HakanAydn
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 21 Ocak 2020
- Mesaj
- 2.399
- Tepki
- 6.162
- Şehir
- Mugla
- İsim
- Hakan
- Başlangıç
- 2019—20
- Bisiklet
- Specialized
- Bisiklet türü
- Şehir - Tur
Katlayamıyorsak?Yalnız şunu da belirteyim ben katlanır bisiklet kullanıyorum. Katlanır bisiklet kullanmayan kendine bisiklete biniyorum demesin*! Herkes akıllı olsun, saygılar =)
*: Bu bölüm şaka
El gazını hesap edememiş devletimiz, alan direk taktırıyor, elinden gelse çoğu pedalı söktürür yerine motosiklet peg'i taktırır...Karayolları Trafik Kanunu 25 km/s hızı geçmeyen pedal basmayı bırakınca elektriği kesen iki tekerli araçları bisiklet olarak tanımlamış.
Ben demedim o dedi kanun dedi.
Elektrikli bisiklet dememiş bisiklet demiş.
Katlayamıyorsak?
El gazını hesap edememiş devletimiz, alan direk taktırıyor, elinden gelse çoğu pedalı söktürür yerine motosiklet peg'i taktırır...
310370 dosyayı görüntüle
Bu da bizim canavar, 10 günde su koyveren. İnşallah çabuk gelir parçalar ama gelse de çoğu tekrar bozuluyormuş, oysa RKS sektörde açık ara önde. . Şimdi 27 bin bu alet. Bugün A101 de 29 bine 50 cc scooter gördüm. Ben zaten binmeyeceğim, keşke benzinli alsaydım çocuklara, fiyat aynı.
Hocam zaten şu an Türkiye'de bisiklet yolları 3tekerliler, e-scooterlar hatta 50-100 cc motorlar tarafından seri olarak kullanılıyorlar. Adamlarla sık sık polemiğe de giriyoruz ama kime neyi anlatacaksın, herkes işine geldiği gibi yaşıyor artık ülkemde ve herkes haklı, kural yok.Hocam bun sadece el gazi ile gidebilen, 25 km/s hiz sinirlamasi bulunmayan fat bike diye tabir edilen cihazlar yeni gunah kecisi ilan edildi bizim buralarda. Genelde uzak dogudan ithal edilen bu cihazlarin pilleri cok kolay calinabildigi icin sigorta yapmiyorlar artik
(link)
Uygun fiyatlari yuzundne ozellikle gencler bunlardan almaya basladi, teror estiyorlar bisiklet yollarinda. Hiz siniri olmamasi sebebi ile mobilet/motorsiklet olarak degerlendirilip ehliyet, plaka, kask zorunlulugu getirilmesi isteniyor ama ithal edilen urunleri siniflandiramiyorlar bir turlu. Polis yolda cevirse, sadece el gazi ile mi gidebiliyor yoksa normal elektrikli bisiklet mi, hiz siniri var mi yok mu tespiti vs. epey sikintili durum. Buyuk ihtimalle ithalatinda duzenleme yapilacak. Turkiye'nin bu siniflandirma ve ardindan duzenlemeyi yapmasi epey vakit alacaktir.
(link)
(link)
bundan 20 sene evvel, bisikleti 500 gram hafiflettim, şu jant setini attım yerine bunu aldım diye konuşurlardı. üst grup bir fren setine geçtim bisiklet 300 gram hafifleyecek falan diye, kasların harcadığı beher enerjiyi daha etkin kullanmak adına bisikleti hafifleten hafifleteneydi.normal bir bisikleti elektrikli bisiklete dönüştürme gayreti, çirkinliğin yeni tanımı
Fonksiyonel ve de çirkin.
bacağım kadar bataryayı selenin alt tarafına sabitle,göbekten motorlu jantı monte et falan zart zurt😄 bu nasıl bi kaos bu aracı kullanan Ya yaşlıdır yada obez falandır.gidin motorsiklet alın bisikletcilerin onurunu yerlerde sürümeyin.farklı bir ismi olsa iyi olurdu. bisiklet dediğin insan gücü ile gitmeli başka bir ilave güç kaynağı olmamalı.
Söylediğiniz gibi isteyen istediğini kullansın, modifiye etsin elbette ama mesele bu cihazların nerede nasıl kullanılacağı. Hollanda'da en tartışma güvenlik üzerinden yürüyor. Burada da var, arkadaşlar yorum yazmış "25 km/s çok az" diye. Bu hız sınırı aynı bisiklet yolunda 10 yaşında çocuk da okula gittiği için düzenlenmiş durumda. Daha hızlı gitmek isteyenler için daha hızlı elektrikli bisikletler var ama bunlarla bisiklet yoluna girmek mümkün değil. Bunlari kullanınca da kask, plaka, ehliyet, sigorta zorunluluğu geliyor.Hocam zaten şu an Türkiye'de bisiklet yolları 3tekerliler, e-scooterlar hatta 50-100 cc motorlar tarafından seri olarak kullanılıyorlar. Adamlarla sık sık polemiğe de giriyoruz ama kime neyi anlatacaksın, herkes işine geldiği gibi yaşıyor artık ülkemde ve herkes haklı, kural yok.
