Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Koşucular buraya :)

Scudo
Max nabız yanılmıyorsam 220- yaş diye hesaplanıyor.
 
Nereden başlasam... En başından başlayayım (biraz uzun olabilir).

Öncelikle sizi yazıya hazırlamak için motive edici bir video :) Bu videnun özellikle ikinci yarısı içinizde bir şeyler kıpırdatıyorsa hapı yuttunuz; bu dünyaya girme vaktiniz gelmiş veya zaten içindesiniz :)


2016'da İspanya'daki 6 aylık stajımda MTB'ye ciddi vakit ayırdım (5800 KM). Burada hem karakter hem performans olarak rol model aldığım elit bisikletçilerin muhakkak koşu yaptığını da gördüm.
Pazar sabahları grup sürüşü yaparken aynı saatlerde ormanda koşuya çıkan koşu grupları beni etkilemeye başladı.
Bu sabahlardan birinde yıkık dökük bir harabenin merdivenlerinde bisikletlerimizi taşırken o güne dek inilmesinin imkânsız olacağını düşündüğüm bir patikadan 2 dağ koşucusu paldır küldür indi. Böyle hayatımda ilk defa gördüğüm sırtlarındaki suluklu çantalar; renkli ayakkabılar ve çoraplar vs iyice etkilendim (daha doğrusu o zaman etkilenmişim ve bu spora başlayana kadar haberim olmamış).

İspanya'dan dönüşüme son 1 ay kala (2016 Mayıs) koşuya vakit ayırmaya başladım. Düz asfaltta gidip gelirken letgo'da bulduğum çakma bir Oakley almak için bir adamla buluştum. Adam tığ gibi, sıfır yağ. Her an koşmaya hazır; tıpkı oralı olan trail efsanesi Kilian Jornet gibi. Ayak üstü çat pat İngilizcesiyle muhabbet ederken ''mutlaka dağlarda koşmalısın; iniş çıkış yapmalısın. Seni çok güçlendirir'' diye tavsiyede bulundu. Bunu aklımın bir köşesine yazdım.

Türkiye'ye dönerken MTB'yi orada sattım. Hem yanımda taşımamak için hem alıcısı çıktığı için hem de Istanbul'da çalışacağımdan dolayı yol bisikleti almaya karar verdiğim için...

Asfaltta koşulara devam... Bir baktım dağlardan uzaklaşmışım ama nasıl özlüyorum. Resmen burnumda tütüyor patikalar, ağaçlar, taş toprak... O zaman MTB alacak param da olmadığı için bir çift arazi koşusu ayakkabısı aldım ve hastalık başladı :) Keşifler, yeni rotalar, yeni arkadaşlar, kitaplar, antrenmanlar, videolar, araştırmalar, ayakkabılar, kıyafetler, ekipmanlar, yarışlar... Kışları bisiklet için çok sevimli olmadığı için yağmurda, çamurda, karda, soğukta çocuklar gibi kirlene kirlene özgür bir şekilde koşmak çok iyi geldi. Ve bisiklet performansımı hep artırdı.

Koşuda daha kısa sürede tüm vücudunuzla daha fazla efor sarf ettiğiniz için nabzınız daha yüksek atıyor ve bu da size bisikletin daha kolay (yani darbesiz ve üst vücut pek çalışmadığı için) olmasından dolayı sele üzerinde düşük nabız olarak dönüyor. Biraz beylik bir laf olacak fakat: Bisikleti herkes sürebilir ama koşuyu herkes yapamaz.

Çünkü bana göre koşu daha ağrılı ve zahmetli. Ve mutlaka daha disiplinli olmak gerekiyor. Koşuya da bisiklete de 5 gün ara verin bakalım ikisinden birini tekrar yaptığınızda hangisi sizi daha çok pişman ediyor bu kadar uzun ara verdiğiniz için. Ya da ortalama hızınızı hangisinde daha kısa sürede artırabiliyorsunuz bakın bakalım :)

Dağ koşusunda birçok rota keşfettik. Kaybolmak, harita analiz etmek, rota çıkarmak... MTB'nin dahi girip çıkamayacağı yerlere girip çıkmak... Bunlardan müthiş haz aldığım için bu spor dalı bana hep çok yakın geldi.

