Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Karbonun ömrü

@Anonim yorgunluktan kasıt metal yorgunluğu gibi bir durum, metal olmadığı için yorulmuyor diyorlar. doğa koşulları ve kullanım illaki direk etken.
 
Scudo
@Anonim bunu bilmiyordum..🤔
metal olmayan hangi materyallerde varki metal yorgunluğu?
 
@Hakan1969
(link)

Güzel bir özet, aşağıdaki kısım yazıdan alıntıdır

“Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; Metal yorgunluğu aslında bütün malzeme tipleri için kullanılabilir ve sadece metal malzemeler için de sınırlamak yanlış olur diye düşünüyoruz. Esas olarak “Malzeme Yorgunluğu” demek daha doğru. Yani sadece metaller değil, özellikle günümüzde yoğun bir şekilde kullanılan plastik ve kompozit (2 veya daha çok bileşenli) malzemeler de yorulmaya uğrarlar. Ancak bizim esas konumuz otomobiller ve bu tip araçlarda da yürüyen aksam tarafında metal malzeme kullanıldığı için Metal Yorgunluğu ifadesi ile devam edeceğiz.”

(link)
Genel olarak güzel bir özet, nasıl yapıldıklarını bile anlatmış. Yorgunluk açısından karbonun daha performanslı olduğunu yazıyor.

Bu da çelik sevdalısı bir arkadaş, yorgunluğa girmemiş ama neden çeliği tercih ettiğini stress strain grafiği üzerinden anlatıyor.
 
Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı:
sadece metaller değil, özellikle günümüzde yoğun bir şekilde kullanılan plastik ve kompozit (2 veya daha çok bileşenli) malzemeler de yorulmaya uğrarlar.
işte burayı açabilseydi tamamdı ama yazının devamında yine metallerle devam etmiş. plastik ve compozitin yorgunluğuyla metalin yorgunluğu aynı mı ona bakmak lazım. ki bakacağım.
 
işte burayı açabilseydi tamamdı ama yazının devamında yine metallerle devam etmiş. plastik ve compozitin yorgunluğuyla metalin yorgunluğu aynı mı ona bakmak lazım. ki bakacağım.
877054d1394915558-carbon-frames-lifetime-fatigue_strength_composites.jpg
 
@halil halil
main-qimg-2e249f38987504414e0ab08aed826720-c.jpeg
carbon fiber için neredeyse limitsiz yorgunluk var gibi ( yorulmuyor ) .. ben metale has yorgunluğun farklı birşey olduğunu biliyordum, yani bir araba örneğin hiç çalışmadan 100 yılı garajda geçirse yinede üretildiği metaller yapısal olarak bozuluyor.ısrarla "metal" yorgunluğu denmesinin sebebide bu. örneğin cam ya da plastik için yok olma süresi çok daha uzun değilmidir ( doğada 10 bin yılda çözünüyor vs ) . kullanıma bağlı olandan hariç bir yorgunluk gibi algılamışımdır metal yorgunluğunu (korozyonda değil)
 
Son düzenleme:
  • Beğen
Tepkiler: mariokaldato
Karbon bisiklete ve diger alu bisikletlere 10 sene ömür bicilmesinin tek bir nedeni var : Yeni bir bisiklet satabilmek için :)

Aha 96 model aliminyum tur bisikletim. Bana geldiginde kac km si vardi ? Belirsiz . Ben nasil kullandim ? Hayvancasina abanarak, essek gibi yukleyerek, saga sola firlatarak.
Sonuç : Eller kadir kiymet bilmiyor annem
20190612_134406.jpg
2019-06-25 22.44.51.png
2019-02-16 15.31.07.png
@halil halil
218958 dosyayı görüntüle
carbon fiber için neredeyse limitsiz yorgunluk var gibi ( yorulmuyor ) .. ben metale has yorgunluğun farklı birşey olduğunu biliyordum, yani bir araba örneğin hiç çalışmadan 100 yılı garajda geçirse yinede üretildiği metaller yapısal olarak bozuluyor.ısrarla "metal" yorgunluğu denmesinin sebebide bu. örneğin cam ya da plastik için yok olma süresi çok daha uzun değilmidir ( doğada 10 bin yılda çözünüyor vs ) . kullanıma bağlı olandan hariç bir yorgunluk gibi algılamışımdır metal yorgunluğunu (korozyonda değil)
Hocam ona bakarsan karbon icin " guneşte coh durunca gevriyomuş, tuz buz oluyomuş deyolllaaaa " diye bir sehir efsanesi var. Ilk duydugumda urperdi bedenim :D
aviary-image-1479283316914.jpeg
 

