Şehir/tur bisikleti seçim rehberi

Spartiat demiş ki:

Şunları bilmek daha isabetli seçim yapmaya yardımcı olur:
Şehir bisikleti varken tekrar şehir bisikleti istenmesinin nedeni nedir, sadece 7 yıllık olması mı?
"Öncekilerdeki gibi yanlış yapmamak" kısmındaki yanlış nedir?

Hepsini görüntüle...

Bisiklet vitessiz çelik şehir bisikleti. Yanlışlar vitessiz ve ağır olması. Vites karmaşıklaştırır dediler, en küçük yokuşu bisikleti ittirerek çıkıyorum. Eski bisikletimde vitesler hep sorunlu olduğundan cazip geldi ama olmuyor.

PedalPerisi demiş ki:

Bisiklet vitessiz çelik şehir bisikleti. Yanlışlar vitessiz ve ağır olması. Vites karmaşıklaştırır dediler, en küçük yokuşu bisikleti ittirerek çıkıyorum. Eski bisikletimde vitesler hep sorunlu olduğundan cazip geldi ama olmuyor.

Hepsini görüntüle...

O zaman 7 yıl sabır takdir edilesi.

PedalPerisi demiş ki:

...1.67 boylu, 55 kiloyum. Şu andaki bisikletimde kadro boyu yazmıyor. Hangi boylara bakmalıyım?...

Hepsini görüntüle...

41-44, belki 46'ya kadar. Mutlaka karar verilen modeli ya da en azından benzerlerini denemek lazım. Kadro boyu orta göbekten sele kelepçesine kadar olan mesafe ama o bisiklet muhtemelen step-through (open/drop/low-step) kadrodur, hem üreticisi farklı boylarını üretmiyordur, hem kadro boyu step-over/diamond kadrolardaki kadar önemli değil. Step-through kadro bisikletleri kullananların genel alışkanlıklarını gözlemlediğimden söylüyorum, şu andaki bisikletinizde de yeni alacağınızda da sele bisikleti kontrol edebileceğiniz en yüksek seviyede olmalı ((link), (link))

PedalPerisi demiş ki:

...Arka sele olmasını istiyorum, çanta takacağım. Gerekirse sonradan taktırabilirim. Önereceğiniz bisiklette hazır olmazsa model önerisi de rica ediyorum.
Çamurluk da istiyorum, üstüme su sıçramasından nefret ederim. Bisiklette yoksa hemen taktıracağım. Bu konuda da öneri alabilirim...

Hepsini görüntüle...

Sele sürücünün oturduğu, arkadaki bagaj. Bagaj ve çamurluğun bisiklette hazır gelmesi iyi; hem uğraştırmaz hem daha hesaplı olur ama sonradan almak ihtiyaca göre ideal modelin seçebilmeyi sağlar, hem de alınabilecek model çeşitliliğini arttırır. Örneğin standart ve yeterli bir bagajın ağırlığı 750 gram civarındayken Decathlon'un şehir bisikletlerindeki bagajlar 1500 gram civarında. O kadar sağlam bir ürüne gerek olmadığında o kadar ağırlığa da gerek yok. Bunların önerilerine bisikleti seçtikten sonra bakılır.

PedalPerisi demiş ki:

...Kadın bisikleti de unisex de olabilir ama pembe ya da mor ya da çiçekli olmamalı Mavili tonlar fena olmaz. Beni gören bisikletçi ne kadar morlu pembeli çiçekli bisiklet varsa onları gösteriyor. Çiçeğin tarlası şu andaki bisikletimde var, istemiyorum artık...

Hepsini görüntüle...

Kadro yapısı tercihi kullanım alışkanlıklarınıza, yaş/sağlık durumunuza, hedefinize bağlı. Günlük kullanımınızda alçak üst borulu bir bisiklete ihtiyacınız oluyorsa o tür kadrolulardan düşünebilirsiniz. Genel sportif kullanım ve model çeşitliliği bakımından step-over (yüksek üst borulu) modeller iyidir. Alçak üst borulu bisikletler kadın bisikleti diye adlandırılsa da yaşlılar ve engelleri bulunanlar tarafından da sıklıkla kullanılıyor ve bu düşünce hatasından dolayı bir hata daha yapılarakçoğunlukla kadınların sevdiği zannedilen renk ve desenlerde üretiliyor. Yine de her zevke uygun renklerde modeller bulunabilir. Bu modellerde vites seçenekleri de sınırlı ve genel donanım seviyesi de düşük oluyor. Örnekleri (link) , (link) , (link) sayfalarında var ama...

