Daha geçen gün bisikletçide bir adam benim Cannondale quick 5'i (düz maşa-28 jant-alüminyum) merak etti, bir tur atayım diye rica etti. Merak ediyormuş bu tip şehir bisikletini, herkes çok övüyormuş, yola MTB alınmaz diyormuş vs, forumları takip ediyor galiba
Kendi bisiklet de çift amortisörlü, kol gibi lastikli Bianchi ama kebapçı falan değildi eleman gayet kasklı, ışıklı normal bisikletçi.
ben heralde beğenir baya hafifliğini akıcılığını diyordum (hızlı bisiklettir cidden) biraz dolaştı geldi, abi bu nedir ya, elim belim kırıldı, bu nasıl bir sertlik dedi
ben hayatta kullanamam bunu dedi. Öyle 90-100psi da yok lastikte, en fazla 70psi'dır 700x32c lastik var. Biraz serttir ama gidişi nasıl deyince, yola çukura bakmaktan anlamadım ki, dengesi de çok hassas fazla hafif, tırstım valla dedi eleman
Dur bakayım senin bisiklete dedim, bir kullandım ki, bildiğin 90 model Mercedes alet, hamur gibi bişey, böyle bir konfor yok
ama biraz pedala abanınca da duvara çarpmış gibi yavaşlıyor hemen, hız koruyamıyor, lastik sesi aşırı, gıcırtısı esnemesi bariz ama gerçekten aşırı rahat bişey löpçük gibi otur seleye git her çukurda. Zaten anladım sonra benim bisikletle de kendi bisikleti gibi put gibi oturmuştur koltuğa her çukurda. E belin ağrır tabi.
Ben mesela yol hafif bozuk bile olsa hayatta öyle leş performanslı bişey kullanamam, rijitlikten ve akıcılıktan vazgeçemem ama adamı da anlıyorum. Bizde konfor çok önemli, spor yaparken bile maksimum konfor istiyoruz
Birde şu var, Türkiye'de city bike veya yol bisikleti işi tam yaygınlaşmadı hiçbir zaman. Çocuk 6-7 yaşına geliyor MTB ile başlıyor, 10u geçiyor başka MTB sonra başka bir MTB. Ana bisiklet anlayışımız MTB üzerine kurulu amatör kullanıcı için, bisikletin hası-merkezi bizde MTBdir, farklı istekleri olanlar, garip insanlar için diğer kollara ayrılıyor diye düşünülüyor
Buda bize on yıllarca hep dağ bisiklet satılmasından, bisiklet dediğimiz şeyi dağ bisikleti olarak bilmekten ileri geliyor.
Ancak dediğim gibi önceki mesajlarda gerçekten haklı gerekçeler var, yeri geliyor önümü araba kapatıyor, yol daralıyor, bozuluyor, özellikle dikine garip kaplamalar oluyor city bike'in ön teker hemen takılıyor oralara ve düşme riski atlatıyorsun. Kaldırımda gitmek riskli, yine lastiğin kapılıp gideceği saçma sapan yükselik farkları oluyor kaplamalarda, birkaç kere düşme riski atlattım. Yollar da kötü, yola dikkat etmek zorundasın sürekli, hah kaymak aslfaltta gayet akarak gidiyorsun, hemen ilerde saçma bir logar kapağı çukuru oluyor, farkında varmazsan nerdeyse gidonu kaybediyorsun elden. Dağ bisikleti bu dikkat gereksinimini alıyor senden, pata küte gidiyorsun, oraya atla buraya zıpla, her zeminden git, ıslakta malum biraz daha iyi özellikle kalın lastikli 26 jant modeller.
Bizim ülkede asfalt yol her yerde düzgün asfalt değil, ülkenin kendisi hibrid ülke
O yüzden bende tasiye verirken en azından bir ön amortisör şart diyorum insanlara, ben istemem ama tavsiye ederim. lastiği de 32'den kalın tutmak lazım, 35-38 ideali.