Dosyalar

  • 20181010_165759.jpg
    20181010_165759.jpg
    1 MB · Okunma: 7
@halil halil
218958 dosyayı görüntüle
carbon fiber için neredeyse limitsiz yorgunluk var gibi ( yorulmuyor ) .. ben metale has yorgunluğun farklı birşey olduğunu biliyordum, yani bir araba örneğin hiç çalışmadan 100 yılı garajda geçirse yinede üretildiği metaller yapısal olarak bozuluyor.ısrarla "metal" yorgunluğu denmesinin sebebide bu. örneğin cam ya da plastik için yok olma süresi çok daha uzun değilmidir ( doğada 10 bin yılda çözünüyor vs ) . kullanıma bağlı olandan hariç bir yorgunluk gibi algılamışımdır metal yorgunluğunu (korozyonda değil)
Yorgunluk durduğu yerde değil de kırılma eşiğinden düşük seviyede ama sürekli tekrarlanan stres durumunu ifade ediyor bize zamanında öğrettikleri kadarıyla. Yani kullanıma bağlı.

İnsanoğlu da öyle değil midir zaten? Yaşadığımız strese kısa vadede dayansak da cortizol salgılaya salgılaya organlarımızı harap etmiyor muyuz? Kimimiz daha fazla dayansa da herkesin bir eşiği oluyor malesef.

Karbon konusunda ise yorgunluk dışında başka etmenler de var. Örneğin fazla sıkılan ve yan stres oluşturan vidaların yaratacağı küçük çatlakların aniden kırılmalara yol açması internette sık sık konuşulan bir konu. Önceki sahibinin sayısı ve kullanım süresi ne kadar çoksa bu olasılık da artar haliyle. Dolayısıyla bu konudan öğrendiğim bilgilerle artık yorgunluktan korkmasam da, bir çelik veya alüminyum bisiklet gibi ikinci elde kafam rahat alamam ben.
 
@Anonim kullanıma bağlı yapısal yıpranma (yüzey aşınması strese bağlı kılcak çatlaklar vs) anlamında değil metalin kendi atomik yapısındaki bir bozulma değilmidir metal yorgunluğu. başka bir deyişle dökümhaneden yeni çıkmış demir külçeyle 200 yıl depoda beklemiş arasındaki fark değilmidir?..ben yanlış biliyorum sanırım, metal yorgunluğu aslında çalışmaya bağlı yıpranma ile aynı şey o zaman. teknik okul mezunuyum ama mühendis değilim. 🙂 siz sanırım mühendissiniz. öyleyseniz uzatmayayım diye soruyorum.😁
aslında ben karbonu savunan tarafta değilken biranda orda buldum kendimi...😊
 
Karbondan kastın karbon bisiklet olduğunu varsayarak cevaplıyorum (Zekiyim evet :D)

Dikkat edilen, özenli kullanılan, düşülüp kalkılmayan bir karbon bisiklet 10 yılı rahatlıkla gözümün önünde devirmiştir (Referans: Kudret Kurtcebe abimizin bisikleti). Ki böyle giderse 10'larca yıl daha devireceğine kesin gözüyle bakıyorum :eek: Kendim de aynı karbon bisiklete 4 yıl boyunca kullanma şansı yakaladım ve hiçbir şekilde tık demedi karbon kadro. (4 yıl sonra ortaya çıkan bir fabrikasyon hatası hariç, ki bunun da karbonun ömrüyle veya dayanıklılığıyla herhangi bir alakası yoktu :naslyany:)

Karbon boruların çok büyük bir hassasiyeti var: Basınca ve sıkıştırılmaya karşı çook hassaslar. Yani bisikletinizi çok iyi korumanız gerekiyor. Şu testi yapabildiğinizi gözünüzde canlandırın:
20187111648149422.jpg

Büyükçe bir penseyle karbon bir kadronun üst borusunu sıkıştırdığınızı düşünün :krktm: Sonuç acayip şaşırtıcı olur ve sizi karbondan soğutur. Az denebilecek bir sıkıştırma ile bile "çıtırrt" diye bir ses gelir karbondan. İşte o ses, yani o kadarcık bir sıkıştırma kuvveti bile o üst boruyu, ve o bisikleti artık güvensiz ve kullanılamaz hale getirir :agla: Aynı testi pense ile vurarak da yapabilirsiniz. Yine çıtırt ettiği an gitmiştir :kötü:

Bunu alu bir kadroya yaptığınızda kadro tık demez. Sıkıştırmayı abartırsanız borunun jelibon gibi büzüldüğünü farkedersiniz, kuvveti arttırdıkça daha da büzülür, hatta bir yere kadar bu büzülme biz sıkıştırmayı bırakır bırakmaz hemen toparlanır, kendine gelir ve hiçbir şey olmamış gibi eski haline döner. Fakat aynı basıncı karbon bir boruya uygulamış olsaydık boru kuru ekmek gibi ufalanırdı :ssrtcbya: Vurma testi için de alu kadro benzer şekilde dayanıklıdır. Çok ağır ve sert bir cisimle alu kadroya abansanız dahi ufak bir göçük oluşturursunuz ve bu göçük (örneğin 1 cm çapında olsun) kadronun gücüne ve sağlamlığına karşı herhangi bir tehdit oluşturmaz. Fakat aynı darbe karbon bir kadroyu kesinlikle ikiye ayırır :kötü:

Buradaki fark, aluminyumun esneyebilmesinden kaynaklanıyor o_O

Karbon kadroyu darbelerden koruyabildiğiniz taktirde onlarca yıl ilk günkü gibi kullanabilirsiniz :harika: Cam gibi düşünün, sert ve kırılgan :snzdglsn: Alu kadro da plastik gibi! Yere atsan da birşey olmuyor, ama performansı düşük çünkü pedala uyguladığımız kuvvet arka tekere ulaşana kadar azalıyor, çünkü gücümüzün bir kısmını kadroyu esnetmek için harcamış oluyoruz...
 
performansı düşük çünkü pedala uyguladığımız kuvvet arka tekere ulaşana kadar azalıyor, çünkü gücümüzün bir k
ne oranda..😁..yani bir ön maşanın süspansiyon ya da sabit olmasındaki farktan daha mı fazladır..fazlaysa kesinlikle değer...
 
  • İnanılmaz
Tepkiler: Road_Runner
@Hakan1969
Hocam birbirimizden bir şeyler öğrenmeye çalışıyoruz sonuçta. Ben de malzeme bilimci değilim. Zamanında aldığımız malzeme derslerinden kalanlar bildiklerim.
Benim öğrendiğim kadarıyla yorgunluk hiç stres olmazsa durduğu yerde olmuyor. Parçalarda stres biriktiren noktalar var, sivri köşeler gibi, her kullanımda onlar bu stresi daha çok yiyor, plastik deformasyon (yani geri dönüşsüz deformasyon) olmasa bile çok kılcal seviyede çatlaklar oluşup bir süre sonra darbe olmasa bile malzemenin kırılmasına yol açıyor. Durduğu yerde olması için ortamın sıcaklık değişimi gibi şeylerin stresiyle kırılma yüzyıllar alır herhalde, ama uçak malzemeleri gibi hava basıncı değişiklikleriyle çok daha kısa zamanlarda oluşabiliyor.

Wikipediadan alıntıdır:
Metal fatigue
Another deformation mechanism is metal fatigue, which occurs primarily in ductilemetals. It was originally thought that a material deformed only within the elastic range returned completely to its original state once the forces were removed. However, faults are introduced at the molecular level with each deformation. After many deformations, cracks will begin to appear, followed soon after by a fracture, with no apparent plastic deformation in between. Depending on the material, shape, and how close to the elastic limit it is deformed, failure may require thousands, millions, billions, or trillions of deformations.
Karbondan kastın karbon bisiklet olduğunu varsayarak cevaplıyorum (Zekiyim evet :D)

Dikkat edilen, özenli kullanılan, düşülüp kalkılmayan bir karbon bisiklet 10 yılı rahatlıkla gözümün önünde devirmiştir (Referans: Kudret Kurtcebe abimizin bisikleti). Ki böyle giderse 10'larca yıl daha devireceğine kesin gözüyle bakıyorum :eek: Kendim de aynı karbon bisiklete 4 yıl boyunca kullanma şansı yakaladım ve hiçbir şekilde tık demedi karbon kadro. (4 yıl sonra ortaya çıkan bir fabrikasyon hatası hariç, ki bunun da karbonun ömrüyle veya dayanıklılığıyla herhangi bir alakası yoktu :naslyany:)

Karbon boruların çok büyük bir hassasiyeti var: Basınca ve sıkıştırılmaya karşı çook hassaslar. Yani bisikletinizi çok iyi korumanız gerekiyor. Şu testi yapabildiğinizi gözünüzde canlandırın:
218973 dosyayı görüntüle

