Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Bisiklet yolunda kaza = Yaya 70.000 TL'lik dava açtı

Geçmiş olsun ciddi bir hasar olmadığına sevindim. Köpeklerin toplatılması ve ortadan kaldırılmasını bu forumda uzun süredir söylemekteyim. Benzer olay arkadaşımın başına geldi ve omzunu kırdı kendisi yarışçıydı. Her seferinde bir it yüzünden yaralanmaktan korkarak sürmekteyim.
 
Scudo
Arnavutköy- Hadımköy mahallesinde yaşıyorum. Maalesef Arnavutköy belediyesi bu konuda resmen salağı oynuyor. Her çıktığım bisiklet gezisinde köpek saldırısına maruz kalıyorum. Artık yolun kenarlarına, araba altlarına bakmaktan bisiklet süremez hale geldim. Daha bu sabah köpekleri besleyen ablanın teki ile tartıştım. Sebep belediyelerin olduğu kadar bu köpekleri şehir merkezlerinde besleyen zihniyetteki insanlarda da var aslında. Problemin kısa vadede çözebilecek bir siyasi irade ben göremiyorum maalesef. Bu kadar ölümlere rağmen hala harekete geçilmedi ise bu dakikadan sonra geçilebileceğini sanmıyorum.
 
Teşekkürler @StanicEnemy Olay aslında köpeklerin toplatılması değil. Bu kadar başıboş köpeğin ilerleyen zamanlarda daha da sıkıntılı olayların yaşanacağı anlamına geliyor. Bunları yaratan yerel yönetimlerin ceza almalarını sağlayabilirsek. Belediyeler ve valilikler bu konuda daha dikkatli davranarak bir işleyiş içine girerler. Bu forumda hukukçu arkadşlarımız varsa lütfen bizi yönledirsinler.
 
  • Beğen
Tepkiler: Road_Runner
Geçmiş olsun, başıboş köpeklerin nerede ne zaman saldıracağı belli olmuyor. Bu yüzden ara yollar, köy yolarına girmemiyordum. Bu defa ana asfalt üzerinden kelle koltukta, trafik bilinci olmayan insanların yolunda giderek bir kaç defa kaza atlattıktan sonra bu işin bu ülkede yapılamayacağına kanaat getirdim ve çok sevdiğim bisiklet sporunu bıraktım. Manav market alışverişinde bisikleti kullanıyorum sadece.
 
Büyük geçmiş olsun @Aydınlıyurt Tuncay . Köpekler yüzünden gerçekten zor durumlar yaşıyoruz. Bu konuda örgütlü bir davranış göstermediğimiz sürece Belediyelerin bizi takacağını düşünmüyorum. Bu arada yaşanılan olaydan dolayı maddi tazminat davasını Belediye ye karşı açabilirsiniz.
 
Cokt geçmiş olsun. Hangi belediye olursa olsun onlarında arafta kaldığı bir konu nedeni toplatsalar bir dert başı boş kalsa bir dert bu sefer de hayvan haklarını savunan insanlarla mücadele etmek zorunda kalıyorlar, ben hayvan düşmanı değilim ama başı boş hayvanlar tarafından rahatsiz edilmekte istemiyorum, daha yeni arkadaş biri video atmış başı boş köpekler tarafından satmak için aldığı bütün koyun sürüsü telef edilmiş, yazık günah bunlar bir araya geldimi sürü pisikoljisi devreye giriyor. Polanezköy Alemdağ arası, tuzla tarafları dolu sessiz sakin rotalar da sürmek istiyor insan tırsıyor. Banada Alemdağın da saldırdılar Besleyen adamda oradaydı, beni görür görmez Allah ne verdiyse hepsi birden atağa geçti. Adam benimle onlar arasına girdi yapman etmen yok 😁 zar zor çevirdi tabi bisikletten indim önüme aldım ama ayaklarım bir boşaldı korkudan, adam olmasaydı naneyi yerdim herhalde 🙄
 
Öncelikle çok geçmiş olsun. Benzer olay değil fakat belediye sorumluluk olayı ile alakalı buradaki başlığımı okuyabilirsiniz. Özet olarak bşb sorumluluğundaki beton yoldaki yarıklara girerek kaza yaptım ve şükür sağlığıma zarar gelmedi. Neticede ise resmi kanıtım olmadığı için dava açamadım.

