Şu an içinizden ne geçiyorsa yazın

Başlık açmak için mesaj sayısı kasmak ?
insan düşünüyor işte durup durup ,

son bisiklet bükücü demiş ki:

Kafadan rüzgar yemek nedir?

Hepsini görüntüle...

Tur başlar başlamaz rüzgarın ortaya çıkması durumu da olabilir.

%42 olan zam oranımızı pazarlık ve dik duruş ile 52 olarak anlaşmış bulunuyoruz.
Hayırlı olsun inşaAllah
"özel sektör, tekstil"

Yıllar yıllar sonra bisiklet alıp balkonda bekletmemi düşünüyorum
Nezaman 🤔😅

Böyle saçmalıklara engel olmak için konu açmanın sınırlandığını düşünüyor ve HAKLI buluyorum.

çok üzgünüm

BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ...!

Sayın Cumhurbaşkanı soruyordu ;
" Bizden evvel neyiniz vardı ?" diye.

Ben kısaca sayayım, bu büyük DEPREM felâketi vesilesi ile :

Sizden önce, Milletçe güvendiğimiz KIZILAY ımız vardı.

Böyle bir AFET anında derhâl afet bölgesinde konumlanır, çadırlarını kurar, kazanlarla çorbalar, yemekler yapar, dağıtmaya başlardı.KIZILAYIN BATTANİYELERİ dağıtılırdı.

Sizden önce, Milletçe güvendiğimiz Türk askeri MEHMETÇİKLERİMİZ vardı.

Böyle bir AFET anında bölgede tüm teçhizatı ile elde kazma, kürek Mehmetçiklerimiz görev alır, büyük bir disiplin ve organize altında KURTARMA ÇALIŞMALARINA katılırlardı.
Askeri HELİKOPTERLER, AMBULÂNSLAR, NAKLİYE UÇAKLARI derhâl bölgeye ulaşırdı.

Sizden önce, NASUH MAHRUKİ miz vardı.

Kurmuş olduğu AKUT ile kendi yetişdirdiği EĞİTİMLİ GÖNÜLLÜLERİ ,KURTARMA ÇALIŞMALARINDA görev alırlardı.

Sizden önce, ASKERÎ HASTAHANELERİMİZ vardı.

Böyle bir AFET dirumunda, SAHRA HASTAHANELERİ kurulur, Doktorlar anında müdahelelere başlardi. İsrail'den gelecek Sahra hastahenesine bel bağlanılmazdı.

Sizden önce , hepimizin bağışlarımız ile desteklediğimiz TÜRK HAVA KURUMUMUZ vardı.

Boyle bir AFET durumunda , elindeki tüm uçak ve imkanları ile yardıma koşardı.

AMA ,

Sizden önce FAY HATLARI ÜZERINE İNŞA EDİLEN HAVAALANLARIMIZ YOKTU.

PARAMPARÇA OLAN , alt yapısı sağlam olmayan, KARAYOLLARIMIZ ,OTOBANLARIMIZ yoktu .

HAVA ve KARA ULAŞIMIMIZ vardı.

YIKILMIŞ, İKİYE BÖLÜNMÜŞ ŞEHİR HASTAHANELERIMİZ, RESMİ DAİRELERİMİZ YOKTU.

Her şey bu kadar ortada iken, hâlâ utanmadan bütün olan biteni KADERE ve TAKDİRE baglayan , iktidarın yandaşı olmuş bir DIYANET İŞLERİ BAŞKANI ve A HABER Kanalı yoktu.

Ne diyeyim ? Daha fazla ne yazayım ? Her şey ortada görebilen gözlere. 1950 li yıllarda bizim Otomobilimiz de vardı, Buzdolabimız da vardı, Umudumuz da vardi, MUTLULUGUMUZ da vardı...

Mutlulugumuz yok artik, içimiz kan ağliyor.

#alıntıdır..

