Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Sokak köpeklerini neden toplamıyorlar?

Durum
Başlık tartışmaya kapatılmıştır.
Scudo
Çok iyi yetiştirilmiş, doğduğundan beri aile ortamında büyümüş bazı cins köpekler, kıskançlık duyguları ile örneğin aileye yeni katılan bebeklere saldırabiliyor, hatta öldürebiliyorlar. Bunun örnekleri çokça var. Köpekleri olumlamak adına gerçeklerle yüz yüze gelmekten korkmayalım.

Gerçeklerle yüz yüze gelmekten korkan kim? ''Çokça'' olduğunu iddia ettiğiniz şeyin yüzdesini söyleyebilir misiniz?
Köpekleri olumlamak diye bir şey yok; köpekleri hedef gösteren bakış açılarına itiraz var! Hayvanları hedef gösteren kafa yapısına itiraz var! Türkiye'de kedi, köpek, domuz, ayı, nesli tükenmekte olan bilimum yaban hayvanlarına yapılan vahşi eziyetler ortada!
Bu gözler ormandan geçen bir yolda ayının aniden yola çıkmasıyla çarpan arabanın sahiplerinin yerdeki ölü ayıyı tekmelediğini; Samsun'da kendini yanlışlıkla şehirde bulan domuzu kürek, sopa, taş, tekmeyle yaraladığını; denizde bıçaklanan, kurşunlanan yunusu gördü. Bunlar medyaya yansıyanlar; küçük bir araştırmayla bulabilirsiniz. Kediye, köpeğe, ata, eşeğe, kaplumbağaya, kirpiye, yılana edilen işkenceler Türkiye'de maalesef yaygın. En son tüm bacakları kesilip ölen küçük yavru siyah köpeği hatırlarsınız sanırım.
Burada, bu konuda köpekleri hedef göstermek bu gibi işlerin son bulmasına gram yardım etmiyor.

Ki, her şeyden öte, bizim bahsettiğimiz şehirlerde, kırsalda yaşayan "başıboş sokak köpekleri".

En gariban, en çelimsiz, en korkak köpekler bunlar. Bu köpeklerden mi korkuyorsunuz? Bu köpekler mi millete zarar veriyormuş? Asıl korkulacak hayvanın, sahibinin yamyam gibi yetiştirdiği sahipli köpekler olduğunu unutmamanızı tavsiye ederim.

Dolayısı ile zaten yazdığınızla, klasik hayvansever! argümanını çürütmüş oluyorsunuz. Madem kötü çevre köpeği saldırgan yapıyor, o halde köpeğe kontrol edilebilir kapalı ve izlenebilir alanlar kazandıralım hep birlikte. Ama işte buna ısrarla karşı çıkıyor hayvanseverler! Nedenlerini okumadığınız son 20 sayfada bulacaksınız. Lütfen okuduktan sonra yanıt verin...

Klasik hayvansever argümanından kastınız ne bilmiyorum fakat dediğiniz şey uygulanabilir değil.
Son 20 sayfadaki yorumlara bakacağım fakat köpeklerle ilgili tecrübelerimi ve görüşümü değiştireceğini düşünmüyorum zira yazdıklarınızdan evde, bahçede, şehiriçinde, şehirdışında, köyde, kırsalda, dağda, yolda yıllar içinde karşılaştığım yüzlerce sahipli sahipsiz büyük küçük köpekle bire bir edindiğim tecrübenin onda birine sahip değilsiniz gibi görünüyor.

----------------

Bu arada, lütfen yanlış anlaşılmasın, ben de sokakta, dağda terk edilmiş çaresiz köpek olmasını istemiyorum. Ben de köpekler parayla satılsın istemiyorum. Ben de özellikle kırsaldaki sahipli köpeklerin en azından insanlara karşı uysal yetiştirilmesini; görevleri ve şartları gereği uysal yetiştirilemiyorsa bağlı olmalarını istiyorum.

