performans ve dolayisi ile lastik konusunu da icerdiginden ve lastik uzerine de tartismalar oldugundan yazmak istedim...
 
  • Beğen
Tepkiler: Sefa ve Can Turfan
bu iyidir bu kötüdür demek yanlış olur. mtb nin ayrı bir havası zevki olduğu kesin. dağ bayır,arazi çamur sevenler için :)
 
  • Beğen
Tepkiler: Turan Babacan
Daha geçen gün bisikletçide bir adam benim Cannondale quick 5'i (düz maşa-28 jant-alüminyum) merak etti, bir tur atayım diye rica etti. Merak ediyormuş bu tip şehir bisikletini, herkes çok övüyormuş, yola MTB alınmaz diyormuş vs, forumları takip ediyor galiba :) Kendi bisiklet de çift amortisörlü, kol gibi lastikli Bianchi ama kebapçı falan değildi eleman gayet kasklı, ışıklı normal bisikletçi.

ben heralde beğenir baya hafifliğini akıcılığını diyordum (hızlı bisiklettir cidden) biraz dolaştı geldi, abi bu nedir ya, elim belim kırıldı, bu nasıl bir sertlik dedi :) ben hayatta kullanamam bunu dedi. Öyle 90-100psi da yok lastikte, en fazla 70psi'dır 700x32c lastik var. Biraz serttir ama gidişi nasıl deyince, yola çukura bakmaktan anlamadım ki, dengesi de çok hassas fazla hafif, tırstım valla dedi eleman :)

Dur bakayım senin bisiklete dedim, bir kullandım ki, bildiğin 90 model Mercedes alet, hamur gibi bişey, böyle bir konfor yok :) ama biraz pedala abanınca da duvara çarpmış gibi yavaşlıyor hemen, hız koruyamıyor, lastik sesi aşırı, gıcırtısı esnemesi bariz ama gerçekten aşırı rahat bişey löpçük gibi otur seleye git her çukurda. Zaten anladım sonra benim bisikletle de kendi bisikleti gibi put gibi oturmuştur koltuğa her çukurda. E belin ağrır tabi.

Ben mesela yol hafif bozuk bile olsa hayatta öyle leş performanslı bişey kullanamam, rijitlikten ve akıcılıktan vazgeçemem ama adamı da anlıyorum. Bizde konfor çok önemli, spor yaparken bile maksimum konfor istiyoruz :) Birde şu var, Türkiye'de city bike veya yol bisikleti işi tam yaygınlaşmadı hiçbir zaman. Çocuk 6-7 yaşına geliyor MTB ile başlıyor, 10u geçiyor başka MTB sonra başka bir MTB. Ana bisiklet anlayışımız MTB üzerine kurulu amatör kullanıcı için, bisikletin hası-merkezi bizde MTBdir, farklı istekleri olanlar, garip insanlar için diğer kollara ayrılıyor diye düşünülüyor :)

Buda bize on yıllarca hep dağ bisiklet satılmasından, bisiklet dediğimiz şeyi dağ bisikleti olarak bilmekten ileri geliyor.

Ancak dediğim gibi önceki mesajlarda gerçekten haklı gerekçeler var, yeri geliyor önümü araba kapatıyor, yol daralıyor, bozuluyor, özellikle dikine garip kaplamalar oluyor city bike'in ön teker hemen takılıyor oralara ve düşme riski atlatıyorsun. Kaldırımda gitmek riskli, yine lastiğin kapılıp gideceği saçma sapan yükselik farkları oluyor kaplamalarda, birkaç kere düşme riski atlattım. Yollar da kötü, yola dikkat etmek zorundasın sürekli, hah kaymak aslfaltta gayet akarak gidiyorsun, hemen ilerde saçma bir logar kapağı çukuru oluyor, farkında varmazsan nerdeyse gidonu kaybediyorsun elden. Dağ bisikleti bu dikkat gereksinimini alıyor senden, pata küte gidiyorsun, oraya atla buraya zıpla, her zeminden git, ıslakta malum biraz daha iyi özellikle kalın lastikli 26 jant modeller.

Bizim ülkede asfalt yol her yerde düzgün asfalt değil, ülkenin kendisi hibrid ülke :) O yüzden bende tasiye verirken en azından bir ön amortisör şart diyorum insanlara, ben istemem ama tavsiye ederim. lastiği de 32'den kalın tutmak lazım, 35-38 ideali.
 
Geri