Baba memleketim Adıyaman,
16 yıl görev yaptığım anne memleketim Besni,
Doğduğum yer Malatya,
Sevgili kızımı kucağıma aldığım Gaziantep,
Atamızın emaneti Hatay,
Ve,
Her karış toprağı altından değerli vatan topraklarımız.
Gözyaşımızdan başka bir şey veremiyor olmak çok acı.
Şuraya mesaj yazmaktan başka bir şey yapamamak çok ağırıma gidiyor... 😔
(link)

Caresizlik birsey yapamanın verdiği suçluluk duygusuyla televizyon da sürekli deprem canlı yayını izleyip bilgi çöplüğü sosyal medya dan duyar kasmak siyasi , ticari , kişisel rant için paylaşımda bulunanların postları ile kendini yetersiz ve suçlu hissetmenizi sebep olmasına izin vermeyin.

Televizyonu sosyal medyayı kapatın. Deprem bölgesine eski kıyafet nohut göndermek yerine ulaşabildiğiz tanıdıklarınıza nakti yardım yapın ulaşamıyorsanız. Gerçekten yardım yapabileceğine inandığınız kurum ve kişilerle irtibata geçerek onlara yardım edin kimsenin yönlendirmesiyle hareket etmeyin.

Akşama kadar futbol oynardık sekibaşı caddesinde. Öğrenin sarı sıcağında başlardı maç. Bizler 2 ufaklık, ilkokul 1. Sınıf öğrencisi karşılıklı kalelere, kaleci yapardı ortaokuldaki esas abiler. Kaleler taştan, biz kaleciler de 3. Taştık adeta. Nedendir bilinmez, prta saha karşılıklı bazen yumruklaşılan kavgaları olurdu bu büyüklerin. Orta sahadan top kurtulur da, kalelerden birine doğru yönlenirse, gol olmaması için, ya top korkusundan döndüğümüz sırtımıza ya kale direği niyetine konan taşlara çarpması yeter sebepti. Koskoca saatlerde maçımız sadece sokağın başındaki fırının saat 1630 gibi bakkallara ekmek yetiştirmek için hızla geçen dodge kamyonetinin geçişi sebebiyle 20sn kadar aksardı. 1982 yılında muğlada sokakta, adı cadde ama sokak irisi sekibaşı caddesinde park halinde sadece 3 otomobil vardı. Anlamsızca güzel günlerdi.
Bir akşam deprem olmuştu. Ertesi gün ilkokul hocamız sevim Hanım, saatlerce muğlanın kaya üzerine kurulu sağlam bir şehir olduğunu biz ufaklıklara kaygılı ve korkulu bir sesle anlatmıştı. İlk o zaman, kalbin ayrı dilin ayrı söylediğini farkettim. Muğla yı hep özledim. 36 yıl evvel ayrıldım kendisinden ama hep bir yanım ordan hiç çıkmak istemedi durdu.

Aklımdan geçenleri yazıya döksem en az 5 yıl yatarı var.

firestone demiş ki:

Aklımdan geçenleri yazıya döksem en az 5 yıl yatarı var.

Hepsini görüntüle...

Twitter da engellendi.

Twitter'da bant daraltmak, hele bu dar-zor zamanda, o platform bir yardım çığlığı idi, yanınıza kalmaz umarım

"bugün dünden daha rahatız, yarın bugünden daha rahat olacağız, sonraki gün yarından da daha rahat olacağız" 😲

Bakalım evrene, dünyaya nizam getiren, amerikayı 2 tokatla yere seren, şahlanışlara doyamayan, rusyayı kırmızı halıda bekletilerek şanlı bir fetih gerçekleştiren ve tabi bunları göklerden haber alarak yapan reisimiz sayesinde yapan devletimiz, suriyelilere yaptığı yaptırdığı sunduğu imkanları kendi milletine vatandaşına yapacak mı?

Konuşamıyorum...

Çünkü bakmakla yükümlü olduğum bir ailem geleceğini hazırladığım bir çocuğum var üzülerek söylüyorum ki konuşamıyorum malesef, korkudan değil bu susmak ailemin geleceğini karartmamak istemediğim için ,
güzel günler göreceğiz çocuklar diye büyütüldük malesef çocuklarımıza da aynı yalanı söylüyoruz farkında olmadan malesef.

Duygularımı hapse girmeyecek şekilde ifade edemiyorum.
— Feyyaz Yiğit

Bende anlatacağım çok şey var belgesine ,ispatına kadarda işte forumu az çok çözdüm fazla toksik ortam ve insan var deyip susuyorum.

Forumun demirbaşlarından @seko35.50 ve @sccetin i uzun zamandır görmediğimi farkettim şimdi.