Scudo Sports

Covid-19 aşısı olacak mısınız?

Covid den vefat ettiği belirtilen insanların kaçının gerçekten bu virüs yüzünden hayatını kaybettiğini bilmiyoruz, Covid teşhisi konup bu hastalıktan vefat etti denilen hastalara otopsi yapılması yasak, ölüm raporuna direkt covid yazılıyor. Kanserden ölen hastaya, ya da zatürreden vefat eden hastaya sebep olarak kalp yetmezliği raporu verildiğine ben bir çok kez şahit oldum. Yıllardır insanlar gripten vefat ediyor sebebi grip denildiğini duymadım. İstatiksel olarak geçmiş yıllar da grip sebepli her yıl Türkiye de 50 bine yakın insanımız vefat ediyormuş. Şu an grip bitti! vefat edene direkt covid deniyor. Bu hastalık çıktı çıkalı neredeyse 2 seneye yakın süre geçmiş toplam vefat eden sayısı 62 bin. Her yıl 50 bin insanımızı zaten gripten kaybediyorduk, iki yılda 62 bin insanımızı kaybetmişiz, Bunun nesi salgın? Üstelik geçen yıla göre aşılamanın olduğu bu yıl, covid vakaları 10 a katlanmış, vefat edenlerin sayısı da. Ne yaşıyor ya da yaşatılıyor bize iyi düşünmek lazım. Bir kaç ay için de normal mevsimsel gribe döndü diyecekler. Bu aşı olayı burada bitmeyecek, Dünya da siyasal sistemin çöküşüne sebep olacak, sonuçları covid in çıkışından çok daha yıkıcı olacak gibi görünüyor.
 
  • Beğen
Tepkiler: MUSA Ç.
Scudo
Hocam sen %97 ye inandın da neden %0.84 e inanmıyorsun her ikiside biontech resmi verisidir bu halka açıklamayı tercih ettikleri değer olan %97 Relative risk reduction(RRR) yani göreceli risk değeridir. Medyada paylaşılmayan, halka afişe etmeyi tercih etmedikleri değer olan %0.84 Absolute risk reduction değeri(ARR) yani virüse karşı kesin etkinlik değeridir. Bilmeden alay edip gülersen sen gülünç duruma düşersin şuan olduğu gibi..
Sana ARR ve RRR değeri konusunda birsayfa geride cevap yazdı sayın @Mert E. göremedin sanırım oku o mesajı 😀 Komik durumda olan sensin bence 🤣🤣
 
Sana ARR ve RRR değeri konusunda birsayfa geride cevap yazdı sayın @Mert E. göremedin sanırım oku o mesajı 😀 Komik durumda olan sensin bence 🤣🤣
Orada yazanlar tıp literatüründe hangi değere bakıldığını değiştirmez açık ve net söylüyorum RRR sonucu şişirmekten başka bir halta yaramaz. Bu durum sadece biontech ten nemalananların işine gelir! Misal sende onlardan olabilirsin...
 
Orada yazanlar tıp literatüründe hangi değere bakıldığını değiştirmez açık ve net söylüyorum RRR sonucu şişirmekten başka bir halta yaramaz. Bu durum sadece biontech ten nemalananların işine gelir! Misal sende onlardan olabilirsin...
Profesör doktor falansinız herhalde?
 
(link)

Videoda sayın prof iştahlı iştahlı bebekler derken sayı bire düşmüş diyordu. Bilimsel yayın yapacakken, herhalde bir bebekle bilimsel yayını ancak bebeğimveben dergisi yapar. Var bu işte bir alicengiz oyunu.
 
Profesör doktor falansinız herhalde?

Hocam laf anlatmaya çalışma boşver, burada bir iki kişinin gerçeklikle bağı kopmuş, kendi kişisel hezeyanlarından bir dünya yaratmışlar orada debelenip duruyorlar. Yok ARR, yok aşıdan yakınım öldü, yok grip, yok g7, yok grafen anladım ki bunca saçmalığa bütün forum bir araya gelse yetişemez. Zaten artık ciddiye alanda yok; en iyisi görmemek, cevap vermemek.
 
