Sorun alanlarda değil, üretenlerde. Bizde fonksiyona bakılmaz görüntüye bakılır. Örneğin bir çocuk önce anne babasını örnek alır, sonra öğretmenlerini sonra da çevresini. Bugün örneğin ben arabama fonksiyonu olmayan hiçbir şeyi takmam kaldı ki üzerindeki model yazılarına kadar söktüm. Aracım Peugeot 406. Hiçbir yazı, süs ekstra lamba ne içinde ne dışında. Adam gidiyor aracına çift egzost görünsün diye egzost ucunun arkasını ezdiriyor alttan tampona vidalatıyor. Tamam spor görüntü. 1 ay sonra çalışan egzostun içi siyah diğeri pırıl pırıl. Haa bu adam şekilci diyorlar en azından ben öyle diyorum.
İnsanların örnek aldıkları insanlar iyi, doğru, bilgili, düzgün olursa kendileri de büyük ihtimal iyi olur.
Şimdi ticari olarak Bianchi bile zamanında Bianchi iken bunlardan üretmiş satmış fakat toplumu yönlendiren insanlar bilinçli olsalardı bu tip ürünleri zaten sunmazlardı yada sunulsa bile sınırlı satış olurdu. Üreten iş yapsın değil havalı olsun satılsın diyor. Bir faydası var bunu kullanan çocuklar daha güçleniyor haliyle ama öncelikli olan zeka değil kaba kuvvet olan bir toplumda zaten düşünüp bunu almamalıyım diyecek adam yok.
Bir diğer konu da insanların bir kısmının kendilerini topluma kabul ettirmek için sahip oldukları eşyaları kullanma ihtiyacı duymaları. Adamın üzeri dökülüyor, telefonuna kontör alamıyor ama şakk diye 2-3 bin TL lik telefon çıkartıyor, alengirli müzik setleri vardı her tarafında ışık yanan eskiden. Sharp felan bile bunlardan üretmişti düşünün artık ticari zorlamayı koskoca firma mal satabilmek için bunu yapmayı göze almış kendisini YUMATU yerine koymuş. Bisiklette de ne kadar alengirli o kadar dikkat çeker. Sade ama kaliteli bisikleti siz, ben, o fark ederiz ne güzel deriz ama herkes göremez. Ben yıllar önce eve sebze birşeyler almak için pazar yerine bisiklette gittim. Altımda o zamanın çok düzgün yol bisikleti 2000 li yılların başı. Pazarcı sordu bu ne kadar diye yanlış olmasın 1500 TL gibi yani 1.5 milyar gibi fiyatı vardı ve şimdiki gib 3-5 bin TL lik bisikleti alan zaten ortada görülmüyor pro spor faaliyetinde. Adam bana 2000-2500 e Toros alırım buna bu para verilmez dedi. Herkes kendi bakış açısı ve ihtiyaçlarına göre o pazarcıda olduğu gibi baksa sorun yok. Örneğin dayım başta da bahsettim Spor Bilimleri Okulunun dekanı, bir gün cep telefonu sohbeti yapıyoruz benim telefon da eski ama işimi görüyordu (kırık dökük değil ama) bizim dedi okulda sekreter kızın telefonu benimkinden pahalı dedi, paralı ve makam sahibi insanlar pek umursamazken o sekreter kız maaşı kadar telefon alıp kullanıyor. Taa o zamanlardan beridir gözlerim. Bisiklette de öyle mesela gereksiz yere pahalı bisiklet alanlar var neden ben farklıyım ben zenginim, ben şuyum buyum beni de dikkate alın mesajı veriyorlar (tabi herkesi kastetmiyorum üstünüze alınmayın). sonuç olarak talep var arz var ama talebi yaratan arz edilen ürün oluyor böyle. İnsanların bilinç ve eğitim seviyesi yükselmedikçe (yine herkesi kastetmiyorum) bu tip bisikletler bilinçsiz tercih sebebi ile var olmaya birçok benzer absürd ürün gibi devam edecekler. Yine de üreticiler keşke onlar da düzgün olsa da bunlardan az üretseler.
Amerikan Başkanı bilgisayarı sadece kullanmayın programlayın diyor, bizim eski bakan bilgisayar işi ile çok uğraşmayın kafayı sıyırırsınız diyor.