40 yaşındayım, bir velet tarafından dolandırılmış bulunuyorum. Uzun süredir kazık yememiştim, tadı iyi değilmiş.
Tam tamına 175 TL'mi kaptı çocuk yav. Bittim, mahvoldum. Rayı kırık, yapıştırılmış ama karbon bir sele göndermiş bana. Whatsapp'yan yazdım, engelledi sanırım beni. Benim ciğerim yandı siz yanmayın diye buraya yazayım. Belki aratılır ismi çıkar, biri görür; yaptığım hatayı yapmasın.
İlanları burada: (link)
İsmail Ozan Aşılıoğlu isimli arkadaşı tanıyanlar varsa söyleyebilir mi, insan en azından ürünü çamurlu göndermez, siler. Ayıp ya. Ankara Etimesgut'ta yaşıyor. Turda antremanlarda falan görürseniz teessüflerimi iletirsiniz. (link)
Google'da çok kısa adını arattım instagramı facebook'u her şeyi var. Uğraşayım dedim, gerçekten üşendim. Buraya yazıp unutacağım.
Yenimahalle Bisiklet ve Doğa Sporları Spor Kulübü'nde yarışmış. Bu kulüplerde çocuklara sportmenlik değil bisiklet camiasındaki yeni kerizleri silkelemek öğretiliyor sanırım. Bu spora yeni başladım ama sporculuğun ne olduğunu biliyorum, sadece antreman yapılarak sporcu olacağım sanıyorlar. Mümkün değil 175 TL için kendini şu durumlara sokan, kendine saygı duymayan biri iyi bir sporcu olamaz. Başarılı olamaz. Aileler nasıl yetiştiriyor evlatlarını, spor kulüplerinde antrenörler anlatmıyorlar mı, kamplarda, yarışlarda, turlarda nasıl bir kültür alıyor bunlar. Ürünü geç gönderdiği için sorduğumda bir yerde yaptığı antremandan görüntü yolladı, bir çok bisikletçi arkadaşı var. Google'da yarışlara katıldığı da çıkıyor. Bisiklet camiasının bir parçası yani.
He tabi ben çok şaşırmadım, biraz göze de alıyorum böyle şeyleri. Yoksa ürünü görmeden para göndermenin bu tür olaylara davetiye çıkaracağını biliyorum, belki biraz hak ettim. Sadece sporcuyum diyen türk gençlerine ve bu camiaya şu durumu yakıştıramıyorum. Alacağın olsun be İsmail Ozan Aşılıoğlu.