Kadans düşükse menisküs olursun. Diz ağrın varsa sele konumun yanlıştır. Genel yanlış insanların geniş sele ile bisiklete başlamasıdır. Profesyonel seleleri bisikletçiler kullanır zannedilir ama ince sele seğer yerindeki duruşu düzeltir.
Yanlış anlamayın, eski yeni fiyatların arası çok açıldı. Nereden baksan 2.6 kat fark var bazı ürünlerde. Bu akılla mantıkla açıklanabilecek birşey değil, havadan toplamıyoruz parayı. Bizim alım gücümüzden eksiliyor, aksi gibi fiyatlar her artığı zaman.
Hocam seleyi ayak boyuma göre ayarladım selem de dar ilk zamanlar ağrı yaptı ama ona alıştım düşük ve yüksek kadans ı çözemedim ne demek
Aklı olan bisikletle tünelden geçmez. Bırak tüneli, batçığa bile girmez.
İzmit öncesi Bolu Dağ Geçidi bile daha güvenli tünellerden. Resmen adım adım ilerliyordum, sadece yayalar düşünülmüş.
eğer kilo 120 ise, jantı az daha kalın, jant telinin de 36 tane olduğu bir modelle başlamanızı öneririm. beğendiğiniz modelin jantları sizi üzer.
Sabah 6-7 cevizle güne başlarım. Gün içinde sıkıldıkça da atarım birkaç ceviz daha. 10 cevizi geçer yani. İçeriğindeki omega yağ asitleri ve diğer sağlıklı bileşenler cevizi çok kaliteli bir besin haline geliyor. Asla bırakmayın cevizi. Öte yandan yağdan korkmayın. Vücudumuz için çok önemliler. Özellikle sağlıklı yağlar çok önemli. Kaliteli zeytinyağlarını Aydın tarafında veya Mersin tarafında bulabilirsiniz. Yani özetle kilo vermek için yağın azına kaçmayın. Özellikle salatada rahatça kullanabilirsiniz. Kilo vermek için kaçınmanız gereken paketli gıdalar ve karbonhidrat yüklü besinler.
Hocam verdiğiniz değerli bilgiler için teşekkür ederim. Şunu sorayım. Cevizi hazır kırılmış mı alıyorsunuz kabuklu alıp kırıyor musunuz?
dünya üzerinde ve de insanlık tarihinde demokrasi denilen kavram hiç olmamıştır. bugün demokrasi dediğiniz kavram, kölelerin çalıştığı şehir devletlerinde, gücü elinde bulunduranların hamamlarda su içinde buruş buruş olmuş derileri ile kendi çıkarlarına uygun kararları almasından başka bir şey değildir. demokrasi yoktur, olmamıştır, olmayacaktır. bir toplumun yararına olan 2 şeyden hangisini uygulayalım noktasında bir ihtilafa düşülüp, ortak çıkarın gerektirdiği 2 iyiden birini seçmek gibi ütopya ne yazık ki mevcut """demokrasi""" adı verilen uygulamalarda yoktur. ortada bir pasta vardır ve kazanan taraf pastanın gönül ister ki tamamını yemek, diğer tarafa da hiç bir şey koklatmamak amacını güder.
Bunu derken cumhuriyetimizden oluyoruz. Farkı anlayalım, bilelim. Cumhuriyet yasaların uygulandığı sistemdir, demokrasi ise sokak isyanıdır.
Eğer eğitim seviyesi yüksekse demokrasiye de gerek yok bana göre. En iyi kim yönetecekse kim hak ediyorsa o başa gelsin. Seçim yapmak gereksiz vakit kaybı. Yani her türlü demokrasi sıkıntı bir süreç diye düşünüyorum.
Peki bu kişiyi kimler, nasıl bir metod ile belirleyecek? Bu noktada sorunlar baş göstermez mi?
Evet gösterecek. Bu kişiyi halk seçince de sorun çıkıyor. Oy vermeyenler memnun olmuyor. Sonuç olarak bence bu işin ideal bir yolu yok. Her sisteminin kendine göre avantajları ve dezavantajları var.