PedalPerisi demiş ki:

...Biraz alıştıktan sonra bisiklet gruplarına katılmak istiyorum, o zaman şartlar biraz değişebilir...

Hepsini görüntüle...

dendiğinde bu modellerden en azından çelik, 3-6-7-8 vitesli, Juliet, Juliana, Infinity gibi klasik şehir modellerini ve Carraro Elite serisindekiler gibi ağır modelleri, yanı kısaca sizinkine benzer ve biraz daha gelişmiş olanlarını baştan liste dışı bırakmak lazım.

PedalPerisi demiş ki:

...Çok güvenilir bir yerden garantili olursa ikinci el de olabilir. Taksit de olmalı tabii...

Hepsini görüntüle...

"Garanti kapıdan çıkıncaya kadar" ikinci elin genel kuralı. Sattığına güvenip arkasında duranlar da mutlaka vardır ama çok beklenti içine girmemek lazım. Bisikletçilerden taksitle alınabilir ama sahibinden çok ender olabilecek bir durum. Ticari faaliyeti olmalı ki oradan taksitle satış yapsın.


Şimdi önce kadro yapısı konusunda kararınızı verin, fren (şurada benim görüşüm var ama güncel trend HD frenden yana) çeşidi ve süspansiyon (şurada benim görüşüm ve forumdaki başlıklara linkler var) konularında da düşünün. Sonra ona göre modellere bakarız.

Spartiat demiş ki:

x

Hepsini görüntüle...

Teşekkürler.
Şu anda kullandığım bisiklet dediğiniz gibi. Şimdi istediğim öyle değil ama mesela sportive 325 gibi de olabilir, ikisinin arası. Sakıncası var mı sağlamlık falan gibi?
Süspansiyon istemiyorum. Daha önceki bisikletimde vardı. Hiç kullanışlı değil.
Fren farketmez. V olsa biraz ayar yapabilirim ama diğer bütün işleri bisikletçiye yaptırırken disk freni de yaptırabilirim.

PedalPerisi demiş ki:

Teşekkürler.
Şu anda kullandığım bisiklet dediğiniz gibi. Şimdi istediğim öyle değil ama mesela sportive 325 gibi de olabilir, ikisinin arası. Sakıncası var mı sağlamlık falan gibi?
Süspansiyon istemiyorum. Daha önceki bisikletimde vardı. Hiç kullanışlı değil.
Fren farketmez. V olsa biraz ayar yapabilirim ama diğer bütün işleri bisikletçiye yaptırırken disk freni de yaptırabilirim.

Hepsini görüntüle...

Trekking bisikletlerinde kadro küçüldükçe üst borunun arka kısmı iyice alçalıyor. Mesela 41 kadro Mosso böyle:


Bu modellerde rahat ederseniz step-through kadro olmasa daha iyi olur. Sırf ikinci suluk yuvası ve kadro arası çanta seçeneği sunmaması bile step-through kadro istememek için yeterli sebep benim için, en azından yaş iyice ilerleyene kadar.

Sundu gibi, Mosso ve Carraro modellerinin bulunduğu bir yerde herhangi bir düz maşalı modelin 41 ve 46 kadro (ya da Carraro'da bunların arasında ne varsa) deneme şansınız olur mu?

Şurada 46 kadrolu Mosso'nun şu andaki tepe modeli (link) için "1.65 ve üstüne olur" demişler ama yine de denemek lazım, 6 taksitle veriyorlar: (link)
Rengi bence güzel değil, az daha pahalı diğer seçeneğin de güzel değil, güzel olan renk bu:

Burada da renk seçenekleri var: (link)
41 yok, herhalde yeni kadronun 41'ini üretmiyorlar.

Biraz daha hesaplı model için bunun 2x9 viteslisi (link)'e ya da yeni kadro ama eski tip 3x8 viteslisine (link) bakabilirsiniz. Eski kadrolu Mosso'lar daha ucuz ama resmi sitede sadece süspansiyonluları var artık. Piyasada hala vardır.

Carraro tarafında fiyatlar biraz daha yüksek. (link) sayfasındaki şu grup uygun olur:

Ne kadar yukarıda, o kadar iyi.

(link)'de de şunlar var, yukarıdan başlayarak iyi:
(link) <= bu resmi fiyatına göre F/P ama bu fiyata satan yer yok artık. Resmi fiyatların piyasadan düşük olduğu tek marka herhalde Bianchi.
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)


Burada anmadığım 21 vitesli, vidalı rubleli modeller ve Kron modelleri hakkında sürekli yapıp durduğum bıdıbıdıları önceki sayfalarda görmüşsünüzdür, tekrar yazmıyorum.

Spartiat demiş ki:

x

Hepsini görüntüle...