Bu gibi durumlarda kesinlikle resmi tutanak vs. şart. Ayrıca görüntü de olursa mükemmel olur. Köpek mevzusunda tutanak bile nasıl tutulur, sorumlu kim olur çok zor kestirmesi.
 
Belediyeler bu konuyla ilgili hiç bir şey yapamaz, yapsa da bir anlamı olmaz. Nedenini şöyle anlatayım; şu an oturduğum binanın açık bir otoparkı var ve bölgenin yerlilerinden bir komşumuz otoparkın bir kenarına yere ekmek mekmek benzeri gıda yayıyor kuşlar gelip yesin diye. Koyduğu yerde herhangi bir araç manevrası, vs. olmuyor ve işgal ettiği alan da 2 metre kare kadar ya var ya yok. Ancak özellikle ben, bunu yapmaması için çok defa uyardım kendisini ama yine dinlemiyor ve yapıyor. Neticede iğrenç bir bozulmuş gıda kokusu, sinek, böcek, vs.'yle uğraşıyoruz, ayrıca da oraya gelip beslenen kuşları ara ara kediler kapıyor. Kendisi inatla bizim hayvan düşmanlığı yaptığımızı iddia ediyor.. Yine benzer şekilde Ömerli civarlarındaki başıboş köpeklere kazan kazan yemek götüren tanıdığım bildiğim insanlar var..

Bu davranışın temelinde hayvan sevgisi yatıyor ve kesinlikle saygı duyuyorum ancak hiç bir ağacın olmadığı yerde kuş beslemeye çalışmak, vahşi doğaya hiç bir şekilde uyum sağlayamayacak köpekleri hayatta tutmaya çalışmak ne kadar doğru bilemiyorum. Ne kadar tepki alacağımı bilsem de söylemeden geçemeyeceğim bir gerçek var bu davranışın ardında; sevap işlemek. Evet, neticeyle ilgilenmeden sevap işlemeye odaklı insanların oluşturduğu bir toplumda yaşıyoruz, haliyle sen o hayvanın hasbel kader yaşaması mı onun için iyi olan yoksa belki de hiç yaşamaması mı diye soramıyorsun, sorarsan da seni dinsizlikle veya kendisini dinsizliğe zorlamakla itham eden tipler beliriveriyor karşında.

"Ben de hayvanları çok seviyorum" gibisinden bir romantizme girmeyeceğim şimdi ama "onun da canı var yazık değil mi" yaklaşımıyla da bi yere varmak mümkün değil. Hayvanlardan "durumumuz iyi değil o zaman üremeyelim" bilincine erişmesini beklemiyorsak yapılacak şey -maalesef- belli. Ha sen diyorsan ki "yoo ben bekliyorum böyle bir bilinç hayvanlardan" o zaman zaten meselemiz bambaşkadır :)
 
Söylemeye çalıştığım aslında bir çok sürüşte başımızdan geçiyor. Emsal bir dava olsa! Bizde onu örnek alarak belediyeye yada hangi kamu kurumu sorumluysa o yoldan devam edelim. Burada kesinlikle binlerce kullanıcı olan bu platformun bu konuda öncelik yapması gerekiyor. Biz sadece yazarak bunu halledemeyiz. Hukuk devreye girmeli...
@akifakgun @Rhodiumm , @ErzincanLee @Umur Bora @fakafuka
socialworker
 
Tuncay Bey, hem belediyenin hem de valiliğin başıboş köpeklerin vermiş olduğu zararlardan dolayı hukuki sorumluluğu vardır. Köpek sahipli ise sadece sahibine karşı dava açabilirsiniz. Asıl düşünmeniz gereken husus ispat sorunu; kamera görüntüsü yahut tanık vs. var ise işiniz biraz daha kolay olur.
 
Belediyelerin bu konularad neden sorumluluğu olduğunu ben anlayamıyorum. Mesela sahilde sürerken, martı çarpsa (yaşanmış olay) ve kaza yapsak, başı boş martıları mı toplatacağız veya belediyeyi suçlayacağız.
Ya da orman içinden geçen bir yolda önümüze çıkan bir yılan (bu da yaşanmış olay, neyse ki kazasız atlattık) yüzünden kaza yapsak, bu kez de yılanları mı toplatacağız?

