Scudo Sports

Fixie üzerine ...

Merhaba

Bu kadar duygusal bir durum değil. Heryerde inerken çıkarken, düzde ,rüzgarda aynı viteste kendimi kasayım. Bu restleşme ne için . Neyi ispatlamaya çalışalım. Fixie sevilmez çünkü fonksiyonel değil. Sevene saygı duyarım ama neden sevilmediğini anlamakta zor olmamalı. Uludağ inerken, çıkarken neden aynı viteste kasayım ki inerken anında boşa dönecek çıkarken De kadansımı düşürecek. Bu yüzden sevmiyorum
Zoraki fiksi kullandım. Vitesli bisiklet yoktu o zaman. Bayır çekilmez oldu mu, inip iteklerdik. Iniş tehlikeli ise yine frene güvenmezdik. Pinokyo ydu zoraki kullandığım fiksi. Şimdi fiksi, fetbayk, davnhil, diye upuzun bir liste var.
 
Scudo
Ben, diz sağlığı konusunu ele alarak; bu işe gönül verip yeni başlayan yahut başlamayı düşünen arkadaşlara nacizane, kendi deneyimlerimden bahsetmek istiyorum.
3-4 yıl kadar önceydi. O dönem ağırlıklı yol bisikleti kullanıyordum. İşe gidip gelme, hafta sonu turları olsun yıllardır bisiklet kullandığımdan tecrübeliydim. Yine o dönem formum da en iyi seviyedeydi.
Fixie hep ilgi duyduğum bir konuydu. Çok uygun fiyata çok temiz bir purefix-xray bisiklet bulmuştum. Kullanmaya singlespeed başladım. Çok keyif almıştım. Bana göre vitesli bisikletten çok daha atak, kolay hızlanan, eğlenceli bir yapısı var vitessiz bisikletin. Artık yol ya da hele mtb gözüm görmüyordu. İşe giderken, hafta sonu kısa turlarda hep purefix ile gidip geliyordum. Turlarda, vitesli bisikleti olan arkadaşların zorlanabildiği yokuşları bile rahat çıkar haldeydim.
Güvenli alanlarda arka tekeri çevirip fixie de denemeye başlamıştım, çok güzeldi.
Fakat bir akşam bağdaş kurmuş, kitap okurken, ayağa zorlukla kalktım. Dizlerimin alt-ön kısımları acıyordu. ( Bu süreçte forumdaki fixie konularında tecrübeli arkadaşlar dişli oranını daha rahat hale getirme, ayak paça çorbası gibi kıymetli önerilerde bulundular. Bu öneriler çok rahatlatıcı olsa da dizleri sakatlamıştım artık.)Sonra hergeçen gün acı artmaya başladı. Dizlerde sürekli bir çıtlama, güçsüzlük hali. Merdiven çıkamaz olmuştum, yürümek bile zor geliyordu. İyi bir ortapedi doktoruna gittim. İlk muayenede ' Kondromalazi patella ' teşhisi koydu. Bisiklet, ağırlık çalışma, koşma gibi sporlar yasaklandı. Söylediklerinden aklımda kalan; dizi sabit tutan, diz kapağının altındaki üçgenimsi kısımlar zorlanmış ve diz eklemi belli yerlerden daha fazla sürtünüp aşınmıştı. Ağrı kesici ve ödem giderici ilaçlar, kalojen takviyeleri,yürüyüş dışında aktivite olmadan geçen üç aydan sonra ağrılar, sesler hafifledi. İkinci muayenede diz kapaklarını sabit tutan patella dizlikler ve kalojen takviyeye devam. 3. muayenede ise şikayetler bitmişti. Yaklaşık 10 ay bisiklet kullanamamıştım. Eski formumda olmasam ve eski yoğunlukta kullanmasam da bugün yine yol ve mtb kullanıyorum ama zorlamadan ve işe giderken dahi olsun, bisiklet sürerken patella dizlikleri kullanarak. O günlerden beri alışkanlık oldu, işe yarıyor mu bilmem her sabah bir çay kaşığı bamya tohumunu bir bardak suyla yutarım. Ama bir daha asla fixie-single speed denemedim, önceki formuna bir daha ulaşamadım ve halen dizlerimi zorlamamaya çok dikkat ediyorum.
Yazımın başında belirttiğim gibi gönül veren, yeni başlayacak arkadaşlar, konuyu iyi araştırıp, tecrübe sahibi kişilerin görüşlerinden faydalanın. Dişli oranına, kullandığınız şartlara, bisikletinizin size uyumuna,beslenmenize; sağlığınıza dikkat edin. Bu konuları ihmal etmezseniz gerçekten büyük keyif ve eğlence. Ayrıca gereksiz masraf-bakımdan kurtulup maksimum verim.
Ben o dönemde fixie ve yol ve dağ bisikletlerimi satmıştım. İyileşmeye başlayınca şehir-tur bisikletim ile kısa sürüşler yapmaya başlamıştım ama ağrılar yine başlayınca onu da satmıştım.
Bugün bir yol bir dağ bisikletim var. Zorlamadan, 100 km üzerine çıkmadan hafta sonu turlar yapıyor(sokağa çıkma yasaklarına kadar yapıyordum), işe de yine bisikletle gelip gidiyorum. Şikayetim kalmamış olsa da bisiklete, patella dizlikler olmadan binemiyorum. Yukarıda yazdığım gibi her sabah 1 çay kaşığı bamya tohumuna, dikkatli sürmeye devam.
Herkese sağlıklı, mutlu güzel sürüşler. Kendinize dikkat edin dostlar.