ABD'de ve Avrupa'da gittiğim birçok ülkede başı boş köpeğe istisnasız hiç rastlamadım. Yani Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok; oradan öğreneceğimiz uygulamalar var ve bu da sanırım yerel yönetimlere düşüyor.
 
ABD'de ve Avrupa'da gittiğim birçok ülkede başı boş köpeğe istisnasız hiç rastlamadım. Yani Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok; oradan öğreneceğimiz uygulamalar var ve bu da sanırım yerel yönetimlere düşüyor.

Bakın ne güzel yazmışsınız kendiniz de söylemişsiniz işte demekki neymiş 'sokak da hayvan olmaz 'sokak hayvanı diye bir tabir,olgu veya kavram olmamalı, kabul edilmemeli bu kadar basit madem o ülkeler de görmediniz bizde de görmeyelim durum bu kadar basit ve herşeyi devletten beklemeyelim.
 
Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı:
@sccetin Dedim ya, önce siz bir son 20 sayfayı (hatta geçen yıl Mart ayında yazdıklarımı) okuyun, sonra tekrar konuşuruz. Diğer türlü aynı şeyleri yeniden yeniden yazmak zorunda kalacağım.

Ama kısaca şunu tekrar yazayım; sorunumuz ayılar, domuzlar, yunuslar, kirpiler, kamlumbağalar, yani kısaca doğada tek başına hayatta kalabilen ve henüz yabanıl özelliklerini yitirmemiş türler değil. Hatta hayvanat bahçelerinde sahne alan zavallı hayvanları da ekleyelim buna. Sorunumuz insan eliyle beslenmeye alıştırılmış, tek başına hayatta kalma şansı olmayan, doğal özelliklerini tamamen yitirmiş, bırakın nesli tükenme tehlikesini diğer türler için artık tehlike oluşturmuş, tüm şehir ve kırsal habitatta asalakça yaşayan ve kontrolsüzce üreyen BAŞIBOŞ SOKAK KÖPEKLERİ.

Son satırda ABD ve Avrupa örneklerini ne güzel vermişsiniz. Aynı örneklere geçen Mart ayında atıf yaptığımda ve örnek uygulamalardan dem vurduğumda, hayvansever! dostlarımız tarafından linç edildim. O yüzden eski mesajları okuyun da konu hakkındaki tutumum hakkında fikir sahibi olun dedim. Eğer siz de ABD, Avrupa, Japonya ve diğer uygar ülkelerdeki çözümü destekliyorsanız zaten mesele yok.

Gariban, çelimsiz, korkak dediğiniz başıboş köpekler çocukları parçalayarak öldürüyor. İnsanları ısırıyor, arabaları parçalıyor, köylülerin tavuğunu, kuzusunu öldürüyor. Son örneği geçen hafta bizim apartmanda yaşadık. O yüzden pek de masum değiller, kusura bakmayın.

Siz iyisi mi boş bir zamanınızda okuyun, sonra yazışalım. Yoksa gerçekten anlamsız olacak...
 
Geçenlerde bir anne ve çocuğu hastane bahçesinde hastaneye giderken, orda bulunan bir köpek tarafından ısırıldı. Hastanede çalışan bir bayan sabah öğle akşam o bölgede 3-5 noktaya her gün mama ve su bırakıyor. bayanın arabasının arka koltuğu bagajı tepeleme çuval çuval mama ve su kabı dolu. O hayvanlarda o bölgeyi sahiplenmiş. Gelene geçene havlayıp duruyorlardı. Şimdi o çocuk ve annesinin düşünme yetisi mi yok. Hasta çocuğunu hastaneye getirmiş bir anne. Üzerine birde orada olmaması gereken hayvanlar yüzünden yeni bir hastalık ve korku ile karşı karşıya kaldılar. Hayvanseverlik demek bu mu? Hayvanseverler sadece hayvanları mı düşünüyorlar? İnsanları sevmiyorlar mı?

anlayamıyorum.
 