Canan Karabulut Aras (320).jpg

Derken ilk yarışımıza hazırlanmak için o zamanlar tavsiye veya bilgi alabileceğim etrafta hiçbir tanıdığım olmadığından kitap arayışına girdim ve karşıma Aykut Çelikbaş'ın Ultra Kitap'ı çıktı. Alıp okuyup hazırlanıp 2017'de Kaçkar Ultra'ya katıldık (sonraki yıl yine katıldık; ve ilk kürsü hazzını tattım; raporu burada: (link)).
Kitabı kesinlikle tavsiye ederim. Sadece koşucular için değil; sporcu kültürü ve ahlâkı, kendini geliştirme, sorunlara çözüm üretme konularında meraklı olan herkes için. İçindeki 246 kilometrelik koşu yarışı Spartathlon ufkunuzu genişletecek; mesafelere ve gönüllülüğe bakış açınızı değiştirecek :)

Daha sonra Efes Ultra, Kapadokya Ultra derken yarışlar yarışları takip etti (bu ikisinin yarış raporu: (link))
DSC_2651.jpg

Kitap demişken bu spora hayatını adamış Bakiye Duran'ın Cesaret Yalnızdır kitabını ise 2-3 günde bitiriverip dönem dönem benim gibi tekrar okuyacağınızı düşünüyorum.

Uzun mesafe koşularda bisiklete nazaran insanın daha çok ve daha ciddi sorunlar yaşayacağını ve bu sorunlara çözüm ararken kendi kapasitesini keşfedeceğini düşünüyorum. 50-60 kilometrelik koşular yapmaya başladıktan sonra sele üzerindeki 200-300 kilometreler inanın kolaylaşmaya başlıyor. Bu forumda verebileceğim en net ve arkasında en sağlam durabileceğim tavsiye: Bisiklet performansınızı geliştirmek istiyorsanız koşuya başlayın.

Biraz da rakamlara bakalım. İmzamdaki bisiklet verilerine ek olarak,

  • 2016'da 61 koşuda, 621 km, 6721m+ koşmuşum (koşu başına ortalama 10.1 KM ve 110m tırmanış).
  • 2017'de 80 koşuda, 1002 km, 26438m+ koşmuşum (koşu başına ortalama 12.5 KM ve 330m tırmanış).
  • 2018'de 92 koşuda, 1052 km, 31724m+ koşmuşum (koşu başına ortalama 11.4 KM ve 344m tırmanış).
  • 2019'da 56 koşuda, 618 km, 18149 m+ koşmuşum (koşu başına ortalama 11 KM ve 324m tırmanış).
  • 2020'de 26 koşuda, 222 km, 5457m+ koşmuşum (koşu başına ortalama 8.5 KM ve 209m tırmanış).

Her sporda olduğu gibi fedakârlık, zaman, disiplin ve istikrar isteyen bir spor.
Gördüğünüz üzere 2019'dan itibaren düşüşe geçmesi, iş temposundan dolayı uzun koşulara vakit ayıramamaktan mütevellit ultramaratonlarda başlayan sakatlıklar ve MTB'ye tekrar kavuşarak koşuda kesik attığım vakti MTB'ye ayırmaktan dolayı oldu fakat yine de olabildiğince koşmaya devam etmeye çalışıyorum.

Forumda koşucular olduğunu görmek beni çok sevindirdi. Bir gün belki bir yarışta denk geliriz ya da Samsun, Bolu, Istanbul üçgeninde beraber koşarız :)

Tabanınıza kuvvet...

PS: Bu da koşuyla ilgili hazırladığım ilk videolardan :)
 
Herkese günaydın, ben de koşuyorum, yaş 25 boy 182 kilo 68, lise yıllarında başladım o zamanlar tatillerde koşuyordum daha sonraları düzenli olarak 2 günde 1 gibi veya1 gün bisiklet bir gün koşu ve dinlenme günleri seklinde kendimi alıştırdım. Strava kullanıyorum. Hiçbir yarışa katılamadım katılmak istiyorum ama. Genel olarak 10k, 15k seviyorum. Bir kere 21k koştum 1 saat 32 dakika civariydi. 10k da en iyi sur 42 dakika civarı ama 40'dan aşağı düşüremedim gitti, bunun için uğraşıyorum bakalım. Ayakkabı şu an adidasin bir ürünü ama beğenmedim tabanı çok ince kuvvet alamıyorum yerden. Önceden Decathlonum Rum grip koşu ayakkabısını kullanıyordum ucuza da almıştım hatta ama topuk kısmı delindi. Koşu ayakkabıları çok pahalı gönül ister ki assics salomon alalım :))
 
@sccetin, Harika bir yazı olmuş Çetin hocam emeğine , yüreğine sağlık. Forumda sizler gibi arkadaşların olmasını bilmek güzel.