Çok teşekkür ederim. Hafta sonuna kadar denemeyi düşünüyorum.
Sanırım Mosso'lar daha uygun.
X20'ye karar verirsem ötekilerden birinde olan bir şeylerden vazgeçmiş oluyor muyum? Çamurluk ve bagaj konusunda da sorun olmaz değil mi?
Bisikletçide mavi bulamazsam internetten nereden almak daha güvenli ve sorunsuz olur?

Merhabalar. Ben de müsaadenizle klasik girişle başlamak istiyorum. ilk mesajım.
bisiklet tavsiyesi arıyorum. durumumu anlatmakla işe başlayayım.
yaşım 45 e erdi. herhangi bir sağlık sorunum yok. Uzun süredir düzenli olarak koşuyordum. ayağımdan kaynaklı bir sorundan ötürü bırakmak zorunda kaldım. ardından 10 sene önce bir hevesle aldığım Bianchi 924 MTB bisikletimi garajdan çıkardım. oldukça bakımsız ve harap bir haldeydi. pek bakım yapmadan şöylece bir temizleyip kullanmaya başladım. ilk bir hafta 15-20 k sürmeye başladım. sonraları artırarak 40-50 lere geldim. Ve sanırım bu işi sevdim. devamını getirmek istiyorum. koşudan dolayı kondüsyon olarak fena sayılmam ancak bu sporun eminim fiziksel yeterlilikleri farklıdır.
Sizlerden ricam şu; oldukça engebeli sayılacak bir coğrafyada yaşıyorum. 50 k nın üzerine çıkmak için bayır-tepe inip çıkmam gerekiyor. yaş da malum. uzun vadede keyif alabileceğim beni soğutmayacak şekilde devamını getirebileceğim bir tür arıyorum.
ilk seçeneğim; midDrive motorlu (Bosch, Shimano, Yamaha gibi) bir elektrikli bisiklet alıp yokuşta zorlanırsam ondan destek alarak uzun mesafeler yapabileceğim bir tür mü olmalı?
2. seçenek olarak ise; şöyle 8-10 kg ağırlığında iyi bir donanıma sahip bir karbon bisiklet almak ve zamanla yokuş performansımın artmasını mı sağlamalıyım.
ya da konuyla mesafemden dolayı aklıma bile gelmeyen başka bir seçenek daha var mı?

ilgilenip cevap yazan arkadaşlara peşinen teşekkürlerimi sunarım.

Merhaba. Max 30.000 TL ye kadar şehirde kullanabileceğim bir trekking bisikleti arıyorum. Dağla patikayla falan işim yok. İşe giderken veya sahilde şeridinde bisiklet sürmek amacım. Önceliğimiz konforlu ve sağlam olması, ve fren/vites setinin giriş seviye olmaması (Tourney istemiyorum). Geometrik açıdan kadro da güzel olsa iyi olur sportif görünse yani bir MTB kadar olmasa da.

iwanthidan demiş ki:

Merhaba. Max 30.000 TL ye kadar şehirde kullanabileceğim bir trekking bisikleti arıyorum. Dağla patikayla falan işim yok. İşe giderken veya sahilde şeridinde bisiklet sürmek amacım. Önceliğimiz konforlu ve sağlam olması, ve fren/vites setinin giriş seviye olmaması (Tourney istemiyorum). Geometrik açıdan kadro da güzel olsa iyi olur sportif görünse yani bir MTB kadar olmasa da.

Hepsini görüntüle...

Bunu kampanya-kupon-indirimle bütçe içinde ya da az üstünde fiyatla alabilirsiniz: (link)
Onun dışında klasik 3x10, 3x9 ya da yeni CUES 2x10, 2x9 tüm yerli yaygın trekking modelleri bütçenizin içinde. Mesela şunlar iyidir:
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)

taybak demiş ki:

Merhabalar. Ben de müsaadenizle klasik girişle başlamak istiyorum. ilk mesajım.
bisiklet tavsiyesi arıyorum. durumumu anlatmakla işe başlayayım.
yaşım 45 e erdi. herhangi bir sağlık sorunum yok. Uzun süredir düzenli olarak koşuyordum. ayağımdan kaynaklı bir sorundan ötürü bırakmak zorunda kaldım. ardından 10 sene önce bir hevesle aldığım Bianchi 924 MTB bisikletimi garajdan çıkardım. oldukça bakımsız ve harap bir haldeydi. pek bakım yapmadan şöylece bir temizleyip kullanmaya başladım. ilk bir hafta 15-20 k sürmeye başladım. sonraları artırarak 40-50 lere geldim. Ve sanırım bu işi sevdim. devamını getirmek istiyorum. koşudan dolayı kondüsyon olarak fena sayılmam ancak bu sporun eminim fiziksel yeterlilikleri farklıdır.
Sizlerden ricam şu; oldukça engebeli sayılacak bir coğrafyada yaşıyorum. 50 k nın üzerine çıkmak için bayır-tepe inip çıkmam gerekiyor. yaş da malum. uzun vadede keyif alabileceğim beni soğutmayacak şekilde devamını getirebileceğim bir tür arıyorum.
ilk seçeneğim; midDrive motorlu (Bosch, Shimano, Yamaha gibi) bir elektrikli bisiklet alıp yokuşta zorlanırsam ondan destek alarak uzun mesafeler yapabileceğim bir tür mü olmalı?
2. seçenek olarak ise; şöyle 8-10 kg ağırlığında iyi bir donanıma sahip bir karbon bisiklet almak ve zamanla yokuş performansımın artmasını mı sağlamalıyım.
ya da konuyla mesafemden dolayı aklıma bile gelmeyen başka bir seçenek daha var mı?

ilgilenip cevap yazan arkadaşlara peşinen teşekkürlerimi sunarım.

Hepsini görüntüle...

İlk seçenek.
Muhtemelen ikinciyi yaparsanız sonra birinciyi istersiniz, iki kere masraf olur.
8-10 kg üst donanımlı bir karbon bisiklet için fazla ağır bu arada. 7-8 diye düşünün onu. Tabii yeni modaya uygun kalın ve ağır lastikler takılırsa 10 kg'ye yaklaşabilir.
Her iki seçeneğiniz de şehir bisikletleriyle ilgili değil bu arada. Her ikisinin de kendi başlıkları var forumda, belki onlarda daha iyi öneriler bulabilirsiniz:
Elektrikli bisiklet devri
Yol bisikleti tavsiyeleri

Sportive X28 güzelmiş hocam ama hem bütçeyi aşıyor hem de ekipmanları benim ihtiyacımın çok ötesinde. Cues yeterliyse Cues donanımlı bisiklet yeter de artar benim için. Bu listede saydığımız Cues donanımlı bisikletlerin hangisini önerirsiniz? Ayrıca Bianchi Newtourer'da Cues seti ile geliyor, onun hakkında düşünceleriniz nedir? Teşekkürler hızlı cevabınız için.

iwanthidan demiş ki:

Sportive X28 güzelmiş hocam ama hem bütçeyi aşıyor hem de ekipmanları benim ihtiyacımın çok ötesinde. Cues yeterliyse Cues donanımlı bisiklet yeter de artar benim için. Bu listede saydığımız Cues donanımlı bisikletlerin hangisini önerirsiniz? Ayrıca Bianchi Newtourer'da Cues seti ile geliyor, onun hakkında düşünceleriniz nedir? Teşekkürler hızlı cevabınız için.

Hepsini görüntüle...

CUES'li olanların biri süspansiyonlu, biri düz maşalı. Başka farkları yok. Maşa tercihiniz nasılsa ona göre alabilirsiniz.

Sportive X bütçe içinde de bulunabilir:
(link)
(link)
(link) (havale ile 30.060 TL)

(link) de güzel, kadro yapısını beğendiyseniz. Bir tek bagajını çok güvenli bulmadım ama pratikte denemek lazım. Bu bağlantı olmadan öne-arkaya kayabilir gibi duruyor:

Gerekirse değiştirilebilir tabii.

Step-through kadrolar aslında günlük kullanımda kullanışlı ama kadro arası ikinci suluk, kadro arası çanta gibi aksesuarlar kullanılamıyor. Hatta çoğu step-through kadroda tek suluk için bile yer olmuyor ama bunda daha fazla boşluk olduğu için biraz daha iyi.

Bir de şehir kullanımı için hazırlanmış bir bisiklette aynakol üstü zincir koruması olmalıydı.

Teşekkürler hocam o zaman Bianchi'yi listeden çıkarayım. Yalnız bahçeli bir evde yaşamıyorum be Sportive X gibi bir bisiklet alırsam 1 hafta binemeden çalarlar o bisikleti

Sportive'in Cues setli yeni modelleri ve Mosso'nun Legarda Cues serilerini karşılaştırırsak hangisini tercih ederdiniz? Sportive çok güzel ama gidon boyu fazla uzun. 48-50 kadro alacağım zaten yani çok büyük olmaması lazım bisikletin.

iwanthidan demiş ki:

Teşekkürler hocam o zaman Bianchi'yi listeden çıkarayım. Yalnız bahçeli bir evde yaşamıyorum be Sportive X gibi bir bisiklet alırsam 1 hafta binemeden çalarlar o bisikleti

Sportive'in Cues setli yeni modelleri ve Mosso'nun Legarda Cues serilerini karşılaştırırsak hangisini tercih ederdiniz? Sportive çok güzel ama gidon boyu fazla uzun. 48-50 kadro alacağım zaten yani çok büyük olmaması lazım bisikletin.