Öncelikle geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum.

Sizin yaşadığınız durum dünya genelinde fixieye bir hevesle başlayan herkeste oluyor. Siz daha ağır ve hasarlı olarak süreçten çıkmışsınız. Keşke böyle olmasaydı ancak bu aşamadan sonra yapılacak bir şey yok maalesef.

Başlamadan önce fixie nedir ne değildir bunu bize anlatan kimse yok. Herkes el yordamı ile öğreniyor bu işi. Ama bu işin bir ilmi var. Bizim ülkemizde velodrom olmadığı için bu ilmi öğrenebileceğimiz yer de yok. Antrenörler de zaten halka bildiklerini anlatmıyor. Mason locasından bilgi sızdırmak bizim ülkemizdeki pist branşı deneyimine sahip hocalardan almaktan kolay.

Şehirlerde fixie kültürünü işleyen gruplar çok az ve güçsüz. Küçük ve genellikle anarşist eğilimli gençlerin kurduğu gruplar bunlar. Fixie hakkında söylediklerine bakıyorum şehir efsaneleri ve kulak dolma bilgiler. Bir de bol bol esprili yaklaşım. Ötesi yok. Eli yuzi düzgün derli toplu bilgi veren kimse yok. Beni yeri geldikçe forumdaki yorumlarımla bir şeyler anlatmaya çalışıyorum ama onlar da parça parça.

1.Fixieye başlanırken mutlaka önce başka bir bisiklet deneyiminin olması gerekir. Fixie ilk bisiklet olamaz.
2. Fixie alındıktan sonra single dişlide en az 5 bin km pratik yapmak gerekir.
3. Bu süreçte kısa ve az eğimli rotalarda sürülecek.
4. Kaslar gelişmeden kesinlikle gaza gelinip skid falan yapılmayacak.
5. Her sporda olduğu gibi beslenmeye çok dikkat edilecek.
6. Ve ilk fixienin aynakol dişli oranı çok hafif olacak. 42 aynakolun üstü ile fixieye başlamak intihardan başka bir şey değil.

Başlamak için bunlar yeterli. Bunlara dikkat edilmezse dizlere verilen zarar geri döndürülemez bir zarar olabilir.