Herkese günaydın, ben de koşuyorum, yaş 25 boy 182 kilo 68, lise yıllarında başladım o zamanlar tatillerde koşuyordum daha sonraları düzenli olarak 2 günde 1 gibi veya1 gün bisiklet bir gün koşu ve dinlenme günleri seklinde kendimi alıştırdım. Strava kullanıyorum. Hiçbir yarışa katılamadım katılmak istiyorum ama. Genel olarak 10k, 15k seviyorum. Bir kere 21k koştum 1 saat 32 dakika civariydi. 10k da en iyi sur 42 dakika civarı ama 40'dan aşağı düşüremedim gitti, bunun için uğraşıyorum bakalım. Ayakkabı şu an adidasin bir ürünü ama beğenmedim tabanı çok ince kuvvet alamıyorum yerden. Önceden Decathlonum Rum grip koşu ayakkabısını kullanıyordum ucuza da almıştım hatta ama topuk kısmı delindi. Koşu ayakkabıları çok pahalı gönül ister ki assics salomon alalım :))

Selamlar. Ben de bana yarım numara küçük olan bir ayakkabı var . Bir sefer çamaşır makinasında yıkadım yüksek ısıda yıkamışım😂 yarım numara daha küçüldü sanırım . Ayağı 44/44,5 olan bir arkadaşa olur sanırım. Size uyar ise kargo ile gönderebilirim . Ben kullanmıyorum bari koşan bir arkadaşın işi görülsün.
 

Dosyalar

  • 08B7753D-E92A-4948-B03E-36E0C347DE48.jpeg
    08B7753D-E92A-4948-B03E-36E0C347DE48.jpeg
    1,3 MB · Okunma: 25
  • FCF3DF1B-EB9D-44D6-B643-FCC6B4099816.jpeg
    FCF3DF1B-EB9D-44D6-B643-FCC6B4099816.jpeg
    1,2 MB · Okunma: 24
  • 3F81E0CC-0F2D-441A-9972-81BA6F811CEC.jpeg
    3F81E0CC-0F2D-441A-9972-81BA6F811CEC.jpeg
    1,4 MB · Okunma: 22
@Ronin45 ben 42 numara giyiyorum ama teşekkür ederim yine de belki başka arkadaşların işine yarar :)
 