Hepsini görüntüle...

Hangi bisiklet olursa olsun dışarıda çalınır. Bisikletin yeri ya evin içi, ya da kilitli, güvenli bir depo varsa orası.

Gönderdiğim Legarda modelleri 2x10 CUES setl, Carraro'dakiler 2x9 ve 2x11. 2x11 olan çok pahalı ((link)), diğerleri Legarda X20'lerden düşük model, onları Legarda X18'ler ile karşılaştırmak lazım.

Spartiat demiş ki:

Hangi bisiklet olursa olsun dışarıda çalınır. Bisikletin yeri ya evin içi, ya da kilitli, güvenli bir depo varsa orası.

Hepsini görüntüle...

Ev birinci katta ama her gün işe gidip gelirken kaldırıp çıkaramam büyük ihtimalle, başka bir önlemi yok mudur bunun alarmlı kilit alsam mesela?

Bu arada yabancı bir bisiklet tutkunu arkadaşı ile yaptığım görüşmede bana piyasadaki tüm bisikletlerin (Avrupa/ABD'den ithal olanlar hariç) geometri ve malzeme kalitesinin çok düşük olduğunu illa yerli alınacaksa Carraro Daytona 920 almamı söyledi. Kendisi yıllardır şehirde MTB kullanıyormuş ve lastiklerinde hiçbir sorun yaşamamış. Siz önerir misiniz? Ayrıca böyle bir bisikletim olursa sırf eğlence olsun diye dağlara patikalara bile çıkabilirim o kadar güzel bir görünümü var. Siz önerir misiniz peki şehirde nasıldır bu bisiklet?

iwanthidan demiş ki:

Ev birinci katta ama her gün işe gidip gelirken kaldırıp çıkaramam büyük ihtimalle, başka bir önlemi yok mudur bunun alarmlı kilit alsam mesela?

Bu arada yabancı bir bisiklet tutkunu arkadaşı ile yaptığım görüşmede bana piyasadaki tüm bisikletlerin (Avrupa/ABD'den ithal olanlar hariç) geometri ve malzeme kalitesinin çok düşük olduğunu illa yerli alınacaksa Carraro Daytona 920 almamı söyledi. Kendisi yıllardır şehirde MTB kullanıyormuş ve lastiklerinde hiçbir sorun yaşamamış. Siz önerir misiniz? Ayrıca böyle bir bisikletim olursa sırf eğlence olsun diye dağlara patikalara bile çıkabilirim o kadar güzel bir görünümü var. Siz önerir misiniz peki şehirde nasıldır bu bisiklet?

Hepsini görüntüle...

Neden yüzlerce seçeneğin arasında (link) ? Mesela kadrosunun ve diğer tüm bileşenlerinin aynı olup vites bileşenlerinde farklar olan 910, 911, 930'dan ya da birebir aynı özelliklerdeki başka markaların modellerinden neyi farklı da sadece 920?

Bence "piyasadaki tüm bisikletlerin (Avrupa/ABD'den ithal olanlar hariç) geometri ve malzeme kalitesinin çok düşük olduğu" fazla acımasız ve hiç de yere basmayan bir cümle. Malzeme kalitesinin dünya çapındaki ürünlerden farkı yok, bileşenler aynı, sadece kadro farkı konuşulabilir ama kadro konusunda da çok iyi yerli seçenekler var.

Lastikle sorun yaşamamak için MTB kullanmak gerekmiyor. Trekking bisikletimdeki lastiğin 5. yılını doldurmasına 1 ay var, patlak sayısı 0 daha. Burada önemli olan bisiklet türü değil, lastik seçimi.

Şehirde dağ bisikleti kullanımına adanmış bir konumuz var: Neden dağ bisikleti alıp şehirde kullanıyoruz?
Ben şehirde dağ bisikleti kullanmam ama yolların aşırı bozuk olmasından ya da arada araziye çıktığından dolayı kullanmak isteyeni çok normal karşılarım. Bence gravel ya da yol bisikleti alıp şehir bisikletlerindekinden kalın lastikle şehir içinde, bisiklet yollarında kullanmak ya da fatbike ile şehirde gezmek daha anormal ama ne olursa olsun kimsenin zevkine karışamayız.