(link) hadi buyrun bakalım burdan yakın.
Olayın sokak köpeğiyle alakası yok, olayın bisikletle alakası yok, olayın Türkiye ile alakası yok, bu tarz “vahşet haberlerini” forumda paylaşmanın ne faydası var nasıl bir algı oluşturmaya çalışıyorsunuz. Ben de her alakasız ölümlü trafik kazası haberlerini paylaşayım burda o zaman “bugün kamyon arabayı ezdi, yarın araba bisikleti ezebilir” mantık aynı ...
 
8 milyar nüfuslu yeryüzünde acaba kaç milyon köpek vardır? şu koca yeryüzüne sığamıyor ve birlikte yaşayamıyor isek yazıklar olsun biz insanoğluna! Allah-ü teala bir canlı yaratmış belki yüzlerce cinsi var ve insanoğlu onu evcilleştirerek ismini köpek koymuş,kimisi bekçi yapmış kimisi kızak çektirmiş kimisi evini paylaşmış,köpek abi bu hayvan sonuçta düşünme yeteneği vermemiş yaradan,hareket eden özellikle dönen tekere alerjisi var havlıyor koşturuyor,sen durunca oda duruyor,hepsi böylemi tabi ki değil,daha saldırganı varmı tabi ki var,ama bu onların yaşam haklarını ellerinden alma hakkını bize vermez.Bazısı bölgesini korur bazısı kalabalıkla erkekleşir saldırır,konu uzayıp gidiyor ve herkes haklı,onların yaşam hakkı var sokaklarda özgürce gezsin diyende haklı,sokakta tehdit oluşturuyor korkuyoruz saldırır diyende haklı,bunun çözümü kesinlikle yerel yönetimlerin alacağı önlemlerdedir,belediyelerin bu hayvanları özgürce dolaşıp karınlarını doyuracakları alanları düzenlemek,gerektiğinde veteriner müdahelesiyle kontrollerinin yapılma görevi belediyelere aittir.Bu demek değil ki,bir yerlere hapsedilip haklarını elinden almak anlamına gelmez,sonuçta bu hayvan sokakta yemek bulmakta zorlanmıyormu evet,yaralanma olunca mikrop kapıp ölmüyormu evet,demekki neymiş sokak hayvanlarının mutluluğu için,onlardan korkanların mutluluğu için,hayvanseverlerin mutluluğu için bu hayvanların gözetim altına alınmaları şarttır.Zamanında köpek beslemiş biri olarak söylüyorum çok seviyorum bazen mama veriyorum ama gerçeklerden kaçamayız,günümüzde insanlar karnını zar zor doyurabiliyorken bu hayvanların sokaklarda aç be aç yemek arar vaziyette gezmeleri kimin hoşuna gidiyor?
 
@Gökay Akçay Çok alakalı, mesaj şu;
Asla yapmaz denilen cins bir ev köpeği bile şartlar değiştiğinde, ortada açlık, koruma gibi gerekçe olmamasına rağmen insana bunu yapabiliyorsa, bahsettiğimiz şartların gerçekleştiği hallerde, bir (bir kaç, sürü) sokak köpeği neler yapabilir...

Köpekler çok değişken hayvanlar, asla zarar vermez düşüncesi yanlış..Çok sadık köpeklerin olması hepsinin öyle olduğu anlamına gelmez..Sokak köpekleri bölge sahiplendilerse sürü olarak, oradan sizi uzaklaştırmak için ellerinden geleni yaparlar..Tek başına ürkek bir insansanız ölebilirsiniz..
 
@Gökay Akçay Çok alakalı, mesaj şu;
Asla yapmaz denilen cins bir ev köpeği bile şartlar değiştiğinde, ortada açlık, koruma gibi gerekçe olmamasına rağmen insana bunu yapabiliyorsa, bahsettiğimiz şartların gerçekleştiği hallerde, bir (bir kaç, sürü) sokak köpeği neler yapabilir...