Not: Fixie üzerine yazdığım kitap bitti. Gönderdiğim bütün yayınevleri satmaz bu kitap diyerek basmıyorlar. Birkaç yayınevinden alacaklarım var ama pandemiyi bahane edip vermediler. 2021'de alabilirsem bastıracağım. Böylece fixie konusundaki temel kaynak kitabı bulunacak. Kimse sakatlanmayacak bundan sonra inşallah.
 
Rica ederim hayatim, bilmemek ayip degil sonucta. Linki tekrar birakiyorum.
Selesi 630mm den asagida olanlarda tek fren , fixielerde on fren, penny farthinglerde ise fren aranmaz.
Link koyamıyorum diye yapıyorsun değil mi? Bir de dalga geçer gibi Britanyadaki kuralları atmış. (Kaynak doğru mu o da ayrı bir mesele) Üşenmezsen araştır resmi gazetede bulursun.

Ha madem uzattık şunu da ekleyeyim. Yemişim fixie bisikleti arkadaşlar. Minimalist olacağım(!) diye sağlığınızdan olmayın, hem de yasa dışı işler yapmayın. Minimalizm böyle bir şey değil.

Ya yokuş çıkamayacaksınız ya iniş yapamayacaksınız. Hollanda mı bura dümdüz gideceksin saçmalamayın allasen. Zaten tüm vitesli bisiklet kullananlar manyak, fazladan para baymayı seviyorlar ondan hep.
Vites lobisi arkadaşlar! Kanmayın böyle şeylere, kapitalizmin oyunları!

Şuna benzetiyorum ben bu olayı, telefonu her zaman aynı parlaklıkta kullanmaya. Ya gece kör olacaksın ya gün yüzü göremeyeceksin ortası yok, zorlamaya da gerek yok. Sürekli düşürse bile telefona kılıf da takmaz böylesi koruyucu da. Saçma bir zihniyet.
Telefonu her zaman aynı parlaklıkta kullanabiliyor musunuz? Bir test edin bakalım birkaç ay, kullanabiliyorsanız alın. O sürekli düşen telefondan kılıfı koruyucuyu çıkarıp atabiliyorsanız alın fiksi. Bisikletçiden dönüştede bir psikoloğa uğrayın.

Ha dersen ki beni ne ilgilendirir? İlgilendirmez hocam.
Tak frenleri benim canımı riske atma tek isteğim, gerisi öneri.
 
Son düzenleme:
enteresan bir başlık olmuş mtb neden sevilmiyo? veya yol bisikleti neden sevilmiyo ?
Tamamiyle tarz istek beklenti meselesi
Beklentiler karsılanmaz ve tercih edilmez (sevmemek değildir bu)
 
  • Beğen
Tepkiler: Ali Kılıç 35.5
@Mmertg
mtb de yol bisikleti de epey yaygın bir şekilde arz ve talebi olan ürünler. Ancak şu anda ülkemizde vitessiz bisiklet neredeyse satılmıyor. Hatta parçaları bile çok nadir.
Fat bike bile daha yaygın.

Anladığım kadarıyla ülkede pist yarışlarının olmaması da önemli bir etken. Bu yarışlarda frenli normal bisikletler kullanılmıyor. Ama yarış olmayınca pahalı sabit vitesli bisiklet de satılmayacağından üreticiler yazlıkta bir km mesafede binecek insanlara bile vitesli bisiklet satma derdine düşmüşler.
 
Link koyamıyorum diye yapıyorsun değil mi? Bir de dalga geçer gibi Britanyadaki kuralları atmış. (Kaynak doğru mu o da ayrı bir mesele) Üşenmezsen araştır resmi gazetede bulursun.

Ha madem uzattık şunu da ekleyeyim. Yemişim fixie bisikleti arkadaşlar. Minimalist olacağım(!) diye sağlığınızdan olmayın, hem de yasa dışı işler yapmayın. Minimalizm böyle bir şey değil.

