Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Okuduğunuz ve beğendiğiniz kitaplar

@alperr125
Vedat Türkali ile tanışmam "Güven" adlı romanıyla başladı. Arkasından "Bir Gün Tek Başına"yı okudum. "Eski Tüfek" diye tabir edilen zamanının sıkı solcularından. Romanlarında aslında hep kendi hayatından kesitler var. Zaman olarak yakın tarihimizin çeşitli kırılmalarını romanlarında kullanmış. Örneğin "Bir Gün Tek Başına" romanında 27 Mayıs devrimi öncesi dönemi, "Mavi Karanlık" romanında 12 Eylül ihtilali sonrasında kendilerini boşlukta bulan ve Bodrum'a kaçan İstanbullu entellektüelleri anlatır. İnsan bir aşk romanı okuduğunu sanırken aslında arka planda ülkenin çalkantılarını izlemeye başlar. İzleme derken aslında bir senarist olduğu için öyle bir anlatım tekniği kullanır ki, roman sanki bir sinema perdesinde film izler gibi gözünün önünden kayar gider.

"Güven" romanında 40'lı yıllarda Komünist iki gencin o dönemde iliegal olan Türkiye Komünist Partisini arayıp bularak katılma çabalarını anlatır. Romanın iki kahramanından Turgut aslında yazarın kendisidir ama bunu romanda açıklamaz. Ben bu romanı üç kez okudum.

"Tek Kişilik Ölüm" 12 Mart ihtilali sonrası idama mahkum bir üniversitelinin anne ve babasını anlatır. Yine yaşandığı dönem ve olağanüstü bir şekilde sonlanması nedeniyle en sarsıcı romanlarından biridir. O sırada ayrı yaşayan anne ve babanın iç dünyalarını öyle bir anlatır ki kendinizi onların yerinde görmeye başlarsınız.

"Yeşilçam Dedikleri Türkiye" 12 Eylül öncesi sinema piyasasını ve elbete o dönemin Türkiyesini anlatır. Seks filmeri furyasının başlamasıyla ortada kalan sinema emekçileri ve onların mücadelesini okurken satır aralarında ismi değiştirilerek lanse edilmiş o dönemin film yıldızları kimmiş diye düşünüyorsunuz. Burada spoiler vermek istemiyorum. Okuyan kendisi tahmin etsin.

"Fatmagül'ün Suçu Ne" adlı senaryosu onun senarist kişiliğinin zirvesidir. Sinema da onlarca filmin senaryosunu yazmıştır ve bu senarist kimliği romanlarına hep olumlu olarak yansımıştır.

Bir yönüyle de bir İstanbul yazarıdır. Tüm romanlarında sahne hep istanbu'un sokaklarına, caddelerine, meydanlarına kurulmuştur. Kendisi her ne kadar ben şair değilim dese de "Bekle Bizi İstanbul" şiiri bence İstanbul için yazılan en güzel şiirlerden biridir.

Son dönemde siyasi anlamda oldukça sivri çıkışlar yapıp belli bir kesimi karşısına aldı ama bu Vedat Türkali'nin romancılığından hiç bir şey eksiltmedi benim gözümde. Bu nedenle en azından bir kitabını okumanızı öneririm. Zaten benim gibi etkilenirseniz gerisi gelecektir.

İyi okumalar.
 
Scudo
Şu günlerde Paul Auster'in 4321 adlı romanını okuyorum. 1128 sayfalık gerçek bir okuma şöleni...
Aşağıda da Şubat ayında okuduğum kitaplar.

ŞUBAT 2018 KİTAP RAPORU
1 – Kibele Öygüleri 2 – Önder Kayhan
2 – Bir Nefes İstanbul – Aret Vartanyan
3 – Toza Sor – John Fante
4 – Kazanan Yalnızdır – Paulo Coelho
5 – Yaralı Temmuz - Abdülkadir Paksoy

Meslektaşım Prof. Dr. Önder Kayhan hocanın masal tadında anlatımıyla Anadolu’nun ilk yerleşimcilerinin, belki de gerçek atalarımızın öyküleriyle Şubat ayına başladım. Bu eserin birinci cildini piyasada bulamadım, bulunca onu da okuyacağım.

Kişisel gelişim uzmanı Aret Vartanyan ile bu kitabıyla tanıştım. Bu eser daha çok roman tadında yazılmış bir özyaşam öyküsü olması yanında satır aralarına serpiştirilmiş yaşama ve insana dair mesajlarıyla herkese önerebileceğim çok güzel bir eser. Diğer kitaplarını da zaman buldukça okumaya çalışacağım.

Yine tanışmak için çok geç kalmış olduğumu düşündüğüm John Fante’nin de diğer kitaplarını da edindikçe okuyacağım. Hatta bu kitabı zaman zaman herhangi bir sayfasını açarak da okuyabilirsiniz. Ben öyle yapıyorum.

