Her lastiğin avantajları ve dezavantajları var. Şöyle ki;
Eğer amacınız hız ve daha az yorgunluk ise ince lastik kullanmanızda fayda var. Ama ince lastikte hızı artıran ve daha az yoran etmen sürtünme yüzeynin azalması olduğu için bu durum yol tutuşu ve fren mesafesi konularında dezavantaj oluşturuyor. Yani ince lastikle daha stabil ve düz bir zeminde, frenleme mesafesini normalden daha uzun tutarak bir sürüş ortamı sağlayabilirseniz tadından yenmez. Burada devreye ince lastiğin de hem lastik yüzeyinin hem de ölçüsünün çeşitliliği giriyor. Tam düzü olanı da var, biraz derinlikli dişi olan da var, oldukça derin kanallı olanı da var. Ama bunların hiç biri mtblerdeki gibi kalın ve dişli lastik kadar yol tutuşu ve fren kabiliyeti sağlamayacaktır.
İkinci bir ihtimal de sizin amacınızın güvenli frenleme kabiliyeti ve yol tutuşu amacınızın olmasıdır. Eğer böyle istiyorsanız, kalın lastikle bunu sağlayabilirsiniz. Bunun size getrdiği dezavantaj ise daha fazla yorgunluk ve düşük hız olacaktır.
Yani anlayacağınız ne istyorsunuz bilmiyorum ama her ne isterseniz isteyin birşeylerden fedakarlık etmeniz gerek. Bisikletiniz nedir bilmiyorum, o yüzden hangi lastik tipi uyumludur bilmiyorum. Yanlış yönlendirmemek adına ben size farkları bildiğim kadarıyla aktarayım, tercih sizin olsun.
Arka tekerleğin özellikle patlamasının sebebi uygun bir hava basıncının olmaması da olabilir. Patlamasından korkup basıncı düşük tutuyorsanız özellkle jant kesiği sebebi ile patlama yaşama ihtimaliniz çok yüksek. İnce lastiklerde en geç 4 günde bir hava basıncını kontrol etmekte fayda var.
Bir de özellikle zırhlı dış lastiklerde patlamaya sebep olan tel diken cam parçası vs batık kaldıysa o da tekrar tekrar patlatıyor olabilir. Tamir esnasında dış lastiğin içten kontrol edilmesi çok önemli.