Ocak sonu hasta olmuştum, belirtiler corona ile aynıydı. Yüksek ateş, aşırı halsizlik, göğüs ayrısı, kuru öksürük, ses kısıklığı. Doktora gittim, tahliller vs. grip ve bronşit başlangıcı dedi verdi ilaçları yolladı. Bir buçuk aya anca iyileştim. Hatta Akra GF'ye katıldım. Yarış sonrasında yarım saat öksürük krizi tutmuştu ve göğsümdeki ağrı yeniden başlamıştı. Sonraki hafta tamamen iyileştim. Hatta Martın başında iş arkadaşım ağır grip olunca doktora gidiyor, doktor yurt dışına çıktın mı, yurt dışından gelenle görüştün mü diye sorup yolluyor. Şimdi bile gitsem zar zor corona testi yaptırabilirim.
Şimdi çevremdeki doktorlar ile muhabbet ederken söyledikleri bir şey dikkatimi çekti. Virüsü ocak ayında ülkecek yaşamış olabiliriz, o dönem grip vakkalarında artış varmış ve belirtileri coronaya benzermiş. Çok kişi de ölmüş. Gripten ölünce gündem olmuyorsun.
Bunlar benim corona salgını ile bakış açımı açıklıyordur. Bana göre ağır bir grip salgını. Ama yaşı yüksek olanlar ve kronik rahatsızlıkları olanlar için ölümcül risk oluşturduğu bir gerçek. Toplum olarak da bu bireyleri salgından korumak için sorumluluklarımızı gerine getirmek zorundayız.
Mesleğim uygun olduğu için evden çalışmaya başladım. Tek başıma yaşıyorum ve yakınlarımla da bu dönemde görüşmüyorum. Bu sayede de kimseyi riske atmadığımı düşünüyorum. Sokağa çıkma yasağı da olmadığına göre bisiklete binmeme bir engel bulunmuyor. Camdan bakan çocuk özenecek diye bu konuda kendimi kısıtlayamam. Ona kalıncaya kadar özenilen çok şey var.