Şunu da eklemek isterim, yasal boşluk ve işten anlamaz (herkes elektronikten anlamak durumda değil doğal olarak) memurlar sebebiyle bazı markalar 750 watt lık motor, ona görede pil takmaya başladı ve rahatça 40-50 km hız yapabiliyorlar. Yakında bunlar pinokyoyla bisiklet yolundan giden çocuklara çarpacak mazallah. Ayrıca yine yasal boşluk sebebiyle çift motor (aynı motorlu janttan öne de rahatça takılıyor) ve çift batarya takanlar da türemeye başladı. Zira benzin uçtu ve bu aletler neredeyse hiç yakmıyor, dolayısıyla bisikletle hayatında ilgilenmemiş insanlar bile güçlendirerek direk günlük ulaşım aracı olarak kullanmaya başladılar. Ha, bu konu sorun değil, isteyen istediği gücü elektrikli olarak alsın, güzel, ama statüleri belli değil. Bunlara dediğiniz gibi kriter belirleyip e-moped vs denilmeli ve en azından kağıt üstünde bizim yolları kullanmaları engellenmeli.
Son bir konu, gençler birlikte adeta mini çete tarzında gezer oldular bu aletlerle. Burada böyleyse (Köyceğiz) büyük şehirlerde durum nedir bilm. İlk versiyonların aksine artık bisiklet gibi de değiller, masumlukları kalmadı, ağır hızlı ve güçlüler (oysa hâlâ sessizler), yeni öğrenmiş bir çocuğa verilmemeli asla. Dolayısıyla bir de böyle çete gibi gezince çok tehlikeli durumlar doğabilir. 25 km hız sınırı var güya, girin bakın youtube a, adamlar menüden limit kaldırmayı anlatıyor. Çok da kolay. Hatta bu tip "limiti kolay kaldırılabilen, fabrikasyon el gazlı" bisikletler daha çok rağbet görüyor artık.
Ciddi düzenleme lazım ama 5 seneye sanmıyorum ki devlet el atsın.
Hocam yazdıklarınız malesef baştan aşağı safsata. Doğru olduğunu düşündüğünüz bazı argümanları ortaya sürüp bunların üzerine yanlış fikirler inşaa ediyorsunuz bu da sözlük anlamı ile safsata oluyor.bundan 20 sene evvel, bisikleti 500 gram hafiflettim, şu jant setini attım yerine bunu aldım diye konuşurlardı. üst grup bir fren setine geçtim bisiklet 300 gram hafifleyecek falan diye, kasların harcadığı beher enerjiyi daha etkin kullanmak adına bisikleti hafifleten hafifleteneydi.
sonra birden 16 kilo ve üzeri bisikletlere methiyeler düzer hale geldik. sebebi, o güllelerin bizlere bindireceği yükü motor ve pil ikilisinin devralması. düz veya bilemedin 5 derece eğime kadar ben pedal çevireceğim, yokuç (bizde öyle derler) aşağı pedala abanacağım ama bayır dikleşince, 16 kiloyu pedalla taşıyamayınca hemen motoru devreye alacağım.
bisikletin ruhu çevreci olmasıdır. olabildiğince çevreci. insan kas gücü ile kullanılabilen en verimli taşıt olmasıdır. bir insan, sadece kas gücü ile bir bisikletle, binlerce kilometre yol gidebilir.
elektrikli zımbırtılara gelince. üretim sürecinde normal bir bisiklet kadar çevreye zarar veriyordur. işte fabrika ne kadar çevreye zarar veriyor ise o kadar. ancak, o bisikleti şarj etmek için dünya üzerinde hali hazırda üretilen elektriğin hala yüzde 85+ kadar fosil yakıtların yakılması ile elde ediliyor. fabrikadan çıkana kadar aynı karbon ayak izine sahip bu zımbırtılar, operasyon hayatları boyunca karbon ayakizi bırakmaya devam ediyor. dahası, elektrokimyasal bataryalar kullanıyorlar. çok ender bazı ülkelerde bu bataryalar ömürlerini bitirdiğinde, doğaya zarar vermeden ayrıştırıyor olabilir ama çoklukla bunlar da çevreye zararlı atıklar olarak dünyaya fazladan yük şimdilik.
bu elektrikli zımbırtılara evet bisiklet diyorlar ama değiller. motorlu cihazlar aslında bisiklet görünümünde. tasarımla göz okşuyor, dışardan bisikleti andırıyorlar ama ruhları yok. ben Akira'ya katılıyorum. sağ olsun. var olsun.