  • Beğen
Tepkiler: Ronin45
Yeni başlayanlar nasıl koşsunlar :D Sürekli bi heves ediyorum çıkıp 300-500 metre koşuyum 1 hafta bacak kemiğim ağrıyor. Bir şeyleri yanlış yaptığım için de zorlamıyorum :D
Koşu öncelikle yeni başlayanlar için. Düşük ve sabit tempo ile yapılır. Sizler bisikletçisiniz, kendinize güvenin ve çıkın yavaş ve sabit bir tempo ile 4-5 km koşun. Ardından bacaklarınız çok tatlı şekilde ağrıyacak. En önemli nokta burası. 2. Gün MUTLAKA tekrar koşuya çıkın. Koşarken ağrılarınız azalacak ve ertesi gün ağrılarınızdan eser kalmayacak. Eğer ola ki 2.gün koşuya çıkmazsanız ayaklarınızın ağrısı 1 hafta civarı sürecektir. Önemli olan jog atmak
Peki bu pace ve nabız olayı tam olarak nedir? En uygunu nasıl ayarlamam lazım?
Pace kilometreyi kaç dakika da koştuğunu gösterir. Yeni başlayan birisi ortalama 7:00 ile 7:20 pace ile koşması tavsiyemdir. Strava'da koşuya ayarlayınca anlık olarak Pacenizi görebilirsiniz. İkinci alternatif ise Garmin saatiniz var ise Koşuya ayarlayın orada pace yine yazar
Nabız olayı ise uzun koşular yaparak nabzımızı düşürmeye çalışıyoruz.. İntervallerinde etkisi var buna tabii ama uzun koşuların nabza çok daha fazla etkisi var. Nabzı düşürmemizin nedeni ise yarışlarda yüksek tempo koşarken max nabıza ulaşmamak. Eğer max nabıza ulaşırsak laktat birikimi o kadar çabuk olacak ve hemen yorulacağız. Bu yüzden interval yapıyoruz ve laktat eşiğini yükseltiyoruz. Uzuuuunn koşularda ise Aerobik kondüsyonumuzu geliştiriyoruz ve dayanıklılık kazanıyoruz
Bir koşucu olarakta ben size soru sormak istiyorum. Bisiklet sürerken nefes nefese kalmıyorum lakin ekstra bir yorgunluk çöküyor, pedallayasım gelmiyor yada öyle 24km/h hıza düşüp şeyir gezisi yaparmış gibi dolanıyorum ortalarda. Ortalama bu hızla da 60-70 kilometre civarı gidebilirim. Sizler kaç km/h hızla sürüyorsunuz. Ben mi hızlı sürdüğüm için yoruluyorum yoksa yavaş sürdüğüm için mi yoruluyorum.
Not: Hız verisini Garmin saatimden aldım.
 
bizim kilomuzda uzun mesafe koşmak pek akıl karı bir iş değil😂 Bizim kilomuzdaki atletler 100 ve 200 metre koşuyor. Tecrübelerinizi bu başlık altında okumak isterim.

Uzun süredir 90+ kg olarak koşuyorum ve bisiklete biniyorum. Tabi ki daha hafif olmanın performans ve daha az sakatlanma riski açısından büyül faydası var, fakat beden bu tempoya alıştı ve ona göre de bir kas kemik yapısı oluşuyor. Çok hızlı koşmuyorum genelde 5.30 - 6.00 pace cıvarında. Bisiklette ise 180-200 watt atalığında antrenmanlarım. 20-80 prensibi ile genelde antrenmanlarımın çoğu zone2-zone3 oluyor. Patika koşularını daha çok seviyorum ve sık sık florya atatürk ormanında antrenman yapıyorum. (Covidle sekteye uğrasa da). Toprak zemin dizler için de çok iyi bir seçim.

bisiklette ise denememe rağmen sevemedim doğada sürmeyi. Fanatik bir yol bisikletçisiyim. Kilo ile diz sorunları paralellik gmsterdiği için dikkatli koşarım ve bol bol takviye gıda tüketiyorum.
 
  • Beğen
Tepkiler: Ronin45
Koşu öncelikle yeni başlayanlar için. Düşük ve sabit tempo ile yapılır. Sizler bisikletçisiniz, kendinize güvenin ve çıkın yavaş ve sabit bir tempo ile 4-5 km koşun. Ardından bacaklarınız çok tatlı şekilde ağrıyacak. En önemli nokta burası. 2. Gün MUTLAKA tekrar koşuya çıkın. Koşarken ağrılarınız azalacak ve ertesi gün ağrılarınızdan eser kalmayacak. Eğer ola ki 2.gün koşuya çıkmazsanız ayaklarınızın ağrısı 1 hafta civarı sürecektir. Önemli olan jog atmak

