Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Yeni bisiklet hırsızlarımız hayırlı olsun!

Scudo
Konu hırsızlıkdan, faşizme,semavi dinlere suriyeli düşmanlığına ve bakalım daha nerelere gelecek.
 
Arkadaşlar nasıl konuyu Suriyelilerden dine getirmeyi başardınız? Gerçekten tebrik ederim. :D:D:D:D Dinle ne alakası var bu konunun. :acpsnr::acpsnr::acpsnr::acpsnr:
 
  • Beğen
Tepkiler: M.Oonnaayy
@Love The Wind
Hocam bak ben ornekleriyle soyluyorum aise veya kardeslerinin hic biri gomulmedi, keze haticede gomulmedi tek kiz olmasina ragmen hadi herseyi gectim akil var mantik var kizlari gomseler nasil ureyecekler bolunerek mi? O donem kizlara deger verilmiyorsa haticenin nasil ekonomik ozgurlugu oluyor, nasil ticaret yapip para kazaniyor is kadini oluyor erkeklerin diledigi gibi at kosturdugu kadinin degerli olmadigini iddia ettigin o donemde nasil is kadini var acikla o zaman... Sen sana verileni aliyorsun sorgulamiyorsun, dusunmuyorsun.
 
@chgtrk
Çok sorgulayan (!) arkadaşım, şu linkteki açıklama kısa da olsa seni aydınlatacaktır diye ümit ediyorum. Ama inkarda inatçıysan benim başka yapacak bir şeyim yok.

(link)
 
@Love The Wind
BANA İSLAM SAYFALARINDAN ÖRNEK GÖSTERME VARSA DEDİĞİNİ İSPATLAYAN TARİHİ, ARKEOLOJİK ÇALIŞMA ONLARI GÖSTER... GÖSTERDİĞİN O SAYFA MUHAMMEDİN BURAK ATINA BİNİP GÖĞE ÇIKTIĞINI DA SÖYLÜYOR İNANALIM MI BUNA?
 
Şimdi siz diyorsunuz ki, kız çocukları gömülmüyordu, gömülmediği halde kuranı kerimde kız çocuklarınızı gömmeyin onlara iyi davranın diyor. Ve buna rağmen bu kitabı o zamanın arapları kabullenip bu zamana kadar bozulmadan aktarmışlar? Bir tane bile,"bu yalan biz zaten kız çocuklarımızı gömmüyoruz ki" diyen (o zamana ait yalanlama) yok?
Arkadaşlar bence bisiklet formunda boşuna geriliyoruz, birbirimizi ve düşüncelerimizi tenkit etmeyi bırakalım...Bu konuyu da din ve millet ekseninde tartışmaktan çıkalım...
Saygılar...
 
Din tartışması çıkmış, çerezimi alıp geldim.

Tartışmaya katılmayacağım fakat şu kadarını söyleyeyim, üniversite yıllarımda ben de bu din tartışmalarının ateşli bir tarafıydım ve Aişe meselesini ben de merak etmiştim. Kütüphanelerde İslam tarihi (özellikle de "siyer", yani Muhammed'in hayatını anlatan biyografik kitaplar) ile ilgili çok sayıda kitabı derinlemesine tarayıp Aişe'nin evliliğini araştırmıştım. Sonuç: @chgtrk yüksek olasılıkla haklı. "Yüksek olasılıkla" dememin sebebi de şu: İslam tarihçileri ne yazık ki neyin güvenilir, neyin güvenilmez kaynak olduğunu nesnel şekilde ortaya koyamıyorlar. İslam tarihçilerinin tarihçilik anlayışı, genellikle, "hangisi işimize geliyorsa o bilgiyi doğru varsayalım," şeklinde.. Hoş, gerçi tarih biliminin genel problemi de bu zaten fakat söz konusu din gibi hassas bir konu olunca, bu subjektivite tavan yapıyor.
 
  • Beğen
Tepkiler: Aytac.alt
@Birhan K.
Esasen Muhammed'in Aişe ile evliliği hakkında İslam alimleri arasında bir ihtilaf yoktur. Büyük çoğunluk Aişe'nin 6 yaşındayken Muhammed ile evlendiğini ve 9 yaşına gelince yani adet görmeye başlar başlamaz da Muhammed'in onunla "cinsel ilişkiye" girdiğini söyler.
 
Konu farklı bir noktaya kaymış. Olay inanç, mezhep, ırk meselesi değil; ülke olarak işlediğimiz suçlarla ve bunun getirdiği sorunlarla yüzleşmemiz gerekiyor.