Köpekler çok değişken hayvanlar, asla zarar vermez düşüncesi yanlış..Çok sadık köpeklerin olması hepsinin öyle olduğu anlamına gelmez..Sokak köpekleri bölge sahiplendilerse sürü olarak, oradan sizi uzaklaştırmak için ellerinden geleni yaparlar..Tek başına ürkek bir insansanız ölebilirsiniz..


Abi söylediklerinde haksız sayılmazsın ama bisiklet ve sokak köpeği ilişkisini barındıran bi konuda böyle bi haber paylaşmak çok yersiz.

Mesaj kasıcaksanız gidin fotoğraf ve müzik paylaşım konularında yapıverin gitsin...
 
Kısa ve öz yazacağım yine yeniden;

“Sokak köpeği” diye bir kavram kabul edilemez. Eğer ediyorsanız gerçekten medeniyet noktasında çok gerisiniz düşünce bazında.
Ek yapmak durumda kaldım , zira yazdıktan sonra ekşi sözlüğün başlıklarına bakayım dedim , siz de buyrun:
(link)
 
@MertV Haklısın ama ben şey gibi algıladım (zaten linke gittim ama resim vs bakmadım açıkçası), hani savaş kötü deriz, çok kötüdür, hayatlar söner vs...Ama tek bir savaş karesi görürsün, korkunçtur ve 1000 kelimenin anlatamadığını tokat gibi hissettirir insana... Acı reçete gibi düşünüyorum biraz..😐
.
.
Genel anlamda birşey rica ediyorum forum üyelerinden ve moderatörlerden, bazen başlamış bir topik hasbelkader devam ediyor. Bisikletle direk alakalı olmayabiliyor ama bağlantılı oluyor ki başlık açılmış bilmem kaç sayfa olmuş..Yani çıkıp biri geliyor "asıl konuları bırakmış millet, turdan bisikletten bahsetmiyor, böyle gereksiz konulara kafayı takıyor" gibisinden sitemlerde bulunuyor..Hatta moderatörse daha bir "yeter be" havasında oluyor bu tepki..Böyle yapılacaksa, içinde bisiklet geçmeyen tüm konular kapatılsın olsun bitsin..😁..Ha, insanlar -mesela- bisikletle balığa gidiyor ve bunu burada anlatmak istiyorsa ne mutlu foruma..Ya da köpek konusu, türkçe konusu vs...İnsanlara ya izin verelim konuşsunlar, ya da hiç izin vermeyelim..Böyle küçümsemeler, "yine mi siz, ey çakma bisikletçiler" tarzı yaklaşımlar gereksiz bence..
 
Benim anlamadığım köpekten korkmakla köpek sevmemek farklı şeyler. Bu başlık altında mesaj atan bir çok arkadaş, sahipsiz ve sürü psikolojisi ile saldırgan köpeklerle ilgili dert yanıyorlar. Haksız sayılmazlar. Şimdi olaya bu yönden bakınca bu arkadaşları hayvan düşmanı ilan etmek ortadaki sorunu kaldırmadığı gibi arkadaşlarımızıda ötekileştiriyor ve hoş olmayan tartışmalara yol açıyor. Hayvansever değil diye kimseye haksızlık yapamayacağımız gibi , itlaf edelim yok edelim diyenlere de prim verecek değiliz.

Suçlamaktan ziyade yapıcı olmalıyız. Köpekten veyahut başka bir şeyden korkmak bireyin korkak ilan edilmesine sebebiyet vermeyeceği gibi hiç bir şeyden korkmamak kimseyi daha cesur kılmaz.
Cesaret de amaç kişinin fikrini kimseyi incitmeyecek şekilde ifade edebilmesidir.
 