Pace kilometreyi kaç dakika da koştuğunu gösterir. Yeni başlayan birisi ortalama 7:00 ile 7:20 pace ile koşması tavsiyemdir. Strava'da koşuya ayarlayınca anlık olarak Pacenizi görebilirsiniz. İkinci alternatif ise Garmin saatiniz var ise Koşuya ayarlayın orada pace yine yazar
Nabız olayı ise uzun koşular yaparak nabzımızı düşürmeye çalışıyoruz.. İntervallerinde etkisi var buna tabii ama uzun koşuların nabza çok daha fazla etkisi var. Nabzı düşürmemizin nedeni ise yarışlarda yüksek tempo koşarken max nabıza ulaşmamak. Eğer max nabıza ulaşırsak laktat birikimi o kadar çabuk olacak ve hemen yorulacağız. Bu yüzden interval yapıyoruz ve laktat eşiğini yükseltiyoruz. Uzuuuunn koşularda ise Aerobik kondüsyonumuzu geliştiriyoruz ve dayanıklılık kazanıyoruz
Bir koşucu olarakta ben size soru sormak istiyorum. Bisiklet sürerken nefes nefese kalmıyorum lakin ekstra bir yorgunluk çöküyor, pedallayasım gelmiyor yada öyle 24km/h hıza düşüp şeyir gezisi yaparmış gibi dolanıyorum ortalarda. Ortalama bu hızla da 60-70 kilometre civarı gidebilirim. Sizler kaç km/h hızla sürüyorsunuz. Ben mi hızlı sürdüğüm için yoruluyorum yoksa yavaş sürdüğüm için mi yoruluyorum.
Not: Hız verisini Garmin saatimden aldım.
Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim. Bu ara tekrar koşuya başlamayı düşünüyorum. Bu sefer olacak gibi :)

Sizin bisiklet ile ilgili sorununuzun bir kaç sebebi olabilir. Mesela bisikletinizin tekeleri kalın mı? Göbekler ve diğer donanımlar yeterince yağlı mı? Sele ayarlarınız doğru mu? Bu ayarlar doğru ise benim başlarda yaptığım bir hata vardı, belki sizde yapıyor olabilirsiniz. Bisiklette giderken pedalı çevirip çevirip kazandığım hızla yol alıyordum. Bu uzun sürüşler için sağlıklı ve verimli değil. Belirli bir hızınız olsa bile sürekli pedal çevirmek ve doğru kadansı bularak o aralıkta kalmaya çalışmak önemli. Eğer yol bisikleti kullanmıyorsanız 24-25km/h hız sürüşlerde normal ve 60-70 km sorunsuz sürebiliyorsanız bence gayet iyi. Ben yol bisikleti kullanmıyorum ve çok yokuş yoksa ortalama 25-30 km/h ile sürüyorum. Yokuşların çok olduğu bir yerse ortalama 10-20km/h arasında kalıyorum. Bu süreçte kadansı korumaya çalışıyorum, yokuşlarda yüksek veya çok düşük vites ile değil rahat sürebildiğim ve beni yormayan aralıkta kalmaya çalışıyorum.
 
Valla beni de etiketlediginiz için teşekkürler. Ortalama duzeyde bir koşucuyum. En iyi 10k zamanim 49 dakika. Benim hayatim spor üzerine kuruludugu icin ironman icin çok ekstra calismadim. Hatta arkadaşlarım bisiklet antremani yaparak ironman oldun diye benle dalga geçtiler. Haftada 7 gun farkli antremanlarim oluyordu. Ağırlık antremanindan once 10k yada 5k kosuyordum(yokus yukari) hafta sonuda yuzmeye calisiyordum.
 
@Ronin45 enson dağda domuz kovaladığında dört nala koşmuştum. Dağ koşusu olarak tabi. Erik ağacına badanaj yapıp çıkamadım. Meşe ağacına bir çırpıda tırmanmıştım. :koptum: Son hatırladığım ağacın dalında kelime-i şehadet getirmekti. Daha 18 yaşındaydım bre. O gündür bugündür dağda yürümekten ziyade koşar gibi yürürüm.

Sizler gibi profosyonelce olmamakla birlikte , hafif tempo dağlık alanda seviyorum koşuyu. Fırsat buldukça tabi. Bu başlığı takip edip kıymetli bilgilerinizden istifade etmek isterim. Yaş 44, 78 kiloyum şu an. Boy 165.

Hocam etme bizim dağlarda bir aslan kalmıştı onu da getirdin.:)

Bir ara mezarlıkta hayalet kız aramışlığımız bile var bizim. Aslan ne ki allasen?
 
  • Hahaha
Tepkiler: necmeddin
@sccetin Çok güzel bir yazı bana ilham verdi. Sıfırdan başlamak istiyorum bakalım başarabilir miyim. Yaş 37 artık eskisi gibi rahat spor yapamıyorum. Basketbol oynardım, firma takımıyla bu sene tekrar başladım ama sürekli kemik iliği ödemi oluştu ve dizlerimde çok ağrılar yaşadım. Biraz daha hafif sporlar yapmaya karar verdim. İnşalah koşu ve bisiklet devamlı olur.
 