Bir ülke vardı; Hemşireler kapı kapı gezip mamanın faydalarını, çocukları daha zeki yaptığını, anne sütünün ise zararlarını anlattılar. Anneler kendi sütlerini kesip o mamaları alıp çocuklarına yedirdiler. Ne de olsa devletin kapısına gönderdiği "okumuş" insandan daha iyi bilecek degillerdi ya "cahil" halleriyle. Bir ülke vardı; Köylerinde mis gibi yoncaları yiyip, yağlı yağlı süt veren ineklerin sütünü bıraktırıp, okul sıralarındaki çocuklara hayırsever ABD süt tozunu suyla karıştırıp dağıttılar ve lıkır lıkır içirdiler. Ne de olsa öğretmeni veriyordu, ondan daha iyi bilecek değillerdi ya. Bir ülke vardı; Tereyağ, yumurta, sakatat kolestrolü fırlatıyor aman yemeyin ölürsünüz! diye korkuttular. İnsanlar ağızlarına sürmedi korkularından. Yerine içinde jelatin olan, bakterinin bile üremediği margarinler yer aldı sofralarda. Sonra, "Ayyy pardon o bilgi yanlışmış yiyin gari" dediler. Zavallı halk kooosskocaa profesörlerden daha iyi bilecek değillerdi ya. Bir ülke vardı; Günlerden bir gün kuş gribi geldi bu ülkeye. Medya nasıl panik! Beyaz astronot gibi giyimli bilgili adamlar tavukların ayaklarından çuvala tıkıp tıkıp imha ettiler. Halk korktu. Köylü bacım, canım yerli ırk tavuklarını imha ettirdi, gitti reklamı yapılan virüssüz banvit tavuk, sarısı beyaz olan yumurtaları aldı afiyetle yedi. Ne de olsa koskoca gazeteci reklamında onu tavsiye etmiş fabrikasını gezdirmiş gparanti vermişti. Halk kooskoocaa gazeteciden daha iyi bilecek değildi ya. Bir ülke vardı; Dağı bayırı güzelim zeytin ağaçlarıyla doluydu ama zeytinyağı yanınca kanserojen yapıyormuş.. Ayçiçek yağının faydalarını, yiyince nasıl hafiflettiğini ve havalara uçurduğunu anlatan reklamaları izleyen bacım ürettiği zeytinyağını atıp gitti yağa benzeyen ürünü aldı. Zeytin ağaçları kesilip tarla yapıldı. Ne de olsa TV reklamları ondan daha iyi bilirdi. Bir ülke vardı; “Eyvah, domuz gribi var” dediler. Başta doktorlar, sağlık çalışanları uzattılar kollarını şırıngaya. Eee tabi ki halk da panikledi. “Bize aşı yok mu” diye hayıflanıp, “bize sıra ne zaman gelecek” diye isyan eder oldular. Yıllar sonra DSÖ, “pardon, bu aslında bir salgın değilmiş, aşı kartellerinin oyununa geldik” dedi, aşının ortaya çıkan yan etkilerinin üzeri örtüldü.. aşıyı olan olduğuyla kaldı. Her şey unutuldu. Bir ülke vardı; Kadın doğum uzmanları başladı söze.. Normal doğumun çarşaf çarşaf risklerini anlattılar. “Sana gün saat verelim, bavulunu, tacını, rujunu, tüllü terliğini sakın unutma ama. Sen o saate gel 15 dk sürmez imparator doğumu yaptırırız sana.” dediler. İkinci doğumun riskli olacağını ise söylemediler. Kadınlar koştu karınlarını kestirdi.. Koooskocaa doktordan daha iyi bilecek değillerdi ya.
 