Kitapları tüm dünyada yüz milyonun üzerinde satan Paulo Coelho’nun kütüphanemde bir yerlerde sıkışıp kalmış bu kitabı bizlerin hiç bir zaman ulaşamayacağımız yüksek sosyete ve ultra zengin insanların dünyasında ayakta kalmaya ve bir şekilde onların içine girmeye çalışan küçük insanları anlatıyor. Okunacak o kadar güzel eserler varken para verip almaya değmez. Bir yerlerden elinize geçerse okuyun.

Yine kütüphane gözden kaçmış şiir kitabı Yaralı Temmuz, şairin Sivas katliamı sonrasında yazdığı bir ağıt niteliğinde. Okuyup, kütüphanemin en güzel köşesine tekrar tekrar okunmak üzere yerleştirdim.

Ocak ayından Şubat’a sarkan Budala romanı yüzünden bu aya biraz geç başladım. Bu ay da Paul Auster’in 4321 adlı romanı Mart ayına sarktı. 1128 sayfalık romanın 650 sayfasını okuyabildim. Bu nedenle kitabın kısa yorumu Mart ayına kaldı ama kısaca şunu söyleyeyim, klasikleri bir tarafa koyarsak şimdiye kadar okuduğum en iyi on romandan biri diyebilirim.

Kısacık Şubat ayı böyle geçti. Mart ayı ile hayatımızda yeni bir Bahar mevsimi başlıyor. Zaman buldukça demiyorum; zamanı yaratarak okuyunuz, okutunuz…
 
Ben de Tolstoy'dan Diriliş'i bitirdim birkaç gün önce.

Diriliş, gerçekten çok cesur bir romandı. Kiliseye, dine, devlete, yargıya, adalet kavramına, hapishanelere, bürokrasiye, toprak ağalığına ilişkin ciddi eleştiriler içeriyor.

Biraz ağır ilerleyen bir roman ama önemli değil bence bu, okumayanlara kesinlikle öneririm.
 
@appendix Güzel okuyorsunuz. Ben 2 haftada 1 tane okuyabiliyorum. İlkokuldan beri bırakmadım okumayı sürekli okudu ama bir türlü gözlerimi hızlandıramadım. Hep yavaş okudum. Bildiğim araştırdığım teknikleri denedim ilk başta hızlanabiliyorum ama devamı gelmiyor. Sanırım gözerim sindirerek okumak istiyor.

Yakın zamanda bitirdiğim kitap Namık Kemal'in Vatan yahut Silistre adlı eseri. Tavsiye ederim çok güzel kitap. Bana kardeşim almıştı. Mavi Çatı yayınlarıymış. Çeviri hatalarıyla dolu. Bazen ne anlatmak istediği anlaşılmıyor.
9786059372145.jpg
 
türkiye sol'unun hapishane tarihi 2 . şaban öztürk
 
@kadir karakaya e-kitap okuyucu aldıktan sonra okuma oranım arttı, herzaman cebimde olduğu için her boşlukta okuyabiliyorum.internet üzerinden normalde baskısı kalmamış kitaplara da ulaşım olduğu için seçim yapmakta çok kolay.
 
@Cevat_MD hocam teşekkürler cok detayli anlatmissiniz okudugunu unutmayan okurlardansınız. maşallah diyorum
 
0000000302616-1.jpg
 
IMG-20180302-WA0007_1.jpg

Raftakiler Okunmayı Bekliyor Diğerlerini Memlekete Gönderdim Okuduktan Sonra.Daha Önceden de Dönüşüm, Fareler ve İnsanlar, Drina Köprüsü, Toprak Ana, Uçurtma Avcısı, Beyaz Zambaklar Ülkesinde birde Unutmayın, Unutulanlar Dışında Yeni bir şey yok Kitaplarını Okumuştum... Bundan sonra okuduklarımı burada iyi kötü kendime göre değerlendiririm.
 
Cesur yeni dünya
 
  • Beğen
Tepkiler: Cevat_MD
Su siralar Atatürk Arastirma Merkezi'nin Nutuk'una baslamistim ama biraz agir geldi ve ara verdim. Hem de cocuklardan pek firsat bulamiyorum. Dogrusu 10-15 sayfa okusam devam ederim ama o zaman da konu cok kopuk oluyor, kendimi veremiyorum bir zaman sonra :eek:ops: Oneririm ama ;)
 
@Birhan K. Ben de Ana yı okuyorum (maksim gorki) ama gitmiyor:(( akmıyor vicdansız.. siz siz olun dünya klasiklerini her yayınevinden almayın
 
  • Beğen
Tepkiler: Devenez ce que
Geri