@sccetin Çok güzel bir yazı bana ilham verdi. Sıfırdan başlamak istiyorum bakalım başarabilir miyim. Yaş 37 artık eskisi gibi rahat spor yapamıyorum. Basketbol oynardım, firma takımıyla bu sene tekrar başladım ama sürekli kemik iliği ödemi oluştu ve dizlerimde çok ağrılar yaşadım. Biraz daha hafif sporlar yapmaya karar verdim. İnşalah koşu ve bisiklet devamlı olur.

Koşudansa bisikletle başlayın. Koşu oldukça ağır bir spordur aslında. Sakatlanma riski daha fazladır. Bisiklette kondisyon kazandıktan sonra koş- yürü sistemi ile 5km seviyesine gelene kadar 8 haftalık bir program var geçmiş mesajlarımda da linki olan, onu takip ederek koşuya geçmenizi tavsiye ederim.
 
Koşudansa bisikletle başlayın. Koşu oldukça ağır bir spordur aslında. Sakatlanma riski daha fazladır. Bisiklette kondisyon kazandıktan sonra koş- yürü sistemi ile 5km seviyesine gelene kadar 8 haftalık bir program var geçmiş mesajlarımda da linki olan, onu takip ederek koşuya geçmenizi tavsiye ederim.

Çok teşekkürler hemen aramaya başlıyorum geçmiş mesajlarınızı aramaya. Şu anki halimle yürü koş 5 km yapıyorum ama dediklerinizi kulak vereceğim. Sağlığı riske atmamak lazım.
 
Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim. Bu ara tekrar koşuya başlamayı düşünüyorum. Bu sefer olacak gibi :)

Sizin bisiklet ile ilgili sorununuzun bir kaç sebebi olabilir. Mesela bisikletinizin tekeleri kalın mı? Göbekler ve diğer donanımlar yeterince yağlı mı? Sele ayarlarınız doğru mu? Bu ayarlar doğru ise benim başlarda yaptığım bir hata vardı, belki sizde yapıyor olabilirsiniz. Bisiklette giderken pedalı çevirip çevirip kazandığım hızla yol alıyordum. Bu uzun sürüşler için sağlıklı ve verimli değil. Belirli bir hızınız olsa bile sürekli pedal çevirmek ve doğru kadansı bularak o aralıkta kalmaya çalışmak önemli. Eğer yol bisikleti kullanmıyorsanız 24-25km/h hız sürüşlerde normal ve 60-70 km sorunsuz sürebiliyorsanız bence gayet iyi. Ben yol bisikleti kullanmıyorum ve çok yokuş yoksa ortalama 25-30 km/h ile sürüyorum. Yokuşların çok olduğu bir yerse ortalama 10-20km/h arasında kalıyorum. Bu süreçte kadansı korumaya çalışıyorum, yokuşlarda yüksek veya çok düşük vites ile değil rahat sürebildiğim ve beni yormayan aralıkta kalmaya çalışıyorum.
Koşuya başlamakla hata etmezsiniz kesinlikle.

Benim bisikletim Mosso xc2 980 MTB bisiklet. Pek bisikletten anlamıyorum yeni başladığım için.Zincirimi yağlamak için Shimano yağ aldım. Bununla hareketleri yerleri yağlasam problem olur mu ? Zincir temizliği yaptım bugün yağ güzelmiş. Biraz arka aktarıcıda hareket eden yerlerine bir damla sıktım. Bisikleti bir güzel yıkadıktan sonra yaptım bunu tabii. Bir zararı olur mu acaba ?
 
  • Beğen
Tepkiler: necmeddin
Koşuya başlamakla hata etmezsiniz kesinlikle.

