Merhabalar , Ankara Erdoğanlar Bisiklet ile ilgili uzun zamandır 2-3 konu başlığı gördüm , yazıları inceledim , fazla müdahil olmak istemedim. Hem şahit olduğum ve hemde bizzat yaşadığım şeyleri paylaşmak isterim.
Az çok forumu düzenli kullanan arkadaşlar ve beni şahsen tanıyan arkadaşlar bilirler ki işitme engelli birisiyim. İşitme cihazı kullandığım için telefonda konuşmakta zorlanıyorum. Bu yüzden ağırlıklı olarak yazışarak veya mailleşerek işlerimi halledebiliyorum. 12 yılını şu spora vermiş birisi olarak ; bakın profesyonelim demiyorum , bu işle haşır neşir olmuş yıllarını vermiş , en önemlisinden en gönüllüsüne kadar birçok insanla muhatap olmuş birisi olarak ; ben mesela yıllarca Mehmet Beyin babası Lütfi bey hakkında hep olumlu şeyler duydum. Bakın adamların ticari yönleri değil insani yönleri daha çok konuşuluyor. Öncelikle ben hep bunları duydum. Oradan bir erdoğanlar bisiklet kimdir nedir merakı bende başladımı , evet başladı.
Yıllar sonra bir miktar kredi çektim , Allah nasip etti , olimpiyatlara da gittiğimde bunu bizzat yaşayarak öğrendim. Elin gavurunda son model ultra hafif bisikletler , biz yürek gücümüzle imkansızlıklarla bu adamlarla boy ölçüşmeye çalışıyoruz. Olay malzemede bitmiyor kesinlikle , düzenli antremanı , imkanları ıvır zıvırı her açıdan.
Derken baktım ne devletin ne de federasyonun bu konuda en ufak yardımcı olacağı yok ; ( tarihte ilk defa olimpiyatlara giden ilk işitme engelli TÜRK Bisikletçi olmama rağmen devlet desteği görmedim ) kendi imkanlarımı yine kendim yarattım ve imkanım el verdiğince yeni bir bisiklet topladım. Bu bisikletin özellikleri ve fotoğrafları da yine forumda mevcuttur. Bu bisikletin toplanması sürecinde neredeyse 1 yıla yakın ben mehmet beyle düzenli ve belirli aralıklarla sürekli mailleştik , konuştuk , dertleştik , o beni veya ben onu yönlendirdim. Ne yapabiliriz ne edebiliriz. Bisiklet toplama meselesi öyle konuşulduğu gibi basit bir işte değil. Ve parçalarımın çoğu yurt dışından geldiği için baya bi uğraşmak gerekiyordu. Derken açıkçası şunu söylemem gerekirki her mailime cevap aldım. En güzel şekilde ilgilenildi. Parasını internet üzerinden ödemiş olmama rağmen en pahalı ve türkiyede belki de tek bilemiyorum çünkü hiç kimsede görmedim. Olsa olsa taş çatlasın 5 kişide vardır. Bu parçaları ücreti ödenmiş olmasına rağmen 1 ay gibi bir süre yine erdoğanlar bisiklette beni bekledi. Ne dökülme , ne kullanılma , ne deforme olma , ne de herhangi bir sorun veya eksiklik bile söz konusu değildi. Samsundan kalktım , tüm parçalarımı getirdim ve 1 gün içinde bisikletimi en iyi şekilde gözümün önünde toplayıp teslim ettiler. Çok şükür bugünleri gördük.
Benim olayım dışında bir olay daha paylaşmak istiyorum. Bu yıllar önce olan bir olay. Samsunda yaşayan bisiklet gönüllüsü bir kardeşimiz internet üzerinden erdoğanlar bisikletten bisiklet almış. Adresine kargolanmış gelmiş , normalde erdoğanlardan aldığınız ürünler için kargo ücreti ödemiyorsunuz. Kardeşimizden kargo ücreti istenmiş , ödersin ödemezsin derken neyse ödemişler. Durumu erdoğanlar bisikleti arayıp iletmişler. Erdoğanlar bisiklet durum için özür dilemiş ve yarın kargo görevlisi sizden özür dileyecek ve parasını iade edecek demiş. Ve aynende bir sonraki gün kargo görevlisi gelmiş hem özür dilemiş hemde aldığı ücreti geri iade etmiş. Bu kardeşimiz çok mutlu olmuş.
Demem o ki , eleştirmek evet haktır , ama eleştirirken yıkıcı değilde yapıcı olursak bunun herkese faydası olur. Bir yerde bi eksiklik varsa bunlar düzeltilebilir veya giderilebilir. Neyse lafın kısası ne kimse kırılsın ne de kimse üzülsün. Umarım tüm sorunlar çözülür ve herşey açığa kavuşur.
Kalın sağlıcakla.