Ya yokuş çıkamayacaksınız ya iniş yapamayacaksınız. Hollanda mı bura dümdüz gideceksin saçmalamayın allasen. Zaten tüm vitesli bisiklet kullananlar manyak, fazladan para baymayı seviyorlar ondan hep.
Vites lobisi arkadaşlar! Kanmayın böyle şeylere, kapitalizmin oyunları!

Şuna benzetiyorum ben bu olayı, telefonu her zaman aynı parlaklıkta kullanmaya. Ya gece kör olacaksın ya gün yüzü göremeyeceksin ortası yok, zorlamaya da gerek yok. Sürekli düşürse bile telefona kılıf da takmaz böylesi koruyucu da. Saçma bir zihniyet.
Telefonu her zaman aynı parlaklıkta kullanabiliyor musunuz? Bir test edin bakalım birkaç ay, kullanabiliyorsanız alın. O sürekli düşen telefondan kılıfı koruyucuyu çıkarıp atabiliyorsanız alın fiksi. Bisikletçiden dönüştede bir psikoloğa uğrayın.

Ha dersen ki beni ne ilgilendirir? İlgilendirmez hocam.
Tak frenleri benim canımı riske atma tek isteğim, gerisi öneri.
Beni ilgilendirmez ben belfastte suruyorum.
 
  • Muhteşem
  • İnanılmaz
Tepkiler: necmeddin ve MakRo
Link koyamıyorum diye yapıyorsun değil mi? Bir de dalga geçer gibi Britanyadaki kuralları atmış. (Kaynak doğru mu o da ayrı bir mesele) Üşenmezsen araştır resmi gazetede bulursun.

Ha madem uzattık şunu da ekleyeyim. Yemişim fixie bisikleti arkadaşlar. Minimalist olacağım(!) diye sağlığınızdan olmayın, hem de yasa dışı işler yapmayın. Minimalizm böyle bir şey değil.

Ya yokuş çıkamayacaksınız ya iniş yapamayacaksınız. Hollanda mı bura dümdüz gideceksin saçmalamayın allasen. Zaten tüm vitesli bisiklet kullananlar manyak, fazladan para baymayı seviyorlar ondan hep.
Vites lobisi arkadaşlar! Kanmayın böyle şeylere, kapitalizmin oyunları!

Şuna benzetiyorum ben bu olayı, telefonu her zaman aynı parlaklıkta kullanmaya. Ya gece kör olacaksın ya gün yüzü göremeyeceksin ortası yok, zorlamaya da gerek yok. Sürekli düşürse bile telefona kılıf da takmaz böylesi koruyucu da. Saçma bir zihniyet.
Telefonu her zaman aynı parlaklıkta kullanabiliyor musunuz? Bir test edin bakalım birkaç ay, kullanabiliyorsanız alın. O sürekli düşen telefondan kılıfı koruyucuyu çıkarıp atabiliyorsanız alın fiksi. Bisikletçiden dönüştede bir psikoloğa uğrayın.

Ha dersen ki beni ne ilgilendirir? İlgilendirmez hocam.
Tak frenleri benim canımı riske atma tek isteğim, gerisi öneri.

Bu yorumu silme. Burada dursun. Buradaki tüm ithamlarda 210 sayfalık bir kitapta cevap vereceğim. Neyse bu başka mesele. Bunu geçelim.

Onu bırak da bana yer zaman rota paylaş. Vitesli bisikletini de al gel. Ben de frensiz fixie ile geleceğim. Rota senin paşa keyfine kalmış. Beni geçebilirsen fixiemi orada bırakır giderim. Sen kaybedersen altındaki bisikleti alır dönerim. Boş lafa karnım tok benim. Bu forumda takma isimle atıp tutan çok gördük. Net konuş aslanım. Var mısın yok musun? Madem ki fixie hakkında fikirlerin böyle. Ya fikrinin arkasında duracaksın ya da korkaklar gibi kaçacaksın. Fikrinin davacısı olmayan adamların yorumlarını ciddiye almıyorum artık.