Kilit konusunda yazmayı unutmuşum. Alarmlı kilit bile yeterince güvenli değil. Alarm sesine çıkıp bakan, bir şey görse müdahale eden kaç kişi var ki? Alarmın kafasına bir çekiç darbesine bakar zaten. Yeterince kalın U ya da zincir kilit, alarm, kamera hepsi bir arada biraz caydırıcı olabilir ama bisikeltin tamamını alıp götürmek dışında malzeme hırsızlığı da var. Ön tekeri, seleyi, varsa aksesuarı söküp götürmek birkaç saniyelik ve oldukça sessiz iş.

Spartiat demiş ki:

Neden yüzlerce seçeneğin arasında 920 ? Mesela kadrosunun ve diğer tüm bileşenlerinin aynı olup vites bileşenlerinde farklar olan 910, 911, 930'dan ya da birebir aynı özelliklerdeki başka markaların modellerinden neyi farklı da sadece 920?

Bence "piyasadaki tüm bisikletlerin (Avrupa/ABD'den ithal olanlar hariç) geometri ve malzeme kalitesinin çok düşük olduğu" fazla acımasız ve hiç de yere basmayan bir cümle. Malzeme kalitesinin dünya çapındaki ürünlerden farkı yok, bileşenler aynı, sadece kadro farkı konuşulabilir ama kadro konusunda da çok iyi yerli seçenekler var.

Lastikle sorun yaşamamak için MTB kullanmak gerekmiyor. Trekking bisikletimdeki lastiğin 5. yılını doldurmasına 1 ay var, patlak sayısı 0 daha. Burada önemli olan bisiklet türü değil, lastik seçimi.


Kilit konusunda yazmayı unutmuşum. Alarmlı kilit bile yeterince güvenli değil. Alarm sesine çıkıp bakan, bir şey görse müdahale eden kaç kişi var ki? Alarmın kafasına bir çekiç darbesine bakar zaten. Yeterince kalın U ya da zincir kilit, alarm, kamera hepsi bir arada biraz caydırıcı olabilir ama bisikeltin tamamını alıp götürmek dışında malzeme hırsızlığı da var. Ön tekeri, seleyi, varsa aksesuarı söküp götürmek birkaç saniyelik ve oldukça sessiz iş.

Hepsini görüntüle...

Görünümü güzel geldi Daytona 920'nin diğer modellere bakmadım fazla. Siz hangisini önerirsiniz?
Düz yol performansı nasıldır?

Kilit konusunda malzeme hırsızlığı konusunda yapabilecek birşey yok haklısınız, alarmlı kilit almaktan vazgeçtim sizin önerebildiginiz uygun fiyatlı bir kilit var mı?

iwanthidan demiş ki:

Görünümü güzel geldi Daytona 920'nin diğer modellere bakmadım fazla. Siz hangisini önerirsiniz?
Düz yol performansı nasıldır?

Kilit konusunda malzeme hırsızlığı konusunda yapabilecek birşey yok haklısınız, alarmlı kilit almaktan vazgeçtim sizin önerebildiginiz uygun fiyatlı bir kilit var mı?

Hepsini görüntüle...

9xx serisinin hepsinin görünümü aynı.
36-22 aynakolla pek düz yol performansı beklememek lazım.

Yale, Onguard gibi çok güzel kilitler var ama avuç taşlama ile gelen hırsıza birkaç saniyelik iş.
Şunun gibi kablolu (çelik halatlı) olursa kablo selenin kızağından ve ön tekerlekten geçirilir, arka teker ve kadrodan geçip sabit nesneye kilitlenmiş U kilitte toplanırsa bileşen güvenliği de sağlanmış olur: (link) . Kablo ayrı da alınabilir, ben öyle yaptım. Mesela bu kilit daha iyi, kablosu ayrıca alınabilir: (link)
Ev dışında duran 3 bisikletimden ikisi bir U kilite bağlı çelik halatla, ortak kullanımdaki kilitli depoda bu şekilde duruyor. U kilit birinin arka tekerle kadrosunu birleştirecek şekilde takılı, kilitten çıkan halat o bisikletin sele kızağının içinden diğerinin kızak içine, oradan diğerinin kadrosunun içinden geçip ön tekerleklerinin arasından dolaştıktan sonra tekrar kilide dönüyor. Her iki bisikletin ayrı kadroya bağlı "(link)" denilen, dışarıdaki duraklamalarda kullandığım kilitleri var, onlar da kilitli durumda. Bu güvenlik kapalı ve kilitli yerde, ona göre dışarıda bırakmayı tekrar düşünün.