Bir ülke vardı; Hemşireler kapı kapı gezip mamanın faydalarını, çocukları daha zeki yaptığını, anne sütünün ise zararlarını anlattılar. Anneler kendi sütlerini kesip o mamaları alıp çocuklarına yedirdiler. Ne de olsa devletin kapısına gönderdiği "okumuş" insandan daha iyi bilecek degillerdi ya "cahil" halleriyle. Bir ülke vardı; Köylerinde mis gibi yoncaları yiyip, yağlı yağlı süt veren ineklerin sütünü bıraktırıp, okul sıralarındaki çocuklara hayırsever ABD süt tozunu suyla karıştırıp dağıttılar ve lıkır lıkır içirdiler. Ne de olsa öğretmeni veriyordu, ondan daha iyi bilecek değillerdi ya. Bir ülke vardı; Tereyağ, yumurta, sakatat kolestrolü fırlatıyor aman yemeyin ölürsünüz! diye korkuttular. İnsanlar ağızlarına sürmedi korkularından. Yerine içinde jelatin olan, bakterinin bile üremediği margarinler yer aldı sofralarda. Sonra, "Ayyy pardon o bilgi yanlışmış yiyin gari" dediler. Zavallı halk kooosskocaa profesörlerden daha iyi bilecek değillerdi ya. Bir ülke vardı; Günlerden bir gün kuş gribi geldi bu ülkeye. Medya nasıl panik! Beyaz astronot gibi giyimli bilgili adamlar tavukların ayaklarından çuvala tıkıp tıkıp imha ettiler. Halk korktu. Köylü bacım, canım yerli ırk tavuklarını imha ettirdi, gitti reklamı yapılan virüssüz banvit tavuk, sarısı beyaz olan yumurtaları aldı afiyetle yedi. Ne de olsa koskoca gazeteci reklamında onu tavsiye etmiş fabrikasını gezdirmiş gparanti vermişti. Halk kooskoocaa gazeteciden daha iyi bilecek değildi ya. Bir ülke vardı; Dağı bayırı güzelim zeytin ağaçlarıyla doluydu ama zeytinyağı yanınca kanserojen yapıyormuş.. Ayçiçek yağının faydalarını, yiyince nasıl hafiflettiğini ve havalara uçurduğunu anlatan reklamaları izleyen bacım ürettiği zeytinyağını atıp gitti yağa benzeyen ürünü aldı. Zeytin ağaçları kesilip tarla yapıldı. Ne de olsa TV reklamları ondan daha iyi bilirdi. Bir ülke vardı; “Eyvah, domuz gribi var” dediler. Başta doktorlar, sağlık çalışanları uzattılar kollarını şırıngaya. Eee tabi ki halk da panikledi. “Bize aşı yok mu” diye hayıflanıp, “bize sıra ne zaman gelecek” diye isyan eder oldular. Yıllar sonra DSÖ, “pardon, bu aslında bir salgın değilmiş, aşı kartellerinin oyununa geldik” dedi, aşının ortaya çıkan yan etkilerinin üzeri örtüldü.. aşıyı olan olduğuyla kaldı. Her şey unutuldu. Bir ülke vardı; Kadın doğum uzmanları başladı söze.. Normal doğumun çarşaf çarşaf risklerini anlattılar. “Sana gün saat verelim, bavulunu, tacını, rujunu, tüllü terliğini sakın unutma ama. Sen o saate gel 15 dk sürmez imparator doğumu yaptırırız sana.” dediler. İkinci doğumun riskli olacağını ise söylemediler. Kadınlar koştu karınlarını kestirdi.. Koooskocaa doktordan daha iyi bilecek değillerdi ya.
Haklısınız hocam bilimadamları o ülkeye hep zarar verdiler, hiç faydaları olmadı. Ortalama yaşam beklentisini 80li yaşlara komplo dedektifleri getirdi. Ah bu bilim adamları, her türlü kötülük bunlarda. O ülkede herkes çok dürüst ama bunlar yüzünden oluyor her şey.
Ben konuyu takibi bırakıyorum, sıkıldım aynı muhabbetlerden.
 