Ülkedeki seçmenin yarısının oy verdiği, yani icraat ve söylemlerini onayladığı bir siyasi partinin yönetiminde Türkiye Cumhuriyeti devleti şunları yaptı:

1. Arap ülkelerinde, başını Müslüman Kardeşler örgütlenmesinin çektiği, adına Arap Baharı denilen halk hareketlerini fırsat bilerek, Suriye'deki Esad rejimini devirerek yerine Müslüman Kardeşler'in kontrolünde bir iradeyi iktidara getirmek için ABD, Suudi Arabistan ve Katar'la ortak hareket etmeye karar verdi.
2. Bu karar doğrultusunda, Libya ordusunun cephaneliğinden ele geçirilen silahlar önce deniz yoluyla Hırvatistan-Türkiye rotasında, daha sonra da Türkiye'den karayoluyla Suriye'ye gönderilmeye başlandı. Kamuoyunda "MİT Tırları" diye bilinen olayın özü budur.
3. Suriye'deki isyancılara insan kaynağı sağlamak adına, farklı ülkelerden Suriye'ye gelip Esad rejimine karşı savaşmak isteyen İslamcı militanların toplanma ve geçiş noktası Türkiye oldu. MİT'in organize ettiği bu operasyonla, binlerce savaşçı Türkiye'ye geldi, burada eğitim gördü ve kolaylıkla Suriye'ye geçti. Suriye'deki çatışmalarda yaralananlar Türkiye'deki hastanelerde tedavi edildi. Hatta durum öyle bir hal aldı ki, rutin mesaisine gider gibi sabah Suriye'ye geçip savaşan, akşam Türkiye'ye dönen militanlar bile vardı.
4. Zamanla militan-silah trafiği tamamen kontrolden çıktı ve bu İslamcı militanlar kontrolden çıktılar; IŞİD, El Nusra gibi radikal örgütler kontrolü ele geçirdi. Bu örgütler petrol, silah ve insan kaçakçılığına da başladılar ve muazzam gelir elde ettiler. Türkiye'deki iktidar sahiplerinin de bu kirli petrol ticaretine karıştığına dair deliller ortaya çıktı.
5. ABD'nin Libya büyükelçisi öldürülünce, ABD ve Suudi Arabistan bu operasyondan çekildi. Ancak Türkiye ve Katar, uzun bir süre daha Suriye'de savaşan İslamcıları para, insan, silah ve mühimmat konusunda desteklediler.
6. Suriye'deki rejime ve iyi-kötü işler halde olan devlet düzenine saldıran Türkiye, bunun sonuçlarını hesap edemedi. IŞİD gibi radikal örgütler yüzünden güvensiz hale gelen bölgeden Türkiye'ye büyük bir mülteci akını başladı. Bu insanlar tamamen kontrolsüz, denetimsiz bir şekilde ülkeye kabul edildiler. Ve şimdi bu insanların ülke ekonomisine ve sosyal hayatına getirdiği yükü tamamen bizim omuzlarımıza yükledi iktidar sahipleri.

Suriye'deki radikal İslamcı terörist örgütleri bizim devletimiz besledi, Türkiye'den devletin kontrol ve idaresinde giden yardımlar sayesinde palazlandılar ve güçlendiler. Devleti yönetenlerin bu kararları da art arda yapılan seçimler ve referandumla ülkedeki seçmenin çoğunluğunun onayını aldı. Yani kendimiz ettik, kendimiz bulduk. Suriye'deki arı kovanına çomak sokan, çatışmalarda açıkça taraf olan, komşu bir ülkedeki rejimi yıkmaya soyunup, "Esad'ın 6 aylık ömrü kaldı; Cuma namazımızı Şam'daki Emevi camiinde kılacağız inşallah" diyerek boş hayaller kuranları "dış politika dehası, strateji üstadı" diye alkışlayanlar bizim halkımızdı.

O yüzden şikayet etmek yerine bu soruna çözüm bulmalı, sorunu yaratıp büyütenlerden hem siyasi hem hukuki anlamda hesap sormalıyız. Bunun yolu da öncelikle devlet idaresini bu kadronun elinden kurtarmaktan geçiyor.
 
az önce bir sorundan dolayı eski adıyla avea yeni adıyla Türk telekom adlı kurumun müşteri hizmetlerini aradım ve o Arapça anonsu işitince bir parçası haline getirilmek istendiğimiz Ortadoğunun sefaleti ve geri kalmışlığını düşündüm de bize bu kötülüğü yapanlara bir kez daha lanet ettim
 
@Aytac.alt
Vehabi kafası işte bu kafa ne yazıkki kendi çukurlarında inkarcı hayatlarına devam eden kör, Hz.Aişe validemize dil uzatan nasipsiz, Allah C.C. hazretlerinin peygamberini şuursuzca hakaret eden şahıs ölüm melegi azrail geldiginde son nefesle müslüman olmaya çalışmak acaba kabul olurmu
 
Hepinize söylüyorum, ister inanın iste inanmayın zerre kadar umurumda değil. ama benim peygamberime saygı göstermeyip adıyla hitap etmeyin Muhammed demeyin. O sizin arkadaşınız değil.