Tamam köpek sayısı daha fazla ve riskleri de daha fazla ama, doğadaki bir hayvan yüzünden belediyelerin sulanması, bana hep mantıksız geliyor...
 
Belediyelerin bu konularad neden sorumluluğu olduğunu ben anlayamıyorum. Mesela sahilde sürerken, martı çarpsa (yaşanmış olay) ve kaza yapsak, başı boş martıları mı toplatacağız veya belediyeyi suçlayacağız.
Ya da orman içinden geçen bir yolda önümüze çıkan bir yılan (bu da yaşanmış olay, neyse ki kazasız atlattık) yüzünden kaza yapsak, bu kez de yılanları mı toplatacağız?

Tamam köpek sayısı daha fazla ve riskleri de daha fazla ama, doğadaki bir hayvan yüzünden belediyelerin sulanması, bana hep mantıksız geliyor...
sizin dediğiniz hayatın genel akışına ters, bahsi geçen kazada beledeyenin sorumluluğu tabi ki var
Bokolok kardeşim sen öyle yazdıktan sonra iş kader demeye geldi🙂
Olay gerçekleşince polis çağırıp tutanak tutturmuş olsanız bir yere varabilirdi durum ancak şu an sadece belediyeye durumdan dolayı şikayetiniz iletebilirsiniz, dava konusu olacağını sanmıyorum
 
Ben de tam ona bakıyordum hocam. UYAP'tan dava dosyalarını inceledim. Kız Antalya'da ikamet ediyormuş. Oradaki hastaneden rapor alıp oradan dava dosyasıyla beraber dosya gönderilecekmiş Samsun mahkemesine. Eylül'e ertelenmiş tazminat davası. Bekliyoruz bakalım..
 
Ben de tam ona bakıyordum hocam. UYAP'tan dava dosyalarını inceledim. Kız Antalya'da ikamet ediyormuş. Oradaki hastaneden rapor alıp oradan dava dosyasıyla beraber dosya gönderilecekmiş Samsun mahkemesine. Eylül'e ertelenmiş tazminat davası. Bekliyoruz bakalım..
Geçmiş olsun hocam, önceki sayfalarda yazmışsınız son gelişmeleri, yeni gördüğüm için mesajı silemedigim için düzenlemiştim. Tekrardan geçmiş olsun, üzücü ve yıpratıcı bir durum ama neyseki canlara birşey olmamış. Üzülmeyin değmez yani. Hayırlısı...
 
@mcanerg dediğim gibi konu hakkında hepimizi yakından ilgilendiren olayları mutlaka yaşadık yada sıyırıp geçtik :) Olay aslında site yöneticilerinin "HUKUK" diye bir bölüm açıp bu tarz olaylarda sıralama ve konu hakkında bilgi edinmeye başlamamız açısından bir yerleri aktif hale getirmeleri gerekiyor. Nihayetinde olay vahim durumlar alabilir. Mersin de köpeğin çarptığı motorlu ölümlü bir kaza yaşandı ( köpeğin yüzünden düşen kişiye araçların çarpması sonucu ). Nihayetinde bunları bilmemiz ve olayların sıralamasını takip edeceğimiz bölüm rica ediyoruz.
 
  • Beğen
Tepkiler: mcanerg
Belediyelerin bu konularad neden sorumluluğu olduğunu ben anlayamıyorum. Mesela sahilde sürerken, martı çarpsa (yaşanmış olay) ve kaza yapsak, başı boş martıları mı toplatacağız veya belediyeyi suçlayacağız.
Ya da orman içinden geçen bir yolda önümüze çıkan bir yılan (bu da yaşanmış olay, neyse ki kazasız atlattık) yüzünden kaza yapsak, bu kez de yılanları mı toplatacağız?