Merhaba hocam çok basit bir soru soracağım müsaadenizle.bundan 20 sene evvel, bisikleti 500 gram hafiflettim, şu jant setini attım yerine bunu aldım diye konuşurlardı. üst grup bir fren setine geçtim bisiklet 300 gram hafifleyecek falan diye, kasların harcadığı beher enerjiyi daha etkin kullanmak adına bisikleti hafifleten hafifleteneydi.
sonra birden 16 kilo ve üzeri bisikletlere methiyeler düzer hale geldik. sebebi, o güllelerin bizlere bindireceği yükü motor ve pil ikilisinin devralması. düz veya bilemedin 5 derece eğime kadar ben pedal çevireceğim, yokuç (bizde öyle derler) aşağı pedala abanacağım ama bayır dikleşince, 16 kiloyu pedalla taşıyamayınca hemen motoru devreye alacağım.
bisikletin ruhu çevreci olmasıdır. olabildiğince çevreci. insan kas gücü ile kullanılabilen en verimli taşıt olmasıdır. bir insan, sadece kas gücü ile bir bisikletle, binlerce kilometre yol gidebilir.
elektrikli zımbırtılara gelince. üretim sürecinde normal bir bisiklet kadar çevreye zarar veriyordur. işte fabrika ne kadar çevreye zarar veriyor ise o kadar. ancak, o bisikleti şarj etmek için dünya üzerinde hali hazırda üretilen elektriğin hala yüzde 85+ kadar fosil yakıtların yakılması ile elde ediliyor. fabrikadan çıkana kadar aynı karbon ayak izine sahip bu zımbırtılar, operasyon hayatları boyunca karbon ayakizi bırakmaya devam ediyor. dahası, elektrokimyasal bataryalar kullanıyorlar. çok ender bazı ülkelerde bu bataryalar ömürlerini bitirdiğinde, doğaya zarar vermeden ayrıştırıyor olabilir ama çoklukla bunlar da çevreye zararlı atıklar olarak dünyaya fazladan yük şimdilik.
bu elektrikli zımbırtılara evet bisiklet diyorlar ama değiller. motorlu cihazlar aslında bisiklet görünümünde. tasarımla göz okşuyor, dışardan bisikleti andırıyorlar ama ruhları yok. ben Akira'ya katılıyorum. sağ olsun. var olsun.
...Bisiklet yolunda 25km/s hız sınırı koysan bu sefer da öbür insan diyecek ki ben bisiklet ile kaç ile gittiğimi bilmiyorum, hız saati zorunlu desen bu sefer onu periyodik muayne etmen gerek devlet olarak, 5 yaşındaki çocuk bisikletini 50 yaşındaki adam ile sıraya sokup muayne mi ettirecek? Kafamda deli sorular.
Elektrikli bisiklet çevreci değil demek biraz haksızlık oluyor.
Öncelikle bisiklet de sıfır emilsiyon değil detaylı bakarsanız.
Ayda bir zincir yağlıyorsanız o yağı üreten fabrikanın karbon emilsiyonuna dahil oluyorsunuz (Üretim, ulaşım, saklama hep karbon emilsiyonu).
Senede bir lastiklerinizi yeniliyorsanız bu da bir emilsiyon.
2 senede bir kask alıyorsanız bu da.
Bisikletinize aldığınız her parça karbon emilsiyonu demek kısaca.
Kendimden örnek verirsem 20+20 km yol gidiyorum bisiklet ile. her akşam çamaşır makinesi çalıştırıp giydiklerimi yıkıyorum, sonra kurutucu. Emin değilim ama elektrikli bisiklet kullanıp kıyafetleri ter etmesem daha bile çevreci olabilirim.
Elektrikli bisiklet tertemiz demiyorum ama bir çok insan için alternatifi otomobil ve toplu taşıma. 1 tonluk bir otomobil ile gezmek yerine 20 kiloluk bir bisiklet ile gezmek çok daha çevreci.
Şu anda elektrikli bisiklet çok geniş bir aralığı ifade ediyor. Yasal düzenlemeler yapılabilmesi için bisikletlerin plakaya sahip olması lazım (Malezyadaki elektrikli scooterlar gibi). Ben zamanla düzenlemelerin yapılacağını tahmin ediyorum ama konunun çözümü kolay değil bence. Bisiklet yolunda 25km/s hız sınırı koysan bu sefer da öbür insan diyecek ki ben bisiklet ile kaç ile gittiğimi bilmiyorum, hız saati zorunlu desen bu sefer onu periyodik muayne etmen gerek devlet olarak, 5 yaşındaki çocuk bisikletini 50 yaşındaki adam ile sıraya sokup muayne mi ettirecek? Kafamda deli sorular.
Aleyküm Selam dostum, elektrikli bisiklet göbeklerinde bir miktar direncin olması normal fakat birkaç tur garip geldi. istersen göbeği bisikletten ayırıp elinde jantı çevirmeyi deneyebilirsin. herhangi bir ciddi dirençle karşılaşmazsan sorunu göbek dışında aramayı deneyebilirsin.
Büyük ihtimal Planet dişli kırmış olabilir. Motoru açıp bakmalısınız.Cevap için çok teşekkür ederim öncelikle. Dediğinizi deneyeceğim İnşallah.
Şöyle bir videoya rastladım (02:22) ;
Adam motoru açıyor ve sıfır yağ. Sonra kendi yağlıyor. Benimkisi de fabrikada yağlanmamış ise tekerleğin böyle direnç göstermesi görülebilir mi, yani alakası olabilir mi?