Ben sizin ananıza babanıza siz diye hitap ederken, siz kalkıp da benim için önemli olan bu hassas konularda saygıyı elden bırakamazsınız. Koskoca milyarlarca insanın peygamberine arka mahalle arkadaşsın gibi minibüs şöförü gibi adıyla hitap edemezsiniz.

İnanırsın inanmazsın beni bağlamaz. Benim inancıma saygı göstermen, senin insanlık vazifendir.


Hz. Muhammed onun adı. Hazreti deriz hazretleri deriz. Efendimizdir. Canımızı veririz. Sen kalkıp da ona adıyla hitap edersen arıza çıkaran sen olduğun için arızanın büyüğünü de biz çıkarırız. Bu kavga büyür.


Seyyidimiz bir gece en büyük meleklerin de katılımıyla kalabalık bir melek ordusuyla zmirsç hadisesine başlamıştır. Göğe yükselmeyi sadece Burak ile değil, başka vasıtalar ile de yapmıştır. Bu konu bilen bilmeyen herkesin anlayacağı şekilde pek çok kitapta yazılı olduğu gibi, bizzat şahitler huzurunda da anlatılmıştır. Yani hem yazılı hem sözlü hem görsel bir tarih vardır, inkar edilemez.

Ha, sen inanmazsın, bana ne?
Ama benim peygamberime öyle langır lungur ismiyle hitap edemezsin. Hele hele eşiyle arasında olan şeylere hiç laf edemezsin. Ben karışıyor muyum senin ananla baban arasındaki ilişkiye?. Çok çirkin. Çok ayıp. Yakışıyor mu bir insana???

Heşetşn bir açıklaması var elbette. Ama anlamak görmek isteyen kalplere hitap eder bu açıklamalar.

Sen burada bisiklet forumundasın diye araban yok manası çıkarılabilir mi? Sapla samanı karıştırmayalım. Allah tarafından meth edilen Bir peygamberin karısı hakkında ileri geri konuşmayalım. Sen gördün bildin kınadın, Allah bilmedi bu olanları öyle mi? Sana ayıp geldi yuh dedin Allah görmezden geldi. O zaman sen Allah'tan daha da namuslu birisin, daha çok namus düşkünüsün. Haşa Allah da Peygamber de senin yanında namussuz kalıyor bunlara göz yumduğu için. Heh, sen bunları bildin, koskoca bir ümmet bilemedi. Gördüler ses etmediler. Bütün dünya kafayı yedik alayımız arsız uçkuruna düşkün sapık manyaklar olduk hiç sesimizi çıkarmıyoruz 1500 senedir. . Bir sen düzgünsün. Sen işi çözdün.

Ata binip göğe çıktı diyorlar. At uçmaz dimi? Hem uçsa da uzayda oksijen yok nasıl nefes alacak? bak ya, biz hem uçkurumuza düşkün sapıklarız hem de salak gerizekalıyız. Bunların hiç birini düşünemedik. Yeni şurada 5 milyar Müslümanız, hiç birimizin aklına gelmedi.

Yoksa zaten ruh filan da görünmüyor ya, ruhumuz da yok zaten bizim. Göremiyoruz çünkü. Dur dur bir şey daha diyeyim, hani 5 duyumuz var ya bizim.
Koklamak, işitmek, dokunmak, görmek, tatmak gibi. Biz sadece bu kadarız. Hissetmek yok. Sevgi yok. Üzüntü yok. Bir şey olacağını sezmek yok. His yok his. His yoksa aşk da sevgi de yok. Sex de yok. O zaman? Hayvandan bir farkımız kalmadı.

Yani ruh yoksa bu his de yok.ruh varsa, his de var. İnsan da var. Bizi insan yapan şey ruhumuz. Hislerimiz. canı canlandıran şey ruhumuz.brtşn sadece 5 duyuya ve vücuda komuta eder. Geriye kalan tüm hisler ruhtan gelir. Ruh varsa aşk var, acı var, sevgi var, altıncı his var, Allah da var. Ruh varsa, peygamber de var. Ruh varsa Miraç da var, Burak da var. Ruh varsa Hz. Muhammed ile Hz. Aişe'nin evliliği hakkında söyleyecek hiç bir şey yoktur.

Ruh varsa, İslam vardır. O halde bu saydıklarıma inanmayan kafirdir. Kafirsen zaten burada yazmazsın. Kendini bilmediğin için yazıyorsun.

Bak sen ne hale geldin? Bak ana ne haldesin. Bir düşün. Durumunu kabul et. Doğru yolu seç. Ruh varsa İslam vardır. O halde yeniden Müslüman olmalı, kelime i şehadet getirmeliyiz. Ve asla ama asla bir peygamber hakkında inananların olduğu bir ortamda bu şekilde konuşmamalısın.
 
Geri