Tamam köpek sayısı daha fazla ve riskleri de daha fazla ama, doğadaki bir hayvan yüzünden belediyelerin sulanması, bana hep mantıksız geliyor...
sorun köpeklerin bizsiz doğada hayatta kalamaması, bu yoğunluktaki bir köpek nüfusu kendisine yetecek kadar avlanamıyor. avlanamayan, yemek bulamayan köpek agresifleşiyor. şehirdekilerin avlanma şansı hiç yok zaten. ben bireysel olarak yaklaşık 1 yıldır sokakta kedi, köpek ne varsa 1 2 gün kendime alıştırıp sonrasında kısırlaştırmak için barınağa götürüyorum. adresinizi verince aynı sokağa bırakıyorlar tedavileri tamamlandıktan sonra(kedilerde 2 hafta, köpeklerde 3 haftaya kadar uzayabiliyor bu süreç). kedi nüfusu gözle görülür derecede azaldı, hayvanlar da sefil görünüşten çıktılar. özellikle kedilerin hepsi ev kedisi sağlığına ulaştılar.
köpeklere gelirsek kısırlaştırmaya götürdüğüm ve bildiğim köpekler ne kadar sağlığına kavuşsalar da belediye şehirden kendi topladığı köpekleri kısırlaştırmadan salmaya devam ediyor. şehrin dışında, barınağa çok yakın bir mahallede oturduğum için kendi gözlerimle de görebiliyorum.
mahallede sadece besleme yapıp kısırlaştırmaya götürmeye zahmet etmeyen kişileri de konuşarak ikna ettim. 3 kişi de bana katıldı farklı sokaklardan.
bireyler bu derece değişim sağlayabiliyorsa bütçesi, çalışanı ve imkanı olan belediyeler/barınaklar düzgün bir çalışmayla rezil haldeki sokak hayvanı sorununu birkaç yıl içinde ortadan kaldırabilir.
köpekler kısırlaştırılıp, sayıları da azalınca yemek bulma rekabeti azaldığı için tamamen sakinleşip kimseye zararları dokunmuyor. keşke telefonum bozuk olmasa da buraya kurtardığım birkaç köpeğin/kedinin öncesi ve sonrası görselini atabilsem.
barınağa götürme imkanınız yoksa barınak aracını çağırırsanız onlar da geliyor. öncesinde sorup ne zaman geleceklerini öğrenip kediyi box'a koyabilir, köpekleri de bağlayarak hazır bekleyebilirsiniz.
ayrıca belirtmeden edemeyeceğim, şehirdeki köpeklerin açlıktan ölme durumu çok çok zor. hiç kimse yemek koymasa bile çöplerde bulduklarıyla sefil halde de olsa yaşamaya devam edip üreyebiliyorlar. en az 6 7 yavru doğurup bunların da iki veya üçü hayatta kalınca her şekilde sayıları katlanarak artıyor. 'bunlara mama koymayın' diyerek tartışmaya çok müsait bir ortam yaratmak yerine barınağın bu hizmetinden haberdar edebilirsiniz. iki taraf için de daha iyi sonuçlar doğurur diye tahmin ediyorum.
 