Haaa aklında bulunsun. 18 kiloluk yüklü çelik fixie ile şu turu yapabilmiş bir adamı düelloya davet ediyorsun. Haberin olsun diye paylaşıyorum.

Çorum - Ankara 245 km
(link)
Screenshot_2021-01-17-21-14-26-599_com.android.chrome.jpg

Benim düelloya davet ettiğim göbele hak hele. 7 Ocak'ta üye olmuş, 17 Ocak'ta fixiecilere yürümüş. Çocuğum sen kimsin? Hakikaten beyefendi gibi adını soyadını isminin cismini soruyorum. Şimdi "Sen kimsin?" ifadesini hakaret amaçlı kullananlar var. Ben eski kafalı biriyim. Gerçekten kim olduğunu öğrenmek için soruyorum.
Yoksa sen fixie ile tırmanılmaz diyen önüne düz duvara tırmandığım turu koyup ondan sonra foruma giremez hâle getirdiğim arkadaş mısın?
 
Son düzenleme:
Link koyamıyorum diye yapıyorsun değil mi? Bir de dalga geçer gibi Britanyadaki kuralları atmış. (Kaynak doğru mu o da ayrı bir mesele) Üşenmezsen araştır resmi gazetede bulursun.

Ha madem uzattık şunu da ekleyeyim. Yemişim fixie bisikleti arkadaşlar. Minimalist olacağım(!) diye sağlığınızdan olmayın, hem de yasa dışı işler yapmayın. Minimalizm böyle bir şey değil.

Ya yokuş çıkamayacaksınız ya iniş yapamayacaksınız. Hollanda mı bura dümdüz gideceksin saçmalamayın allasen. Zaten tüm vitesli bisiklet kullananlar manyak, fazladan para baymayı seviyorlar ondan hep.
Vites lobisi arkadaşlar! Kanmayın böyle şeylere, kapitalizmin oyunları!

Şuna benzetiyorum ben bu olayı, telefonu her zaman aynı parlaklıkta kullanmaya. Ya gece kör olacaksın ya gün yüzü göremeyeceksin ortası yok, zorlamaya da gerek yok. Sürekli düşürse bile telefona kılıf da takmaz böylesi koruyucu da. Saçma bir zihniyet.
Telefonu her zaman aynı parlaklıkta kullanabiliyor musunuz? Bir test edin bakalım birkaç ay, kullanabiliyorsanız alın. O sürekli düşen telefondan kılıfı koruyucuyu çıkarıp atabiliyorsanız alın fiksi. Bisikletçiden dönüştede bir psikoloğa uğrayın.

Ha dersen ki beni ne ilgilendirir? İlgilendirmez hocam.
Tak frenleri benim canımı riske atma tek isteğim, gerisi öneri.
Biz bizden farklı düşünen ve farklı şeyler yapan kişilerden nefret etmiyoruz. Size mutlu bir hayat dilerim.
 
Düello müello ne oluyor yahu burada? 🤣🤣 Bari bisiklet çetesi de kurun, biz de katılalım. Ya lütfen 200 küsur km yapmışsın 20-22 ortalama ile. Büyütme bu kadar. İsim vermeyeyim ama aşağıda ekran görüntüsünü paylaştığım arkadaş ne yapsın? Şimdi diyeceksin öyle kadro, böyle ağırlık yok falan. Hadi neyse....

1610910872756.png
 
Bu yorumu silme. Burada dursun. Buradaki tüm ithamlarda 210 sayfalık bir kitapta cevap vereceğim. Neyse bu başka mesele. Bunu geçelim.

