@Mesut Girgiç
Ya burada her yer insan kayniyor. Haritadan soyle kalmak icin ufak bir yer seceyim diyorum, birde bakiyorumki sehir 2-3 milyon nufuslu. Iyiki bunlarda 1980 den beri tek cocuk plani var eger olmasaymis adim atmaya yer olmazdi. Mesela dunku sehir Luoyang, 1920 yilinda 20 bin nufusluymus simdi ise 6,3 milyon.
Bugune kadar Beijing'in guneyine dogru yaklasik 900 km yol aldim. Gunde ortalama 100 km gidiyorum ama oyle ortalama hiz hastasi degilim. Zaten uzun yolda oyle 3-4 gun bir hafta hic onemli degil. Fazla zorlanmayayim diye basta duz yollari sectim, ama olacak gibi degil sakinlige ve temizlige hasret kaldim. Oglenleri soyle agac dibi su kenari falan bir mola yapayim diyorum ama nerde. Her yer kirli, su, dere kenari desen aramakla kolay bulunmuyor. Ancak merdiven kenari, tas ustu falan idare ediyorum.
Bugun biraz batiya sakin yerlere dogru gelmeye basladim. Artik daglara cikabilecek kondusyonumda var. Burada lisan en basli problem. Tabelelar var okuyamiyorsun, neyseki bende hem Ingilizce hemde Cin'ce harita var ama Ingilizce ile ne kadar Cinlilere anlatmaya calissam bos. Bunlarin dilini telaffuz etmek hakikaten cok zor. Oncelikle temel ihtiyaclari ve otel, cadir yeri gibi kelimeleri ogrendim ama her defasinda zorluk cekiyorum. En sonunda birisi bana Cince "otel ariyorum" diye bir kagit yazdi artik millete onu gosteriyorum. Gidecegim yerleri sorarken de en az iki kisiye Cin haritasini gosterip el isaretiyle yol tarifi aliyorum.
Bana gore Cin ihrac sampiyonu ama buna karsilik dogasini heba etmis. Tarlalarini suladiklari sular hic de oyle istah acici gozukmuyor. Aylik ortalama ogretmen maasi 125 dolar. Son model arabalar cirit atiyor, isini yoluna koyanlar luks icinde. Vahsi kapitalizm. Acayip bir insaat sektoru var. Cinliler bugune kadar ellerine gecenle yetinmesini bilmis kisiler. Konustuklarim oyle disari gideyim kendimi kurtarayim diye dusunmuyorlar. Kendi ulkeleri ile ovunuyorlar. Sosyal olarak her aksam meydanlarda bunlara ait toplu danslar yapip, grup halinde yasamanin hazzina variyorlar. Bir nevi toplu terapi. En begendigim yonleride SABIRLI olmalari. Adamlarin trafikte bir kere olsun birbirine bagirdigini gormedim. Birde oyle sokaklarda ickili, sarhos, nara atan etrafi rahatsiz eden kimseler yok. Cocuklar tek varliklari, uzerlerine titriyorlar. Bu yuzden dilenen cocuk kesinlikle yok, gerci yetiskini de yok sayilir, gururlu insanlar.
Biraz once 10 kadar cocuga ingilizce dersi verdim, oyle spontan aniden sokakta. Hemen birisi kitap getirdi hep beraber neseyle konustuk bi daha, bi daha resim cektik. Herkes yabancilara karsi bastan cok cekingen ama guler yuze hemen guler yuzle karsilik verip cok mutlu oluyorlar.
Simdilik bu kadar. Ilgilenen arkadaslar oldugu icin sevindim. Ancak teknik olanaksizliklardan resim gonderemiyorum.
Selamlar.