Büyükçe bir penseyle karbon bir kadronun üst borusunu sıkıştırdığınızı düşünün :krktm: Sonuç acayip şaşırtıcı olur ve sizi karbondan soğutur. Az denebilecek bir sıkıştırma ile bile "çıtırrt" diye bir ses gelir karbondan. İşte o ses, yani o kadarcık bir sıkıştırma kuvveti bile o üst boruyu, ve o bisikleti artık güvensiz ve kullanılamaz hale getirir :agla: Aynı testi pense ile vurarak da yapabilirsiniz. Yine çıtırt ettiği an gitmiştir :kötü:

Bunu alu bir kadroya yaptığınızda kadro tık demez. Sıkıştırmayı abartırsanız borunun jelibon gibi büzüldüğünü farkedersiniz, kuvveti arttırdıkça daha da büzülür, hatta bir yere kadar bu büzülme biz sıkıştırmayı bırakır bırakmaz hemen toparlanır, kendine gelir ve hiçbir şey olmamış gibi eski haline döner. Fakat aynı basıncı karbon bir boruya uygulamış olsaydık boru kuru ekmek gibi ufalanırdı :ssrtcbya: Vurma testi için de alu kadro benzer şekilde dayanıklıdır. Çok ağır ve sert bir cisimle alu kadroya abansanız dahi ufak bir göçük oluşturursunuz ve bu göçük (örneğin 1 cm çapında olsun) kadronun gücüne ve sağlamlığına karşı herhangi bir tehdit oluşturmaz. Fakat aynı darbe karbon bir kadroyu kesinlikle ikiye ayırır :kötü:

Buradaki fark, aluminyumun esneyebilmesinden kaynaklanıyor o_O

Karbon kadroyu darbelerden koruyabildiğiniz taktirde onlarca yıl ilk günkü gibi kullanabilirsiniz :harika: Cam gibi düşünün, sert ve kırılgan :snzdglsn: Alu kadro da plastik gibi! Yere atsan da birşey olmuyor, ama performansı düşük çünkü pedala uyguladığımız kuvvet arka tekere ulaşana kadar azalıyor, çünkü gücümüzün bir kısmını kadroyu esnetmek için harcamış oluyoruz...
Konuya tecrübenizi kattığınız için teşekkürler.
 
@Anonim sanırım benim düşüncem biraz eski motor, araba vs sevgim ve uğraşımla alakalı. aynı km de ama farklı yıllara ait araçların metalleri birbirinden farklı oluyor (yine korozyon sürtünme vs aşınmaları hariç) mesela döküm parçalar bir çekiç darbesiyle kırılabiliyor. yenileri rijit kalırken. tabi burada da yine çalışma koşulları, çalıştığı iklim, coğrafya vs de devreye girebilir, km = kullanım değil ama 20 ye yakın motosikletim oldu, restore ettiklerim oldu. magnezyum motor kafaları için ömür biçerler mesela vs.vs. eski amerikan ford jeep cj5..eski metal güvenilmezdir. ama kabul yaştan bağımsız, kullanıldıkları için yoruluyorlar. hiç kullanılmasa illaki etkilenmeyecek.👍
 
@Hakan1969 ne yaptınız o kadar değil :D Pedala bastığımız gücün tam olarak ne kadarı tekere aktarılabiliyor, bu konuda sayılardan çok nadir bahsediliyor. Fakat %5 gibi kayıplar söz konusu. Bildiğiniz gibi bisiklet çekiş (vites) sistemi bile tek başına %3'ten fazla bir kayba sebep oluyor (zaten 1000'lerce liralık, pahalı ürünler satar Ceramic Speed firması da pazarlamayı bu şekilde yapıyor: "Çekiş sistemindeki güç kaybınız %1 azalsın!" sloganıyla :snzdglsn:)