Hocam laf anlatmaya çalışma boşver, burada bir iki kişinin gerçeklikle bağı kopmuş, kendi kişisel hezeyanlarından bir dünya yaratmışlar orada debelenip duruyorlar. Yok ARR, yok aşıdan yakınım öldü, yok grip, yok g7, yok grafen anladım ki bunca saçmalığa bütün forum bir araya gelse yetişemez. Zaten artık ciddiye alanda yok; en iyisi görmemek, cevap vermemek.
Hezeyan mı saçmalık mı asıl siz gerçek dünyadan kopmuşsunuz ve matrixinize güvenebilmek için gerçekleri görmek dahi istemiyorsunuz yazık...
Oysa hepsinin ispatı mevcut google a g7 2017 gündem maddeleri yazın bu kadar basit.
 
Hezeyan mı saçmalık mı asıl siz gerçek dünyadan kopmuşsunuz ve matrixinize güvenebilmek için gerçekleri görmek dahi istemiyorsunuz yazık...
Oysa hepsinin ispatı mevcut google a g7 2017 gündem maddeleri yazın bu kadar basit.

Google'a "Komplo teorilerine inanmak ile akıl sağlığı arasında bir bağlantı var mı?" yazın; bu kadar basit.
 
Google'a "Komplo teorilerine inanmak ile akıl sağlığı arasında bir bağlantı var mı?" yazın; bu kadar basit.
İşinize gelmiyor elbet, komplo teorisi demek, iki medya maymununa biat etmek, araştırıp gerçekleri idrak etmekten daha kolay....

ignorance is bliss
 
Size daha fazla cevap vererek konuyu gereksiz yere meşgul etmek istemiyorum. Zaten yazdıklarınızı okuyanların ekseriyeti durumunuzu kavramıştır. Allah yardımcınız olsun.
 
İsrail 3. doz Biontek aşısı çıkanlara 3 Ekim e kadar süre tanımış. Bu güruhtan bu tarihten sonra 3. dozunu olmayan çift doz aşılıların aşı kartı iptal edilecekmiş ve aşısız muamelesi göreceklermiş. Tahmin edildiği üzere bu iş 6 ayda bir aşı olmaya doğru gidiyor.

(link)
 
  • Beğen
Tepkiler: Road_Runner
Size daha fazla cevap vererek konuyu gereksiz yere meşgul etmek istemiyorum. Zaten yazdıklarınızı okuyanların ekseriyeti durumunuzu kavramıştır. Allah yardımcınız olsun.
Sana bol aşılı bir yaşam dilerim 3 4 5 6 7 yakında kevgire dönersin nasılsa sorgulamadan biat ettiğin hayatta başarılar...
 
Sana bol aşılı bir yaşam dilerim 3 4 5 6 7 yakında kevgire dönersin nasılsa sorgulamadan biat ettiğin hayatta başarılar...

Bugüne kadar 20 den fazla aşı olmuşumdur zaten ama yine de güzel dilekleriniz için teşekkür ederim. Size de sağlıklı günler dilerim.
 
Haklısınız hocam bilimadamları o ülkeye hep zarar verdiler, hiç faydaları olmadı. Ortalama yaşam beklentisini 80li yaşlara komplo dedektifleri getirdi. Ah bu bilim adamları, her türlü kötülük bunlarda. O ülkede herkes çok dürüst ama bunlar yüzünden oluyor her şey.
Ben konuyu takibi bırakıyorum, sıkıldım aynı muhabbetlerden.
ben de sıkıldım

 
SmartSelect_20210926-205125_Twitter.jpg

SmartSelect_20210926-205310_Twitter.jpg
 
Geri