Onu bırak da bana yer zaman rota paylaş. Vitesli bisikletini de al gel. Ben de frensiz fixie ile geleceğim. Rota senin paşa keyfine kalmış. Beni geçebilirsen fixiemi orada bırakır giderim. Sen kaybedersen altındaki bisikleti alır dönerim. Boş lafa karnım tok benim. Bu forumda takma isimle atıp tutan çok gördük. Net konuş aslanım. Var mısın yok musun? Madem ki fixie hakkında fikirlerin böyle. Ya fikrinin arkasında duracaksın ya da korkaklar gibi kaçacaksın. Fikrinin davacısı olmayan adamların yorumlarını ciddiye almıyorum artık.

Haaa aklında bulunsun. 18 kiloluk yüklü çelik fixie ile şu turu yapabilmiş bir adamı düelloya davet ediyorsun. Haberin olsun diye paylaşıyorum.

Çorum - Ankara 245 km
254206 dosyayı görüntüle

Benim düelloya davet ettiğim göbele hak hele. 7 Ocak'ta üye olmuş, 17 Ocak'ta fixiecilere yürümüş. Çocuğum sen kimsin? Hakikaten beyefendi gibi adını soyadını isminin cismini soruyorum. Şimdi "Sen kimsin?" ifadesini hakaret amaçlı kullananlar var. Ben eski kafalı biriyim. Gerçekten kim olduğunu öğrenmek için soruyorum.
Yoksa sen fixie ile tırmanılmaz diyen önüne düz duvara tırmandığım turu koyup ondan sonra foruma giremez hâle getirdiğim arkadaş mısın?
Düelloya davet etti ya, sakin ol azıcık. Panik atak mı var sende?
Burası böyle bir ortam olmamalı.
Başlıkta soru sorulmuş ben de cevabımı vermişim, kitabına da kondisyonuna da saygı duyarım.

Eminim ki beni geçersin.
Benim söylediklerimin gerçek. Senin lafların ise öfke patlaması.

Ha şu ben kimim meselesine gelirsek :D
Ben bir senedir okuyorum forumu, 9 ay önce falan kayıt olmuştum, bir konuya mesaj yazdım hesabım engellendi. Sonra küstüm ve de kayıt olmadım bir daha, taa ki işte bu günlere kadar, yeni bir bisiklet almayı düşünüyordum yeni hesap açtım vesaire.

Dur hemen sinirlenme be adam, 18 kilo metal yığınına ve üstündeki bir beygire sallamak için açmadım hesabı.
Link atamıyoz belki ama hesap açmadan göremiyorsun bile.

Senin anlayacağın hasmın/hasmınız tanıdığın biri falan değilim. Git trainerınla düello yap, kış günü manyak mıdır nedir...
Sonra neden sevmiyoruz fixie, tamam yemedik fiksini. Resimlerde kıravatlı mıravatlı herifler, gerçekte na ahanda bu. Fiksici sıtayla...
 
Son düzenleme:
Düello müello ne oluyor yahu burada? 🤣🤣 Bari bisiklet çetesi de kurun, biz de katılalım. Ya lütfen 200 küsur km yapmışsın 20-22 ortalama ile. Büyütme bu kadar. İsim vermeyeyim ama aşağıda ekran görüntüsünü paylaştığım arkadaş ne yapsın? Şimdi diyeceksin öyle kadro, böyle ağırlık yok falan. Hadi neyse....

254222 dosyayı görüntüle

Bu arkadaşlar yanlış hatırlamıyor isem üç kişi olarak yaptılar bu turu. Kanımca ikimiz de tanıyoruz kendilerini. Her fondoda genel klasman birincisi oluyor. Helâl olsun. Kendisini her ortamda tebrik eder, kutlarım. Muhtemelen ben hiçbir zaman bu seviyede bir bisikletçi olamayacağım.
Bak yazın salgın biterse Bursa'ya gelirim. Uludağ'a tırmanıyor muyuz? Sen ondan haber ver. Unutmadım bak.
 