sorun köpeklerin bizsiz doğada hayatta kalamaması, bu yoğunluktaki bir köpek nüfusu kendisine yetecek kadar avlanamıyor. avlanamayan, yemek bulamayan köpek agresifleşiyor. şehirdekilerin avlanma şansı hiç yok zaten. ben bireysel olarak yaklaşık 1 yıldır sokakta kedi, köpek ne varsa 1 2 gün kendime alıştırıp sonrasında kısırlaştırmak için barınağa götürüyorum. adresinizi verince aynı sokağa bırakıyorlar tedavileri tamamlandıktan sonra(kedilerde 2 hafta, köpeklerde 3 haftaya kadar uzayabiliyor bu süreç). kedi nüfusu gözle görülür derecede azaldı, hayvanlar da sefil görünüşten çıktılar. özellikle kedilerin hepsi ev kedisi sağlığına ulaştılar.
köpeklere gelirsek kısırlaştırmaya götürdüğüm ve bildiğim köpekler ne kadar sağlığına kavuşsalar da belediye şehirden kendi topladığı köpekleri kısırlaştırmadan salmaya devam ediyor. şehrin dışında, barınağa çok yakın bir mahallede oturduğum için kendi gözlerimle de görebiliyorum.
mahallede sadece besleme yapıp kısırlaştırmaya götürmeye zahmet etmeyen kişileri de konuşarak ikna ettim. 3 kişi de bana katıldı farklı sokaklardan.
bireyler bu derece değişim sağlayabiliyorsa bütçesi, çalışanı ve imkanı olan belediyeler/barınaklar düzgün bir çalışmayla rezil haldeki sokak hayvanı sorununu birkaç yıl içinde ortadan kaldırabilir.
köpekler kısırlaştırılıp, sayıları da azalınca yemek bulma rekabeti azaldığı için tamamen sakinleşip kimseye zararları dokunmuyor. keşke telefonum bozuk olmasa da buraya kurtardığım birkaç köpeğin/kedinin öncesi ve sonrası görselini atabilsem.
barınağa götürme imkanınız yoksa barınak aracını çağırırsanız onlar da geliyor. öncesinde sorup ne zaman geleceklerini öğrenip kediyi box'a koyabilir, köpekleri de bağlayarak hazır bekleyebilirsiniz.
ayrıca belirtmeden edemeyeceğim, şehirdeki köpeklerin açlıktan ölme durumu çok çok zor. hiç kimse yemek koymasa bile çöplerde bulduklarıyla sefil halde de olsa yaşamaya devam edip üreyebiliyorlar. en az 6 7 yavru doğurup bunların da iki veya üçü hayatta kalınca her şekilde sayıları katlanarak artıyor. 'bunlara mama koymayın' diyerek tartışmaya çok müsait bir ortam yaratmak yerine barınağın bu hizmetinden haberdar edebilirsiniz. iki taraf için de daha iyi sonuçlar doğurur diye tahmin ediyorum.
Kedi/köpeklerin şehirde, apartma arasında zor şartlarda yaşayıp saldırganlaşması, insanları yaralaması veya kaza yapmalarına sebep olması ile benim bahsettiğimin bağlantısını kuramadım.
Tuncay Bey'in yaşadığı kazada, bahsettiği bölge, Google maps'den bahsettiği bölgeye baktım, tahmini olarak şöyle bir bölge, daha net yeri kendisi de ekleyebilir.

(link)

Bu tip yerlerde yani biz bisikletliler için çekici olan, ama şehir merkezine veya yerleşim bölgelerine uzak bölgelerde olan olaylar için belediyelerin sorumluluğunu anlayamıyorum.
Apartman aralarında, sokak ortasında veya anacaddede olsa tamam belediyenin bunu engellemesi gerek ve sorumluğu vardır. Ama "dağbaşı" diyebileceğimiz yerlerdeki kedi/köpek veya farklı hayvanlarla ilgili kazalarda, belediyenin yapabileceği bir şey olduğunu sanmıyorum.
Bunu sadece büyük şehirler olarak da düşünmeyelim. Kırklareli'de olduğunuz için oradan örnek vereyim, Kocayazı köyü ile Kula arasında kendi halinde sıkıntısız yaşayan, ama bisikletli geçtiğinde onlara saldırabilecek olan köpeklere belediye ne yapsın ve neden oradan toplasın?
 
Kedi/köpeklerin şehirde, apartma arasında zor şartlarda yaşayıp saldırganlaşması, insanları yaralaması veya kaza yapmalarına sebep olması ile benim bahsettiğimin bağlantısını kuramadım.
Tuncay Bey'in yaşadığı kazada, bahsettiği bölge, Google maps'den bahsettiği bölgeye baktım, tahmini olarak şöyle bir bölge, daha net yeri kendisi de ekleyebilir.

(link)

Bu tip yerlerde yani biz bisikletliler için çekici olan, ama şehir merkezine veya yerleşim bölgelerine uzak bölgelerde olan olaylar için belediyelerin sorumluluğunu anlayamıyorum.
Apartman aralarında, sokak ortasında veya anacaddede olsa tamam belediyenin bunu engellemesi gerek ve sorumluğu vardır. Ama "dağbaşı" diyebileceğimiz yerlerdeki kedi/köpek veya farklı hayvanlarla ilgili kazalarda, belediyenin yapabileceği bir şey olduğunu sanmıyorum.
Bunu sadece büyük şehirler olarak da düşünmeyelim. Kırklareli'de olduğunuz için oradan örnek vereyim, Kocayazı köyü ile Kula arasında kendi halinde sıkıntısız yaşayan, ama bisikletli geçtiğinde onlara saldırabilecek olan köpeklere belediye ne yapsın ve neden oradan toplasın?

@Noldor tam da burası (link) sol yoldan önümüze daldı :) abi kapacak gibi atlayıp boşa düşünce önüme geldi ve malum köpekle yakından şiddetli bir sarılma yaşadık :)
 
Geri