Zaman ayırıp cevap yazdığınız için teşekkür ederim. Başlık yanlış yerdeyse affınıza sığınırım. Ancak ben kesinlikle yol bisikleti düşünmüyorum. geometrisi oturuş pozisyonu beni çok rahatsız etti. elektrik destekli bisikletlerde farklı türlere destek verdikleri için (MTB, Gravel, şehir/Tur ... gibi) ben bunlar arasından şehir/tur bisikletlerin elektrikli destekli olanlarını kastederek buraya yazmıştım.
Karbondan kastım şöyle bişeydi:
specialized-sirrus-x-40-sehir-bisikleti (link paylaşamıyormuşum yalnızca ismini yazabildim
elektrik destekli derken de şöyle bişey kastetmiştim;
carraro-e-sportive-x-elektrikli-sehir-bisikleti-s-48cm ( Bakınız yukarıdaki açıklama

elektrikli bisikleti kullanmaya başladıktan sonra ağırlığından dolayı "keşke diğerini tercih etseydim" dersem üzülürüm. uzun süre tecrubesi olan arkadaşların bu konudaki görüşleri benim için çok değerli.

soruyu yanlış yerde sorduysam ( ve hala uzatıyorsam özür dilerim )

178 boy için istanbul içinde haftasonları sahile inip sürmek için kullancağım keyif amaçlı bir bisiklet arıyorum.

üsküdar-bulgurlu tarafında oturuyorum sahile buradan ineceğim. inişte sorun yok fakat bağdat caddesinde göztepe'den başlayarak libadiye caddesi üzerinden bulgurlu metro'ya kadar epey yokuşlu bir yol var. sahilde de bir miktar süreceğimi düşünürsek haftasonları keyif amaçlı yapacağım bu turlarda beni özellikle dönüş yolundaki yokuşlarda zorlamayacak normal veya elektrikli veya katlanır bisiklet önerilerinize açığım. (mümkünse hepsinden birer tane )

Bütçe olarak 30.000TL ' ye kadar çıkabilirim.

şimdiden teşekkürler.

taybak demiş ki:

Zaman ayırıp cevap yazdığınız için teşekkür ederim. Başlık yanlış yerdeyse affınıza sığınırım. Ancak ben kesinlikle yol bisikleti düşünmüyorum. geometrisi oturuş pozisyonu beni çok rahatsız etti. elektrik destekli bisikletlerde farklı türlere destek verdikleri için (MTB, Gravel, şehir/Tur ... gibi) ben bunlar arasından şehir/tur bisikletlerin elektrikli destekli olanlarını kastederek buraya yazmıştım.
Karbondan kastım şöyle bişeydi:
specialized-sirrus-x-40-sehir-bisikleti (link paylaşamıyormuşum yalnızca ismini yazabildim
elektrik destekli derken de şöyle bişey kastetmiştim;
carraro-e-sportive-x-elektrikli-sehir-bisikleti-s-48cm ( Bakınız yukarıdaki açıklama

elektrikli bisikleti kullanmaya başladıktan sonra ağırlığından dolayı "keşke diğerini tercih etseydim" dersem üzülürüm. uzun süre tecrubesi olan arkadaşların bu konudaki görüşleri benim için çok değerli.

soruyu yanlış yerde sorduysam ( ve hala uzatıyorsam özür dilerim )

Hepsini görüntüle...

Specialized Sirrus X'in karbon modelini (3.0-4.0-5.0-6.0 diye bir çok varyasyonu var) ben de merak edip araştırmıştım. Ağırlığı en büyük avantajı olması gerekirken, M boyuttaki kadrosunun 10.4 kg civarında gelmesi ((link)), XL kadrosunun 9.8 kg geldiği iddia edilmesi ((link)) bana karbon olmasının avantajını çok sağlıyormuş gibi gelmedi. "Öyleyse karbona ekstra neden para veriyorum?" dedirttiyor. Yol bisikleti kıvamına bürünebilecek değişikliklere izin verecek bir yapısı var. Dropbar ekleme, aynakolu büyütme gibi. Bu hem şehir bisikleti hem yol bisikleti arasında tercih şansı verdiğinden bir avantaj.