Spesifik sayılardan bahsedemiyorum. Fakat temel olarak %5'lik bir kayıp bile, pedala bastığımız her 100 watt'ın ancak 95'inin tekere ulaştığı anlamına gelir (çoğumuzun bisiklet asla bu sayıları bile göremiyor neyse :D)
Sıradan kullanıcının sıradan bir "mangal turunda" ortalama watt değeri aşağı yukarı 180 watt'dır (tüm sürüşün ortalaması). Eğer yüksek şiddette bir antrenman yapsak bu değeri 250'ye yaklaştırabiliyoruz. Sonuçta biz tatlı su bisikletçileriyiz, ne sprint atıyoruz, ne fotofiniş yapıyoruz :D Yaptığımız şey aynı tempoda, istikrarlı bir şekilde pedal çevirmek. 250 wattan %5 kayıp yaşasak 237 watt tekere gitmiştir (hesabım doğruysa :naslyany:) 12 watt kayıp, komik bir değer evet :snzdglsn: Bizler için anlamsız gibi.
Fakat bir de bunu Greipel gibi "goril" sporcular üzerinde düşünelim :krktm: Adam finiş noktasından en iyi ihtimalle 60-65 km/h hızla geçiyor.Son 100 metrede bastığı watt değeri 1800'lerde :ssrtcbya: Greipel'in kullandığı günümüzün en son seviye esnemez bisikletinin kaybı hadi %2 olsun... 1800 watta 36 watt kayıp yapar. E Greipel aluminyum bisikletle sprint atıyor olsa? Kaybı %5'in üzerine çıkacak, kayıp 100 watt'ın üzerine çıkacak. Çok ciddi bir değer, adama yarış kaybettirir.

İşin özü bizim bu kadar da esnemezliğe ihtiyacımız aslında yok :D 3-5 kilo fazlalığı olan insanlarız, %3-%5 watt kaybı bizim önceliğimiz değil bu yüzden. Anca gelebileceğimiz en fit hale geliriz, vücudumuzdan atacak yağımız kalmamıştır, kaslarımız da altın çağındadır, ciğer ve kalp de ışık saçıyordur, heh ancak o zaman "bu bisiklet beni yavaşlatıyor hacı abi" deriz ve belki de haklıyızdır :D Bunun dışındaki tüm durumlarda maalesef kendimizi avutuyoruz, buna ben de dahilim :D İnsaf yahu, idealim 63, ben şu an 73 kiloyum! Karbon bisikletim olsa ne olmasa ne :kptmya:

Neyse konudan çok uzaklaştım ama sanırım kafanızda bir şeyler oluşturabildim :harika:
 
@Serkan Mıstınoğlu hocam iphone un bisiklete yansımış hali "yarışmayan kullanıcılar için"..😄.. aman yanlış anlaşılmasın bu lafımla kimseyi kategorize etmiyorum. haddime değil. illaki insanlar sadece pahalı olduğu için ve sadece seviye göstergesi olarak bile olsa dilediklerini alıp kullanmakta özgürler.
63-73 ...bana bunlarla gelmeyin hocam...iki katınızım nerdeyse..indiğim kilo 105, 115 tim...şaka mı allahım bu...😫
 
  • İnanılmaz
Tepkiler: Road_Runner
Karbona yatırım yapacağınıza benim gibi titanyuma yönelin. dert tasa kalmasın. fevkaladenin fevkinde bir kadronuz olur :)
 
Ben hiç anlamam bu konulardan ama düşününce aklıma gelen şu.
Neredeyse tümü carbondan üretilmiş ilk otomobillerden biri ferrari f40 - 1987 model bir araba.
Bu araba halen tıkır tıkır çalışıp yollarda geziyor. Sasi karbon, gövde karbon.
Bisiklet niye gezmesin. Çok mu farklı carbonları.
 
Son düzenleme:
Arkadaslar neden bukadar kafanizi yoruyorsunuz, bisikletinizi kirilana kadar sürün kirilinca yenisini alin. Bukadar basit bu is. Burada bazilari gibi kenidini herseyin mühendisi sanip herseyi bilen kisi olamak icin ugras görsterenlerede inanmayin. Onlar kendince herseyi bilenler ama aslinda sadece savallica hic bir seyi bilmeyenler. :koptum: :koptum:
 
Arkadaslar neden bukadar kafanizi yoruyorsunuz, bisikletinizi kirilana kadar sürün kirilinca yenisini alin. Bukadar basit bu is. Burada bazilari gibi kenidini herseyin mühendisi sanip herseyi bilen kisi olamak icin ugras görsterenlerede inanmayin. Onlar kendince herseyi bilenler ama aslinda sadece savallica hic bir seyi bilmeyenler. :koptum: :koptum:
Ahgbi karbonlar guneste gevreyip kiriliyor. Almanya'da karbonun varsa 199 sene dayanir. Hani gunes az ya ondan . Benim kayincom Almanya'ya gitti o dedi gajshaja :D
 
  • Hahaha
Tepkiler: necmeddin
Geri