Son düzenleme:
  • İnanılmaz
Tepkiler: necmeddin
Bu arkadaşlar yanlış hatırlamıyor isen üç kişi olarak yaptılar bu turu. Kanımca ikimiz de tanıyoruz kendilerini. Her fondoda genel klasman birincisi oluyor. Helâl olsun. Kendisini eğer ortamda tebrik eder, kutlarım. Muhtemelen ben hiçbir zaman bu seviyede bir bisikletçi olamayacağım.
Bak yazın salgın biterse Bursa'ya gelirim. Uludağ'a tırmanıyor muyuz? Sen ondan haber ver. Unutmadım bak.
Gel Hatta forunmdan başka gelmek isteyenler de var. Aynı güne getirelim daha iyi olur.
 
Düelloya davet etti ya, sakin ol azıcık, panik atak mı var sende. Burası böyle bir ortam olmamalı.
Başlıkta soru sorulmuş ben de cevabımı vermişim, kitabına da kondisyonuna da saygı duyarım.

Eminim ki beni geçersin. (Dalga geçmiyorum çok yazını okudum forumda)
Yine de bu söylediklerimin gerçekliğini değiştirmez. Senin lafların ise öfke patlaması.

Ha şu ben kimim meselesine gelirsek :D
Ben bir senedir okuyorum forumu, 9 ay önce falan kayıt olmuştum, bir konuya mesaj yazdım hesabım engellendi. Sonra küstüm ve de kayıt olmadım bir daha, taa ki işte bu günlere kadar, yeni bir bisiklet almayı düşünüyordum yeni hesap açtım vesaire.

Senin anlayacağın hasmın/hasmınız tanıdığın biri falan değilim. Git trainerınla düello yap, kış günü manyak mıdır nedir...
Sonra neden sevmiyoruz fixie, yemedik 18 kilo fiksini. Resimlerde kıravatlı mıravatlı herifler, gerçekte na ahanda bu. Fiksici sıtayla...

Ahahahahahhaahha.....
Her fixieci "gündüzleri kılark kent, geceleri süpermen"dir.

Ayrıca trainer ya da roller kullanmam. 365 gün bisiklete binerim. Kar, buz, yağmur özellikle tercihimdir. Lastik yemeden bol bol skid yapabiliyorsun karın, buzun, ıslak zeminin üstünde.

Foruma da küsme. Olur öyle şeyler. Fazla kafaya takma. Ara ara sen engellersin, ara ara o seni engeller... Ama bir türlü vazgeçemezsin. Yine geri dönersin. Forum bu açıdan uzatmalı sevgilin gibidir. Bisiklet konusunda vazgeçilmez bir yer. Genelde benim yorumları da silerler, kızarım ama biraz düşününce hak veriririm. Sen de biraz düşünürsen hak verirsin.

Bana saygı duymak zorunda değilsin. Saygı duyarım. Ama fixieciliğe saygı duymalısın bence. Bu makineler ile Transcontinental bitiren bisikletçiler var. Haaa biz o seviyede değiliz o ayrı mesele. Ama olmak için çabalıyoruz. Umuyorum ki sen de çabalarsan iyi bir fixieci olacaksın.

Panik atak falan yok, şükürler olsun. Ben küçükken keçi sütü çok ucuzmuş İzmir'de. Sabah akşam yarım litre içirmişler. Fakirlik işte. İnek sütüne paraları yetmemiş ana babamızın. Canları sağ olsun. Bu yüzden eccik inatlaşma egilimim var. İdare edecen gaari.

Haaa şu konuda kesinlikle haklısın. Yukarıda bir yerde de yazdım. "Fixie neden sevilmiyor." sorusunun yanıtı aslında benim gibi fixiecilerdir. İnatlaşmayıp "Fixie sadece düz yolda sürülür, uzun yol yapılmaz, frensiz kullanmak aptallıktır, fixie verimsizdir, enayiliktir." falan desek herkes sevecek bizi de.
 