Elektrikli modelleri yollarda sık sık görsem de, hepsinin aslında motorsuz çok hantal aletler oldukları gerçeği nedeniyle pek yanaşmıyorum. Pilleri pahalı, pilsiz kullanım için pil olmadığı halde ağırlar. Uzun vadede iyi bir yatırım gibi gözükmüyor. Her gün işe gidenleri bir kenara ayıralım. Onların derdi, ulaşım. Maliyet konusunda kendini çabuk amorti eder mi bakılması lazım.

taybak demiş ki:

Zaman ayırıp cevap yazdığınız için teşekkür ederim. Başlık yanlış yerdeyse affınıza sığınırım. Ancak ben kesinlikle yol bisikleti düşünmüyorum. geometrisi oturuş pozisyonu beni çok rahatsız etti. elektrik destekli bisikletlerde farklı türlere destek verdikleri için (MTB, Gravel, şehir/Tur ... gibi) ben bunlar arasından şehir/tur bisikletlerin elektrikli destekli olanlarını kastederek buraya yazmıştım.
Karbondan kastım şöyle bişeydi:
specialized-sirrus-x-40-sehir-bisikleti (link paylaşamıyormuşum yalnızca ismini yazabildim
elektrik destekli derken de şöyle bişey kastetmiştim;
carraro-e-sportive-x-elektrikli-sehir-bisikleti-s-48cm ( Bakınız yukarıdaki açıklama

elektrikli bisikleti kullanmaya başladıktan sonra ağırlığından dolayı "keşke diğerini tercih etseydim" dersem üzülürüm. uzun süre tecrubesi olan arkadaşların bu konudaki görüşleri benim için çok değerli.

soruyu yanlış yerde sorduysam ( ve hala uzatıyorsam özür dilerim )

Hepsini görüntüle...

Yaklaşık 1 senedir e-bike kullanıyorum, daha önceden de mtb kullanıyordum, hem aradaki farkları söylemiş olayım. Kullandığım mtb 14,5 kilo, kullandığım e-bike kuba speedlight, şehir bisikleti olarak geçiyor lastiği ince yani, 24,5 kilo geliyor. 20 jant katlanır bildiğiniz yolda gördüğünüz tipte bir bisiklet. Bence e-bikeların en büyük handikapı motorunun ve pilinin arkada olması. Bu yüzden sürerken çukurlardan, kasislerden geçerken arka çok ağır geldiği için bir anda çöküyorsunuz. Selesi rahat, hani acımıyor ya da rahatsız olmuyorsunuz ama ağırlık merkezinin dengesiz olması benim hoşuma gitmiyor açıkçası. Bıraksanız ön tekerin rahatça geçeceği bir kasis arka için çok büyük olabiliyor, süspansiyon olmadığı için de sert bir şekilde yere çarpıyor.

Ben çoğunlukla sadece yokuş çıkarken elektriği açıyorum, Mesela bundan dolayı sayaç henüz 250 kmde ancak hiç sürmediysem toplamda 1500 km sürmüşümdür sene boyunca. Düz yerlerde kendi gücümle sürmeyle, mtbmi sürmeyi karşılaştırdığımda şöyle bariz farklar var: E-bike, ekstra 10 kilo yükünden dolayı biraz yavaşlatıyor, mtb ile 25 ort. yaptığım yerde bununla 20 civarı yapıyorum. Elektrik açmadığınızda hız sizin için problem değilse, aceleniz olduğunda da elektriği açarsanız bunun dert olmayacağını düşünüyorum. Kullanım olarak dediğim gibi selesi rahat, dik pozisyonda oturuyorsunuz sürerken, gidon da sele de mandalla ayarlandığı için bu ayarları yapmanın zahmeti yok, zaten kadro boyu diye bir şeyi de yok.

Bir de ben bariz şunda sıkıntı yaşıyorum. Bisikleti dışarıda bırakmamak için apartman boşluğuna alıp demire kilitliyorum bisikleti. Ağırlığı arkaya aşırı baskın olduğu için girişteki merdivenleri çıkarmakta zorlanıyorum. Dengeli bir şey olsa iki tarafından tutup kaldırıp götürürsünüz ama bu dengesiz olduğu için arkayı tuttuğunuz kolunuza 15-20 kilo biniyor, önü ise sadece yönü için tutuyorsunuz gibi bir şey oluyor .

Yol bisikleti düşünmüyorum demişsiniz, şehir/tur bisikleti düşünüyorsanız ve bulunduğunuz yerde yokuşlu ise ben size e-bike tavsiye ederim. Hani özellikle oraya buraya taşıyacağım, hafif olsun ya da hız yapacağım hızlı gideceğim gibi bir düşünceniz yoksa zaten üstüne binip gittiğiniz aletin 10 kilo kadar daha ağır olmasını çok da hissetmezsiniz açıkçası. Ve yorulup yeter dediğinizde arkanızdaki pil sizi 30 km kadar götürüyor, hem bisiklet hem motor gibi oluyor bence. Hem ulaşım işinizi görüyor, hem de -tabii ki normal bir bisikletin verdiği kadar olmasa da- bisiklet zevkinizi alıyorsunuz.