Benim bisikletim Mosso xc2 980 MTB bisiklet. Pek bisikletten anlamıyorum yeni başladığım için.Zincirimi yağlamak için Shimano yağ aldım. Bununla hareketleri yerleri yağlasam problem olur mu ? Zincir temizliği yaptım bugün yağ güzelmiş. Biraz arka aktarıcıda hareket eden yerlerine bir damla sıktım. Bisikleti bir güzel yıkadıktan sonra yaptım bunu tabii. Bir zararı olur mu acaba ?
Zararı olmaz hatta zincir yağlı olduğunda sürüş rahatlıyor. Ama sadece zincirin yağlı olması yetmez elbette, göbekler de önemli. Yorulmanızın en büyük etkeni bana göre MTB olması. Şehir bisikleti denilen türe veya yol bisikletine geçmiş olsanız muhtemelen daha keyif alırsınız. Arazide sürmüyorsanız MTB tam bir eziyet bana göre. Daha ince tekerleri tavsiye ederim.
 
Zararı olmaz hatta zincir yağlı olduğunda sürüş rahatlıyor. Ama sadece zincirin yağlı olması yetmez elbette, göbekler de önemli. Yorulmanızın en büyük etkeni bana göre MTB olması. Şehir bisikleti denilen türe veya yol bisikletine geçmiş olsanız muhtemelen daha keyif alırsınız. Arazide sürmüyorsanız MTB tam bir eziyet bana göre. Daha ince tekerleri tavsiye ederim.
peki bu bisikleti yol bisikletine çevirebilir miyim lastikleri inceltip?
 
Merhaba arkadaşlar, ben de ultra koşuyorum. Şu sıralar menisküs problemimden dolayı koşuya ara verdim. Koştuğum ve tamamladığım ultralar, Erciyes 64K, Kapadokya 60K, Alanya 64K, Tahtalı 60K, Aladağlar 46K, Kaçkar 46K.

İçlerinde en keyif aldığım yarışma Aladağlar Sky Trail, tabi bunda aynı zamanda dağcı olmamın da payı var. Yarışmanın yaklaşık 25-30 km.'si 3000 metre üzerinde geçiyor. 2016'dan beri düzenlenen yarış geçen sene Argeus'un kararıyla yapılmadı. Daha doğrusu Argeus artık bu yarışmayı düzenlemeyeceğini duyurdu. Bu yıl Ordos yarışmayı tek başına düzenleme kararı aldı ve 2 yeni parkurla kayıtları açtı. Karasay Sky Maraton 33K+ ve Alaca Ultra Sky Maraton 50K olarak devam edecek. Kayıtlar kapanmadı diye biliyorum. Çok vahşi ve yıpratıcı bir parkur. Mutlaka bu coğrafyayı deneyimlemenizi ve katılmak isteyenlerin 3-4 gün önceden bölgeye gidip irtifaya aklimatize olmasını tavsiye ederim.

(link)
 
Son düzenleme:
peki bu bisikleti yol bisikletine çevirebilir miyim lastikleri inceltip?
O iş biraz zor hocam. Şöyle özetleyim, mtb bisikletlerde lastik kalınlığı 2-2.25 gibi değişir. Sizin bisikletinizin 29x2.25 gözüküyor. Jant buna uygundur. Biraz inceltiyim derseniz 1.95 civarına kadar sorun olmuyor, bir ara deneyimleme fırsatım olmuştu. 1.95 kalınlık 2.25e göre bile ciddi fark oluşturmuştu. 1.95kalınlığın altında 1.75 veya 1.50 kullanan şehir bisikletleri için lastikler var ama dağ bisikletinin jantları bu lastiklere göre kalın oluyor ve 1.95 altında bulunan lastiklere geçtiğinizde janttan sıyrılıp çıkıyor. Yani lastikleri 1.50 veya 1.75e indirmek istediğinizde jantı da değiştirmeniz gerekir. Gerek takılır diyenler de olabilir, belki düz yolda sıkıntı çıkarmaz ama en ufak + basınçta yan yüzeyler janta tutunamayacak ve lastik janttan ayrılacaktır. Sürüş esnasında bunun güvenliğini takdirinize bırakıyorum. Yapmışken hem jantı hem lastikleri inceltiyim derseniz de kaliteli malzemeler aldığınızda iyi para gidecektir. Birde aşırı ince lastikler dağ bisikletinde çok komik duruyor, görmenizde fayda var. (link). Tercih sizin :) şimdilik lastik basınçlarını Max sınırın altında olacak şekilde artırarak da bir miktar performans artışı elde edebilirsiniz. Lastik basınçlarını artırınca rahatlama olursa size ince teker lazım demektir:)
 
Geri