Forumda çok duygusal düşünen insan var. Mantıklı düşünmeden çözülemez bu konu. Sokakta hayvan gezmez. Sokak hayvanı diye bi hayvan familyası yok. İnşaat beklesin diye alıp atılan, yavruyken sevimliyken alınıp büyüyünce sorumluluklarından bıkıp atılan hayvanlar oluşturdu sokaktaki hayvanları.
Ve kontrolsüz üreyip çoğalıyolar ve çoğaldıkça daha fazla kavga ediyolar, aç kalıyolar, hasta oluyolar. Yani çektikleri zulüm büyüyor. Bende "artık doğmuş yapacak bişey yok" diyip besliyorum ama hiçkimse hergün hepsini besleyemez.
Mecbur aç kalacaklar aç kalınca çeteleşecekler, kavga edecekler hastalanıp sürünecekler. Acı şekillerde ölecekler. Ölüyolar da. Duygusal insanlar bunları görmüyor. Duygusal insanlar sadece besliyor. Beslenen hayvan ürüyor. Çoğaldıkca sorunları büyüyor.
Avrupada neden sokakta hayvan yok? Zalim oldukları için hayvanları katletmişlermi? Yoo hiç yoktuki. Hani "sahte şeyh" diye paradox bi laf vardır. Orjinali ne ki sahtesi ne olsun.. "Sokak hayvanı" da böyle bi cümle. Afrika hayvanı olur. Göl hayvanı, deniz hayvanı olur. Sokak hayvanı ne ya? Doğal yaşam alanı asfalt mı?
Belediye toplayıp barınakta bakacak, kısırlaştıracak. Vadesi gelen ölecek. Azalarak bitecekler. Hayvan bakmak isteyen de silah gibi özel ruhsatla ve vergi vererek (Almanyadaki gibi) edinebilecek. Ve aşısını bakımını aksatana yüklü cezalar verilecek. Öyle yavruyken alıyım sonra büyüyünce bakmak yemeyince sokağa atarım rahatlığı yok.
 
- Sokakta yemek bulamadığı için açlıktan ölen köpeklerin,
- Açlıktan çevredeki insanlara saldıran köpeklerin çektiği acıların, yaralanan ve ölen insanların,
- Doğum kontrol kavramını bilmeyen bu hayvanların sürekli üreyip, bazılarının yetersiz besinden dolayı ölmesinin,
- Sokakta yaşayıp, tecavüze uğrayan kedi ve köpeklerin,
- Ayakları, kuyrukları vs kesilerek acımasızca öldürülen köpeklerin,
- Çöp konteyneri içerisinde yiyecek arayan köpeğin acısının,
- Araç çarpması sonucu ölen köpeklerin,
- İnsanların bakamadıkları köpekleri rahatça sokağa bırakabilmesinin,
- Bir deri bir kemik kalmış vaziyette ormanda, otoyol kenarlarında can veren köpeklerin,
- Türlü türlü hastalık ve sakatlıkla savaşmak zorunda kalan sokak hayvanlarının,
Ve bunlar gibi zorlu şartlarda yaşam mücadelesi veren tüm sokak hayvanlarının vebali sizce kimin üzerinde?

Sokakta hayvan olmamalı diyenler mi hayvan düşmanı, yoksa sokakta kalsınlar diyenler mi?
Sokakta acı çeken, acı çektiren, tecavüze uğrayan, işkence gören hayvanların sokaklarda olmaması gerektiğini söyleyenler mi, yoksa hayvanlar sokakta kalmalı diyenler mi?
Tüm bunlardan hayvanları sevmeyen insanların sorumlu olduğunu mu düşünüyorsunuz? Sokaktaki tüm hayvanlara hak ettikleri güzel yaşamı verebilecek bir ekonomi ve iş gücüne sahip değiliz. Acı gerçek bu.

Burada bahsedilen tecavüz, işkence gibi olaylardan insanları sorumlu tutacaksınız ve doğrusu da bu. Peki bu gerçek bundan sonra işkence ve tecavüze maruz kalacak sokak hayvanlarının kaderini değiştirecek mi? Bir insan bunu yapmadan önlemenin tek yolu bu ihtimali ortadan kaldırmak değil midir?

Peki siz ne yaparsınız?