@Ali Kılıç 35.5 az daha kapışalım diyecektim , ama olayın rengi değişti. Şimdi ben çocukluğumda manda (Çorum şivesiyle kömüş) sütü ile beslendiğim için adil olmaz diye yormayacağım seni.
Fakat keçi sütü inek sütünden daha bir kuvvetlidir. :)
 
@Ali Kılıç 35.5 az daha kapışalım diyecektim , ama olayın rengi değişti. Şimdi ben çocukluğumda manda (Çorum şivesiyle kömüş) sütü ile beslendiğim için adil olmaz diye yormayacağım seni.
Fakat keçi sütü inek sütünden daha bir kuvvetlidir. :)

Abi küçükken kömüş sütü içmiş biriyle yarışmam. Ben geçen sene iki hafta yoğurdunu yedim. Dehşet bir şey. Kömüş sütü içmiş adamla yarışılmaz. 😂
 
@necmeddin abi @Ali Kılıç 35.5 öğretmenim kapışmaktan uzak naif biri aslında, kabahat içindeki çılgın fiksicinin 😊
Hocam hobin, merakın, tutkun her ne dersen, buradan belli oluyor, aldığın keyif daim olsun. Bu konuda herkese bir faydan dokunmuştur.
 
@Cambaz Çorumda dilden dile dolaşır oldu , bir Çılgın Fixieci var diye . Ali hocayla geçen yıllarda tanışmak nasip olmadı. Nasip olursa baharda diyelim. Her babayiğidin harcı değil Ali hocanın sürdüğü yerler. Dağ bisikleti ile zorlar adamı . :harika:
 
Ahahahahahhaahha.....
Her fixieci "gündüzleri kılark kent, geceleri süpermen"dir.

Ayrıca trainer ya da roller kullanmam. 365 gün bisiklete binerim. Kar, buz, yağmur özellikle tercihimdir. Lastik yemeden bol bol skid yapabiliyorsun karın, buzun, ıslak zeminin üstünde.

Foruma da küsme. Olur öyle şeyler. Fazla kafaya takma. Ara ara sen engellersin, ara ara o seni engeller... Ama bir türlü vazgeçemezsin. Yine geri dönersin. Forum bu açıdan uzatmalı sevgilin gibidir. Bisiklet konusunda vazgeçilmez bir yer. Genelde benim yorumları da silerler, kızarım ama biraz düşününce hak veriririm. Sen de biraz düşünürsen hak verirsin.

Bana saygı duymak zorunda değilsin. Saygı duyarım. Ama fixieciliğe saygı duymalısın bence. Bu makineler ile Transcontinental bitiren bisikletçiler var. Haaa biz o seviyede değiliz o ayrı mesele. Ama olmak için çabalıyoruz. Umuyorum ki sen de çabalarsan iyi bir fixieci olacaksın.

Panik atak falan yok, şükürler olsun. Ben küçükken keçi sütü çok ucuzmuş İzmir'de. Sabah akşam yarım litre içirmişler. Fakirlik işte. İnek sütüne paraları yetmemiş ana babamızın. Canları sağ olsun. Bu yüzden eccik inatlaşma egilimim var. İdare edecen gaari.

Haaa şu konuda kesinlikle haklısın. Yukarıda bir yerde de yazdım. "Fixie neden sevilmiyor." sorusunun yanıtı aslında benim gibi fixiecilerdir. İnatlaşmayıp "Fixie sadece düz yolda sürülür, uzun yol yapılmaz, frensiz kullanmak aptallıktır, fixie verimsizdir, enayiliktir." falan desek herkes sevecek bizi de.
Uzatmak istemiyorum ama bu düzeltmeyi yapmam gerek, frensiz kullanmak aptallıktırdan ziyade, kanunsuzdur dedim. Altını çizerim.
 
Geri