Evlilik öncesi bisiklet konusunda çok aktiftim. Aralık ayazında bile bisiklete binip dolaştığımı bilirim. Günde minimum 50 km yol yapardım gece vakti bile olsa. O zamanlardan takip ettiğim kilo değerlerim yazın (bisiklete aktif bindiğim dönemde) 62-65 KG arası, kışın yani bisiklete binmediğim dönemlerde 75-80 arası olurdu. Aktif dönemde yemek konusunda sınırlamada bulunmazdım. Spor yapılan dönemde oldukça fazla yerdim. Kilomu da doğal olarak korurdum zira yüksek kilometreler yapardım. Ek olarak yanlış hatırlamıyorsam Ultimate Nutritions firmasıydı whey protein hapları vardı onlardan 3-4 tane kullanırdım. Avantajı uzun kmler boyunca duraksamadan ve yorulma olmadan pedal çevirebilme imkanı sunmasıydı. Etki mekanizması kanın oksijen taşıma kapasitesini arttırmak şeklinde olduğundan uzun dönemli aktivitelerde kaslarda birikmesi muhtemel laktik asit oluşumunun önüne geçmesi şeklindeydi. Laktik asit biliyorsunuzdur kaslarımızda yorgunluk hissi verir ve bir anlamda beni dinlendir sinyali üretir. Bu ise oksijenlenmenin yetmediği durumlarda ortaya çıkan yan üründür. Kandaki oksijen miktarı arttıkça ( müsabaka öncesi sporcular kanlarındaki o2 taşıma kapasitesini arttırmak için yüksek rakımlı yerlerde antreman yapmaları gibi) yorgunluk ortaya çıkmadığından hem keyifli hem de uzun süreli (mesafeli) turlarda rahat ediyorsunuz. Yıkım olmaması için de yeterli proteini almanız gerekli.
Bunun dışında bazen depoladığım yemek yiyemeyen yada katı yemek yememesi gereken hastaların kullandığı sıvı tıbbi besinlerden 1 kutu içer yanıma da turun uzunluğuna göre 1-2 kutu alıp periyodik olarak tüketirdim.
Geçen sene arkaya çocuk taşıma koltuğu alıp kızımla şehir içinde kısabinişler yapabildim. Yani anlayacağınızbinmedim sayılır. Şu an 78 kilolarda geziniyorum hafif te olsa göbek var. Bir de birçoklarımız gibi göğüs kaslarımı kullanarak değil de diyaframdan nefes aldığımdan sanırım üst mide kısmında göbek harici bir çıkıntı mevcut.