Bir grup köpeği ele alalım. 100 kişilik bu köpekler sizin tasarrufunuza bırakılmış olsun. Elinizde iki seçenek var ve maalesef bu seçenekler arasında hepsini güllük gülistanlık yaşatmak yok. Çünkü gerçekten yok.
İki seçeneğe gelelim:
1. Hepsine yaşam hakkı tanıyıp, sokaklarda yaşamalarına karar vereceksiniz. Ara sıra da bazılarına yiyecek verip kendinizi rahatlatacaksınız. Bu köpekler üreyerek çoğalacak ve zamanla kontrol edemeyeceğiniz bir nüfusa ulaşacak. Bir gün gelecek ve sayıları 10 kat artarak 1000 olacak. Bugün sokak köpeklerinin yaşadığı tüm bu sorunları bu köpeklerin büyük bir kısmının yaşayacağı gerçeğini değiştiremeyeceksiniz. Ve sayıları arttıkça acı çeken köpek sayısı da artacak. Nesiller boyu acı çekmeye mahkum bir canlı grubu olacak elinizde. Ve siz bu köpeklerin bu hayatlarına devam etmeleri gerektiği konusunda son derece kararlı olacaksınız.
2. Kontrolünüz dışında olan şeyleri kabul edip, vereceğiniz kararla sokaktaki tüm köpekleri ya uyutacaksınız ya da tamamen kontrollü şekilde kısırlaştırıp son nesil olmalarını sağlayacaksınız.

Şimdi bu iki seçenek arasında bir karar verin. Sizce hangisi daha insaflı? Nesiller boyu çekilecek bir acılar ve işkenceler zinciri mi, yoksa varolan neslin uyutulup veya kısırlaştırılıp bu sonsuz döngüye bir son vermek mi? (Kısırlaştırma seçeneğinin maliyetini hayal bile edemiyorum ama böyle bir imkanınız varmış gibi düşünün)

Kim hayvansever? Kim hayvan düşmanı?
 
Geçen haftalarda yaşadığım bir olay sonrası bu konudaki fikrim tamamen değişti. Öncelikle köpeklerden asla korkmazdım, bisikletle yakalanırsam pedal çevirmeyi bırakıp sakince kendi etrafımda bir tur atıp, gerekli görürsem inip 50-100m yürümeye başlardım. Bazen saldırganlıklarını kabul etsem de yine de olumsuz düşünmezdim. Ancak bir -iki hafta önce 60km turunun dönüşünde evime 5km kala düz caddede soğuma amaçlı 70 kadans sakin sürüşe başladım.
Bir anda sağ taraftan park etmiş araçların arasından 3 köpeğin direkt üzerime koştuğunu gördüm ve 2 tanesi öyle büyük ve vahşiydi ki(dişler, salyalar vs..) durmanın artık çözüm olmayacağını düşündüm ve başladım sprinte, ancak bir sıkıntı vardı panikle/korkuyla sprinte kalkınca kafam aşağıda var gücümle çevirmeye çalışırken hafif virajda direkt karşıdan gelen arabanın üstüne sürüyormuşum. Sağolsun araç sahibi durumu farkedip benden olabildiğince uzaklaşmaya çalışarak kenara çekip kornaya basınca araçtan son anda kaçabildim.
Şimdi düşünüyorum da belki benim de hatam vardı evet, ama 30 yaşında yeni baba olarak belki daha işlek bir cadde de başıma gelseydi ölmüştüm. Ee bunun telafisi yok ki, hayvan sevsen de telafisi yok, o saatten sonra hepsini uyutsan da bir faydası yok. Yukarda farklı olaylarda bahsedildiği gibi bir de bu olayın çocuğumun başına gelme ihtimali var ki, ihtimali bile canımı yakıyor.
Kimse kusura bakmasın kendi hayatımla, başkalarının zevk için alıp, daha sonra sorumluluktan kaçarak sokaklara bıraktığı canlıların hayatını kıyasladığımda net bencillik ederim.
 
Geçen haftalarda yaşadığım bir olay sonrası bu konudaki fikrim tamamen değişti. Öncelikle köpeklerden asla korkmazdım, bisikletle yakalanırsam pedal çevirmeyi bırakıp sakince kendi etrafımda bir tur atıp, gerekli görürsem inip 50-100m yürümeye başlardım. Bazen saldırganlıklarını kabul etsem de yine de olumsuz düşünmezdim. Ancak bir -iki hafta önce 60km turunun dönüşünde evime 5km kala düz caddede soğuma amaçlı 70 kadans sakin sürüşe başladım.
Bir anda sağ taraftan park etmiş araçların arasından 3 köpeğin direkt üzerime koştuğunu gördüm ve 2 tanesi öyle büyük ve vahşiydi ki(dişler, salyalar vs..) durmanın artık çözüm olmayacağını düşündüm ve başladım sprinte, ancak bir sıkıntı vardı panikle/korkuyla sprinte kalkınca kafam aşağıda var gücümle çevirmeye çalışırken hafif virajda direkt karşıdan gelen arabanın üstüne sürüyormuşum. Sağolsun araç sahibi durumu farkedip benden olabildiğince uzaklaşmaya çalışarak kenara çekip kornaya basınca araçtan son anda kaçabildim.
Şimdi düşünüyorum da belki benim de hatam vardı evet, ama 30 yaşında yeni baba olarak belki daha işlek bir cadde de başıma gelseydi ölmüştüm. Ee bunun telafisi yok ki, hayvan sevsen de telafisi yok, o saatten sonra hepsini uyutsan da bir faydası yok. Yukarda farklı olaylarda bahsedildiği gibi bir de bu olayın çocuğumun başına gelme ihtimali var ki, ihtimali bile canımı yakıyor.
Kimse kusura bakmasın kendi hayatımla, başkalarının zevk için alıp, daha sonra sorumluluktan kaçarak sokaklara bıraktığı canlıların hayatını kıyasladığımda net bencillik ederim.
2008 yılında Ümitköy'den Etimesgut'a doğru tali yoldan dönerken askeri hastanenin yakınında buna benzer bir kaza yaşadım. Köpekler beni kovaladığı icin istemsizce yarı açık beton logar kapağına sürüp takla attım, bisiklet aya ben güneşe fırlamışım. O arada beni ezmemek için iki araba çarpıştı ve ben o kısmı hatırlamıyorum. Gözümü o yol üzerindeki askeri hastanede açtım ve kaskimin kırılmış olduğunu gördüm, şansliymisim yine de. Sonrasinda tam 9 ay tekrar bisiklete binemedim üst baldirimda hala sorun var. Uzatmayayim ama su bir gerçek ki bu yazdıklarım kör noktadan bakan radikal 'hayvan severler' için BLA BLA BLA. Empati sıfır. Yıllardır şunu anladım ki ne kadar rasyonel sebepleriniz olursa olsun, sizi duymak istemiyorlar. Ancak başlarına kötü bir deneyim gelince fikirleri belki değişebiliyor. Bu sorun o zaman da konusulurdu ve bir çok bisikletçi arkadaşımız saldırıya uğradı, bakıyorum aradan 10 seneden fazla zaman geçmiş, ama hala bu sorunun hayvan sever olup olmama ekseninde tartışılması çok üzüntü verici.
 
@Tui Lui büyük kaza atlatmışsın. Daha kötüsü de olabilirdi. Diğer kaza yapan 2 araçta da bir şey yoktur İnşallah. Allah kimseyi böyle acı olaylarla karşılaştırmasın.
 
  • Beğen
Tepkiler: mali.ozdemir
@Tui Lui büyük kaza atlatmışsın. Daha kötüsü de olabilirdi. Diğer kaza yapan 2 araçta da bir şey yoktur İnşallah. Allah kimseyi böyle acı olaylarla karşılaştırmasın.
Kimseye birşey olmamıştı çok şükür. Sadece araçlarında sıkıntı vardı.
 
Durum
Başlık tartışmaya kapatılmıştır.
Geri